Jean-François Kervegan

Hegel ve Hegelcilik yazarı
Yazar
6.8/10
4 Kişi
24
Okunma
1
Beğeni
858
Görüntülenme

En Beğenilen Jean-François Kervegan Gönderileri

En Beğenilen Jean-François Kervegan kitaplarını, en beğenilen Jean-François Kervegan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Jean-François Kervegan yazarlarını, en beğenilen Jean-François Kervegan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gerçek yurtseverlik bir özveri yeteneği değildir; her şeyden önce evrensel içinde ve evrensele katılım içinde kendisine katılımdır, özgürlüğün nesnel koşullarına uygun biçimde davranabilme yeteneğidir ve sıradan yaşamda kendini ifade edebilmektir. Devletin rasyonel olabilmesi için öznellik ve nesnelliğin iki boyutunun ayarlanması gerekir. Devlet aynı zamanda (inter)sübjektif gerçeklik, birlikte yaşam özlemi, dinamik bir biçimde, bir yapı içinde düzenlenmiş kurumların nesnel sistemidir. “Birlik olarak birlik" “gerçek amacı”dır: bireylere “evrensel bir yaşam sürme” olanağı sağlar (PPD, § 258, 334). Evrensel düzenleme yurttaşı burjuvadan ayırır; burjuva özel bir insandır ve onun için evrensellik (yasalar, sosyal düzenlemeler) özel mutluluğun enstrümanıdır. Ama olgunluk dönemi Hegel'ine göre bu iki tavır uzlaşmaz değildir. Modern devlette “burjuva”nın özel sosyal varlığı evrensel siyasal unsur ve öznel bireysel tavırlar arasında aracılık eder: devletin anlamı paradoksal olarak sosyal yaşamın yarattığı özel tavırlardan beslenir. Böylece, sosyal yaşam bireyin siyasal kimliğinin ve daha sonra devletin kendisinin kimliğinin, her halükârda rasyonel devletin oluşmasının önemli bir anıdır.
Ama siyasal devletin otoritesini de sarsar: Kilise kendini devlete kabul ettirir ya da özdeşleşir onunla. Dolayısıyla, dinin pozitif evrimi, aynı zamanda siyasetin pozitif evrimi, sitenin gerilemesidir.
Reklam
Ampirik gerçek çoğu zaman sadece rasyoneldir...
Düzenli biçimde art arda gelen üç figürü benimser: sanat, .din ve felsefe. “Aynı şey”i söylerler; ama aynı biçimde söylemezler. Sanatta ve dinde her şey mutlak tini dile-getirmez: sadece “gerçek din”in böyle bir içeriği vardır (Encycl., 3, § 564, 354), sadece “romantik” sanat onun düzeyindedir (Esthétique, I, 402). Spekülatif felsefe sanat ve dinin sunduğu öncelemenin doğrulanmasıdır, ama aynı zamanda sınırının doğrulanmasıdır: onların kavramsal biçimlerine bağlı değildir. Dolayısıyla, “çoğu zaman felsefeye yöneltilen ateizm suçlaması (Encycl., 3, § 573, 362) bir yanlışlıktır. Belli bir modem dinselliğin yaptığı gibi, “onda çok fazla Tanrı bulunduğu” eleştirisini getirmek daha kabul edilebilirdir. Çünkü böyle bir bolluk kavram bolluğudur: düşünceyi aşar ama aynı zamanda da doğrular.
Yahudilere sivil ve siyasal haklarının verilmesini savunuyordu çünkü onlar ”her şeyden önce insandır ve insan olmak sıradan, soyut bir nitelik değildir” (PPD, § 270, 357). Dolayısıyla, sivil yasa ilahi yasanın yaptıklarını bozma gücüne sahiptir: pasiflik, tecrit ve mutsuzluk.
Tinin bütüncül gelişmesi, kendisinin kendi gerçeğine yükselmesinden başka bir şey değildir. Tin, kendi kavramına ancak özgürlüğün gereklilik olarak var olduğu, üreteceği ve kendisi tarafından üretilen bir dünyada dışsallaştığında uygun düşer..
Reklam
52 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.