Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet Aydın

Mehmet AydınDahi Hükümdar Sultan II. Abdühamid Han yazarı
Yazar
Çevirmen
Editör
8.2/10
43 Kişi
187
Okunma
10
Beğeni
3.024
Görüntülenme

En Eski Mehmet Aydın Sözleri ve Alıntıları

En Eski Mehmet Aydın sözleri ve alıntılarını, en eski Mehmet Aydın kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bizi yükselten, dinimize karşı duyduğumuz büyük aşktır.
Sayfa 48 - Çınaraltı
I. Abdülhamid Han, sadece İstanbul'da 14 yüksek okul ve ihtisas okulu açtı. Okulsuz ve camisiz köy, kasaba bırakmak istemeyen Sultan bu alanda büyük başarılara imza attı. 33 yıllık gayretlerinin sonunda rüştiye mekteplerini 250'den 600'e, ididiler 5'den 104'e, darülmualliminleri 4'ten 32'ye çıkardı. Yine 1876'da sayıları 200 olan iptidai okullarına 4000-5000 civarında yenileri eklendiği gibi, 10 bine yakın sıbyan okulu yeni usûllere tahvil edildi. Devlet Adamı her zaman mektepten yetişmez. Önünde numune lazımdır. Sultan Fethi Okyar'a şunları anlatıyordu: 'Adam yetiştirmek kolay değil. Eskiden, vezirler,ekabir, hayır erbabı konaklarının büyük kısmını yetiştirmeye kabiliyetli gençlere ayırırlar, bilhassa kendi memleketlerinden istidadlı elinden tutul maya değer gençleri getirirler, onlara manevi pederlik yaparlarmış.
Reklam
Korkmazgil, baharların, kardeşliğin, barışın, insanca yaşamanın, sevgi ve saygıların ozanıdır. Ona göre şiir, cılız olduğu zaman hiçbir işe yaramaz. Ancak, bomba gibi güçlü olduğu zaman soygun çarkı ve sömürüyü dize getirir. Şiirleri anlaşılır nitelikte ve dünyaya açıktır. "Benim şiirim apaçıktır güneşe" der. Hemen toplumun bütün kaynaşmaları, şiirlerinde yansır. Halk türkülerinden dizeler alır ya da onlara yakın dizeler kurar. "Bir kalemi yedi kardeş üleşir/Ölen ölür ölmeyenler ağlaşır" Sözün tüm olanaklarını zorlayıp daha ötelere geçmek ister. "...ben nar deyince şiirimde/kokusu gelmelidir gül bahçelerinin/... yetmiyor bana sözler" Ruhi Su nasıl sesine Anadolu'yu yüklemişse, H. Hüseyin de sözüne ve şirine Anadolu'yu yüklemiştir. Yüreği her zaman kırılmaya hazır "İncecik bir söğüt dalı"dır sanki.
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Hüseyin bir ara bana dönerek: "Aydın Hoca, şu çevirilerdeki 'sankülot ve donsuz' sözcüklerine bir türlü ısınamadım. Bu özdeş sözcüklere nasıl bir karşılık düşünürsün?" diye sordu. Ben de yanıt olarak, " baldırıçıplak, şellek" sözcüklerini söyleyince, " Yaşa be Hoca! Sağ olasın sen. Türkçemizdeki incelik ve zenginlik, hiçbir Batı dilinden aşağı değildir" diye coşkuyla kükredi.
Sayfa 8 - İlkim Ozan Yayınları
İslamiyet, Kur'an tercümesinden değil, İslâm âlimlerinin (akâid, fıkıh, âhlak) kitaplarından öğrenilir.
Zalim, katil ve sömürgeci devletler, milletleri sahip oldukları tarihle bağlarını koparmaya azami gayret sarf ederler. Dillerini, dinlerini, gelenek ve göreneklerini yok ederek kişiliksiz ve karaktersiz, kendi benliğini inkar eden bir nesil yetiştirirler. Uydurma tarih ve ders kitapları ile de kendi değerlerine düşman, köleleşmiş bir nesil yetiştirirler.
Reklam
II. Abdülhamid Han, bir kere gördüğü ya da sesini işittiği kimseyi unutmazdı. Kuvvetli hafızası, insanları hayrette bırakacak derecedeydi.
II. Abdülhamid Han'ın diğer bir özelliği de, maiyeti altındaki insanların ne tür kabiliyette olduklarını tespitteki mahareti ile işi ehline vermesiydi.
Gerek hanımlarının, gerekse kızlarının resmi işlere karışmasını asla istemezdi.
Abdülhamid Han, hitabete son derece ehemmiyet verir, kimseyi "sen" diye çağırmadığı gibi hizmetçilerine dahi "getir", "götür" şeklinde emir vermezdi; "getiriniz" veya "götürünüz" gibi nazikâne şekilde emir verirdi.
Reklam
II.Abdülhamid Han, mütevazı idi. Kendisini başkalarından üstün görmez, kibirlileri de sevmezdi.
433 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.