Lidya Nasman Yorumları ve İncelemeleri
Lidya Nasman yorumları ve incelemelerini, Lidya Nasman kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Lidya Nasman puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Biliyor musun etrafımızda dolaşan pek çok kişi ölü ve bundan haberleri bile yok. Çünkü ölüm ruhun bedeni terk etmesi değil, sevginin kalbi terk etmesiyle olur. İşte ben de sana nasıl öldüğümü en başından anlatacağım ama konuşmamız boyunca adını bilmek istemiyorum. Tüm sırlarını paylaşan iki yabancı olacağız seninle. Seni "Ruhsal Saat Tamircisi" olarak çağıracağım. Biliyorum anlattıklarımı yazmak için delireceksin. İsmimi vermeyeceğine dair yeminler edeceksin. İnanmayacağım. O yüzden sen de bana Alef diyeceksin. Çünkü Alef, her şeyin başlangıcıdır, hazırsan her şeyin başladığı yere dönebiliriz."
Kitap geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman şeklinde üç bölümden oluşuyor.
Ruh göçünü konu alan bu eserde, geçirdiği trafik kazası sonucunda ölüme yakın deneyim yaşayan Alef, uzun süre psikolojik tedavi görmesine rağmen sanrılarından bir türlü kurtulamıyor. Kendini en çaresiz hissettiği bir dönemde Ruhsal Saat Tamircisi ile tanışıyor. Bu iki kişinin karşılıklı terapisine tanıklık ediyor, ölümden sonra yeniden yaşam, dinlerde reenkarnasyon, kuantum fiziğinin ve bilimin spritüel inançlara nasıl yaklaştığı hakkında aklımıza takılan tüm sorulara yanıt aramaya çalışıyoruz. Bunun yanısıra tarih felsefe, psikoloji, sosyoloji ve hatta teolojinin de yer aldığı çok kapsamlı bir baş ucu kitabı bana göre
Lidya Nasman reenkarnasyon konusunda anlaşamadık.️ Sanırım reenkarnasyona, onu yaşarsam inanacağım ya da Alef gibi delirdiğimi düşüneceğim.️ Zira bu reenkarnasyonu aklım bir türlü almıyor.
Kitabı baştan sona büyük bir keyifle okudum. İlgisi olanlara ısrarla tavsiye ediyorum.
Mutlu kalın...
Kaan Baylem, cinayet büro amiri ve ekibiyle birlikte seri cinayet işleyen katilin peşindeler. Maktulün ilki Kerim Fırat. Katil önce resim, bir hafta gibi bir süre içinde de neden ölmeyi hakettiğini, maktulün ağzından yazan bir mektup gönderiyor. Dört ay içerisinde üç cinayet işlendi. Dördüncüsü eli kulağında... . . Öldürülen insanlar arasında ne kültürel ne ekonomik ne sosyolojik ne cinsel tercih olarak bir bağlantı yok. Hepsinin tek ortak yönü, başka insanlara kötülük etmiş olmaları. Biri kendince bunları cezalandırmak istemiş ama seçimlerde bir istikrar yok. Mesela tecavüzcüleri ve çocuk katillerini cezalandırmıyor. .
. . Anlatım Kaan, Kaan'ın eşi Sıla ve kızı Mısra tarafından gerçekleşiyor. Güncel olaylar, ailevi, psikolojik konularla da harmanlanmış güzel bir polisiyeydi. Gayet akıcı, sıkılmadan okudum Lidya Nasman kaleminiz daim olsun efenim. Polisiye severlere mutlaka tavsiyemdir. (MERYEM)
"Ruh, sanıldığı gibi beyne yakın değildi . Kendini insan sananlar istediği kadar kalbi anlam yüklesindi..."
" Duygularını kaydediyorlar, sonra da arkasından tekerleme tutturuyorlarmış. ' Şeytan aldı götürdü, satmadan getirdi!'
Selam #ruhsalsaattamircisi ile #romancı kişiliği ile tanıştığım Lidya Nasman 'nın #hikayeci kimliği ile tanıştım #hikayeleştirdiklerim ile.
Kitapta yirmi beş #öykü bulunuyor ve her öykü birbirinden farklı ve güzel. Hayatın içinden karakterler ancak düşünce ve davranış biçimleri farklı . Tahmin edilemez konular , sade ve akıcı bir anlatım.
Elindeki para ile yazı tura oynayan ve çıkan sonuca göre kararlarını veren bir adam. Sonucun Tanrının iradesi olduğunu düşünüyor, bu sunuca göre de adam bile öldürüyor .
Ölüm ile sohbet eden bir adam ... Babasından kuşkulanıp anılarının kısacık bir bölümünü sildiren bir kadın ve olayların arkasında onun bilmediği gerçekler ... Kızgınlıkla ağzımızdan çıkan istekler / dilekler ve bunların gerçek olduğu bir dünya ...
Bende iz bırakan birkaç öyküden kısacık örnekler vermeye çalıştım . Gönül isterdi ki uzun uzun sohbet edelim ancak sürprizbozan #spoiler olmasın diye susuyorum
Merhaba...Psikolog-yazar Lidya Nasman nın #aklıüçkarışhavada kitabını okuduğumda çok etkilenmiştim.İlk kitap için oldukça başarılıydı. 3.kitabı #ruhsalsaattamircisi ise bir tam bir nirvana
Gelelim konuya; kendini Alef olarak tanıtan ana karakterimiz,ilk olarak geçmişteki hikâyesini anlatmaya başlıyor.Sonra bugününü ve gelecekte olduğu kişiyi
Hikâye kitaplarına sıcak bakan biri değilim ve olmayacağım lâkin Lidya Nasman suya yazsa okurum beğenmesem dahi bunu da kendisi en iyi bilir. Kitaba gelecek olursam yirmi beş hikâyeyi içinde en çok "Yazı Mı, Tura Mı? " beğendiğim oldu. Kalemine ve iç dünyana sağlık 
Lidya Nasman
