Ibn Fadlan

Seyahatname yazarı
Yazar
7.7/10
3 Kişi
70
Okunma
20
Beğeni
2.572
Görüntülenme

En Beğenilen Ibn Fadlan Gönderileri

En Beğenilen Ibn Fadlan kitaplarını, en beğenilen Ibn Fadlan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ibn Fadlan yazarlarını, en beğenilen Ibn Fadlan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Oğuzlarda, Cücenlerde, Moğollarda su tabu idi. Onu kirletmemek gerekiyordu. Vücudu, elbiseleri suda yıkamak yasaktı. Onlara göre suda yıkanma kötü ruhları celbeder, şimşeklerin, yıldırımların boşanmasına sebep olurdu. Suyun yere dökülmesi suçtu. Cengiz Yasası’nda da yıkanma yasaktı. Bir kap ile elin, yüzün üzerine su dökülebilirdi. Eski Şamanistler elbiselerini yıkamazlar, giyebildikleri kadar giyerlerdi. İnsanın su kullanmasının, yıkanmamasının büyü sebebi olduğuna inanırlardı.
64 syf.
·
Puan vermedi
Bu seyahatnâme X. yüzyıldaki Türklerin tarihi hakkında en canlı, en sağlam vesikalardandır. İbn Fadlan gibi kültürlü, mütecessis bir kişinin gözlemlerine dayanmaktadır. Veciz ve akıcı bir üslupla kaleme alınmıştır. Yazıldığı tarihten itibaren doğuda, daha sonra batıda çeşitli kişiler tarafından kaynak olarak kullanılmış, çok sayıda çalışmaya konu olmuş, çeşitli dillere çevrilmiş, filmlere konu olmuştur. İbn Fadlan elçilik için gittiği sırada uğradığı Türk kabilelerinin idaresi, dinleri, adetleri, hukukları hakkında çok değerli bilgiler vermiş, o kavimlerden olan kişilere sorular yöneltmiş, onların mantalitesini anlamaya çalışmıştır. Devrindeki Oğuzlar, Bulgarlar, Ruslar hakkında son derece önemli bilgiler vermiştir.
İbn Fadlan Seyahatnamesi
İbn Fadlan SeyahatnamesiIbn Fadlan · Selenge Yayınevi · 202277 okunma
Reklam
64 syf.
9/10 puan verdi
·
20 saatte okudu
İbn-i Fadlan Der ki!
İncecik bir kitap olmasına rağmen dolu dolu bilgiler içermekte. Abbasiler döneminde (900'lü yıllar) müslüman olmuş olan İdil Bulgarlarına giden elçilerin arasında bulunan İbn-i Fadlan yol boyunca rast geldiği milletlerle ilgili ilk kaynaktan yazıya geçirilen tanıklıklarını aktarır bize. O dönemde hâlâ müslüman olmamış göçebe Oğuz Türklerini eleştirel bir şekilde işler. Mesela hayvanları kesmeyip kafalarına vura vura öldürmeleri, misafir olduğu evin hanımının onların yanında cinsel organını açıp kaşıması, temizlik nedir bilmeyip yıkama adetlerinin olmadıklarından bahseder. Ruslardan görmüş olduğu en mükemmel vücuda sahip insanlardan olduğunu belirttikten sonra hiç ayık gezmediklerini ve sürekli içki içtiklerinden bahseder. (Demek yüzyıllar geçse de bazı şeyler değişmiyormuş.) Bizim Viking filmlerinde izlediğimiz ölü yakma töreni ve beraberinde cariyelerinin öldürülme sahnesini ilk kaleme alan kişidir ve bu eserde ayrıntılı bir şekilde aktarır İbn-i Fadlan. Ancak bunları Ruslar bahsinde aktarır ki Vikinglerin Rusların atası olduğu da bilinmektedir. Yine 13. Savaşçı filminde geçen bir sahne de bu eserden alınmıştır. Sahne şöyledir: Bir kabın içindeki suyla yine kabın içinde yüzünü yıkayıp içine sümkürüp kabı yandakine aktarır. O da aynı suyla benzer şeyler yapıp kabı yanan aktarır. Ta ki halkanın son kişisine kadar herkes aynı kaptaki suyu kullanarak sözde temizlenirler. Peçenekler, Başkurtlar ve Hazarlardan da ayrı bölümlerde bahseder. Genel itibariyle tarihi tanıklık yönüyle 1. ağızdan aktarılan bu değerli bilgileri ben çok beğendim. İlgilisine kesinlikle tavsiye ederim.
İbn Fadlan Seyahatnamesi
İbn Fadlan SeyahatnamesiIbn Fadlan · Selenge Yayınevi · 202277 okunma
Kadınlı erkekli nehre girip çırılçıplak hep birlikte yıkanırlar. Birbirlerine karşı örtünmezler. Ancak hiçbir şekilde zina etmezler. Onlardan biri zina edecek olsa kim olursa olsun kendisi için yere dört kazık çakıp ellerini ayaklarını bu kazıklara bağlarlar. Ardından baltayla boynundan baldırlarına kadar keserler. Aynı şeyi kadınlara da yaparlar. Daha sonra zina eden kadın ve erkeğin parçalarından her birini farklı bir ağaca asarlar. Ben onlara yüzerken kadınların erkeklere görünmemesi gerektiğini söyledim durdum. Ama bu konuda başarılı olamadım. Bu arada zina eden kimseleri öldürdükleri gibi hırsızı da öldürürler.
Sayfa 45 - Selenge YayınlarıKitabı okudu
İbn Fadlân der ki, Türklerin tümü sakallarını tıraş eder, sadece bıyıklarını bırakırlar. Öyle ki kocamış ihtiyar bir adamın sakalını tıraş edip çenesinin altını bıraktığını, bu şekilde sırtına bir post attığını görürsün. Bu haliyle uzaktan bakınca kesin teke gibi gelir adama.
Sayfa 28 - Selenge YayınlarıKitabı okudu
[Oğuzlar]
Buradan geçtik SONRA Oğuzlar diye bilinen bir Türk boyuna eriştik. Konup göçen, kıl çadırlarda yaşayan bu göçebe insanlar... Aralarında müslüman olan vardı. Büyüklerine rab/efendi derler. Kadınlar kendi erkeklerine ve yabancı erkeklere görünmekten çekinmez. -- İbn Fadlan dedi ki; aralarından biri benim Kur'an'ı Kerim okumamı dinleyip bundan çok hoşlandı.
Sayfa 18
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.