Jean-François Kervegan

Hegel ve Hegelcilik yazarı
Yazar
6.8/10
4 Kişi
24
Okunma
1
Beğeni
835
Görüntülenme

En Beğenilen Jean-François Kervegan Gönderileri

En Beğenilen Jean-François Kervegan kitaplarını, en beğenilen Jean-François Kervegan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Jean-François Kervegan yazarlarını, en beğenilen Jean-François Kervegan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Son
"
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
, Devrim üstüne olumlu yargısını hiçbir zaman tartışmaya açmamıştır. 1830 yılındaki tarih felsefesi dersleri tanıklık eder buna: "Düşünce, hukuk kavramı birden bire değerlenir ve eski adaletsizlik yapısı direnemez (...) gök yüzünde güneş görüleli beri ve yıldızlar çevresinde dönmeye başladıktan sonra insan aslında baş üstünde, yani düşünce üstünde dikilmemiş ve gerçekliği buna göre inşa etmemiştir (...). Dolayısıyla, şahane bir şafak olmuştur bu.."
Sayfa 100 - Dost Kitabevi - *
"Yahudilik -
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
bu konuda düşüncelerini hiçbir zaman değiştirmeyecektir- bir ayrılık dinidir: insanın Tanrı’dan, insanın insandan ayrılması; bu anlamda
Ludwig Feuerbach
Ludwig Feuerbach
'ın Hıristiyanlık içinde ifşa edeceği dinsel yabancılaşmanın paradigmasıdır."
Dost Kitabevi
Reklam
Diyalektik
“… Mantık spekülatif olduğundan diyalektik unsurlar içerir. Ama şu da bir gerçektir ki, spekülatif, kendisini gerekliliği içinde oluşturan diyalektiğe bağlanır. Ayrıca, Mantık’ın son bölümünde diyalektik anın onları karşıtlaştıran ve spekülatif anda bağlayan iki anlam içerdiği belirtilir. Diyalektik her şeyden önce doğrudan olanın ilk olumsuzlamasıdır: onu reddeder ve bir önvarsayım olarak gerekli kıldığından muhafaza eder. Ama kendisiyle ilişkili olumsuzlama olarak olumsuzluk “kendiliğinden ortaya çıkan diyalektik”tir, dolayısıyla olumlu rasyonel bir güncelleştirmedir. Diyalektik olumsuzlamaya olumlu bir anlam kazandıran aracılığın (aracılaşmış olan aynı zamanda aracılaştırandır) bu bölünme durumunu gösterir. Diyalektik, kendisiyle gerçek, aracılı bir özdeşlik kuran karşıtlıktır; varlığı ve de söylemi harekete geçiren iç gerilimdir. Dolayısıyla, spekülatif görüşe ulaştırmayı sağlar ve bu görüşe göre olumlu olumsuz tarafından etkilenir, olumsuz ise “her gerçekte bulunan diyalektik ruhtur.”
“Sistem fikri Kant felsefesinin temelini oluşturur: “Sistematik birim bilimde ortak bilgiyi bilime dönüştürür, yani bu basit bilgi yığınını bir sistem haline getirir.” Sistemi yığından ayıran nedir? Sistem içinde bilgiler bir “düşünce”ye göre örgütlenmiştir: “her şeyin amaç ve biçimi”ni belirleyen “rasyonel bir kavram”. Kant sonrası düşünürler bu tanıma sarılırlar ve onu felsefe yapmanın yeni bir kavramının temel direği gibi görürler. Onlar için sistematiklik sadece sergileme biçimiyle ilgili değildir, felsefenin kendi oluşturduğu temel karekterini ifade eder. Bu güçlü sistematiklik anlayışını Hegel’de buluruz. Hegel bütünü kavramayı (“bütün her şeydir”) bilme özgürlüğünün ölçüsü yapar: “mutlak bilimi esasen sistemdir”, çünkü “gerçek ancak bütünlük olarak vardır” ve farklılığının “gerekliliği” “bütünün özgürlüğü”nün ifadesidir.” s. 49-59
Hegel'in pozitiviteyle ilgili tanımı şöyledir: "Pozitif bir inanç, bize göre inancımızı tabi kılmayı reddedemeyeceğimiz bir otorite tarafından empoze edilmiş olması dolayısıyla bir gerçeklik taşıması gereken bir dinsel önermeler sistemidir"
Akıl, sınırlı, basit bir zihinsel yetenek değildir, tarih adı verilen gölgeler tiyatrosunun gizemli bir yönetmeni de değildir; hem "düşünen akıl"dır hem de "olan akıldır" : yargılama yetenekleri olan bireylerin uygulamaları ve tarih içindeki pratikler ve kurumlar aracılığıyla rasyonalitenin sergilenmesi. Ama Hegelci akıl sadece hem öznel hem nesnel değildir, yapı olarak öznel-nesnel değildir: öznelliğin ötesinde ve nesnelligin de ötesindedir, felsefesi dönüşlü bir ifade olan mutlak tine bağlıdır. Sadece bu mutlak tin açısından, kesinlikle sezgiye karşıt biçimde tarihte bilinç olduğu iddia edilebilir.
Reklam
52 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.