Çok mükemmel diyemeyeceğim, anlatımda zaman zaman birbiri ile çelişen yerler farkettim ama yine de insanı götürüyor çocukluğuna, çocukluğundaki bayramlara, boncuktan kolyelerine, pencere pervazındaki ya da damlardaki vita kutularına ekilmiş çiçeklere, yarım kalmışlıklarına, pişmanlıklarına, zamansız geldiği için elde edilemeyenlere...
Benim aptallığım kendisini bugüne kadar Kamuran isminden dolayı kadın zannediyordum. Açıkçası bu kitabı okurken kadın olduğu için kadınsal duyguları iyi vermiş ama erkek yönünden eksiklikler var diye düşünmüştüm, yanılmışım..Erkek olarak kadını ve duygularını çok iyi anlatmış , bu konuda
Birazcık da yazar hakkında görüşlerim: müthiş bir çevirmen. Daha önce okuduğum ve çok beğendiğim Hermann Hesse’nin Siddhartha , Bozkırkurdu ve Knulp kitaplarının çevirilerinde kendisinin imzası var.
