Nasreddin Hoca

Nasreddin Hoca Seçme Hikayeler yazarı
Yazar
8.3/10
209 Kişi
1.428
Okunma
54
Beğeni
7,5bin
Görüntülenme

En Yeni Nasreddin Hoca Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Nasreddin Hoca sözleri ve alıntılarını, en yeni Nasreddin Hoca kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nasıl olduysa Hoca eşeğinden düştü. Çocuklar etrafına toplandılar, gülüşüp alay etmeye başladılar. Hoca, “Aman çocuklar, bu kadar gülecek ne var? Ben zaten inecektim.”
ye kürküm ye
Hoca davet edildiği düğün ziyafetine gündelik elbiseleri ile gidince kimse kendine aldırış etmemiş. Ne buyur diyen var, ne otur diyen. Canı sıkılmış Hocanın. Bir koşu evine dönüp bayramlık kürkünü geçirmiş sırtına. Düğün yerine gelmiş. Onu kürküyle görünce büyük bir saygı göstermişler. Baş köşeye oturtmuşlar. Önüne tabak tabak yemekler sıralamışlar. Hoca kürkünün ucundan tutup çorba tasına daldırmış birden. “Ye kürküm ye... “ demeye başlamış. Şaşırıp sormuşlar: “Ne yapıyorsun Hoca Efendi, kürk yemek yer mi hiç?” Hoca cevabını vermiş sorunun: “Madem ki bütün saygı ve ikram kürküme yapılmıştır. Öyleyse yemeği de o yesin!”
Reklam
Kimi insanlar olmayacak hevesler peşinde koşup durur. Nasreddin Hoca böylelerine bir ders vermek istemiş bir gün. Elinde koca bir bakraç yoğurt mayasıyla gölün kenarına gelmiş. Başlamış kaşık kaşık dökmeye: “Ne yapıyorsun Hoca?” demişler. “Göle yoğurt mayası çalıyorum,” demiş kıs kıs gülerek. “Olur mu?” demişler, “Göl yoğurt mayası tutar mı hiç?” Hoca cevabı yapıştırmış tabii: “Ya tutarsa “
Adamın biri kargacık burgacık yazılarla dolu bir mektup getirir Hocaya: “Hocam şunu okuyuver Allah aşkına.” Hoca mektuba dikkatle bakar. Yazı o kadar kötü ve karışıktır ki okumak mümkün değil. “Al” der, “ben bu yazıyı okuyamadım!” Adam birden sinirlenir: “Yahu, ne biçim hocasın sen! Kocaman kavuğundan bari utan. Bir mektubu bile okuyamadın!” Bu sefer sinirlenmek sırası Hoca ya gelir. Kavuğunu çıkartıp adamın kafasına geçirerek: “Haydi” der, “marifet kavuktaysa sen oku da görelim!”
Mısır'a kadı oldu
Bir gün Hoca, yine eşeğini kaybeder. Eee, bu kaçıncı! Artık canına tak eder. “İllallah bu taş kafalının elinden! Aklını başına alsın da, biraz da o beni arayıp bulsun!” diye söylenir. Aramaz. Aradan, günler aylar geçer. Eşek ne döner gelir, ne bir kuru selam gönderir. Günlerden bir gün Hoca eşekler başı Deli Ömer’ i görür: “Bu herifin azıcık kulağı deliktir. Şunun bir ağzını arayayım!” der: “Ömer Efendi, bizim eşeği gördün mü?” “Duymadın mı,” der Deli Ömer; senin eşek Mısır’a kadı oldu!” Bunu duyunca, Hoca başını sallar: “Tevekkeli değil; ben bizim çömeze ders verirken, o da kulaklarını dikip dinliyordu!”
Teessüfler hocam :)
Hocanın iki karısı varmış. Bir gün “En çok hangimizi seviyorsun?” diye sorarlar, Hoca söylemek istemez. Yeni karısı: “İkimizde göle düşsek, önce hangimizi kurtarırdın?” demiş. Hoca eski eşine dönmüş, “Sen biraz yüzme biliyordun değil mi?”
Reklam
593 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.