Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Nasreddin Hoca

Nasreddin HocaNasreddin Hoca Seçme Hikayeler yazarı
Yazar
8.3/10
209 Kişi
1.415
Okunma
53
Beğeni
7bin
Görüntülenme

Nasreddin Hoca Sözleri ve Alıntıları

Nasreddin Hoca sözleri ve alıntılarını, Nasreddin Hoca kitap alıntılarını, Nasreddin Hoca en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hocadan bir ders:
Arkadaşlarından biri Hoca ya sorar: “Hoca, dünya kaç metre?” Tam o sırada bir cenaze geçiyormuş yanlarından. Hoca onu göstererek: “Ona sor! Bak, ölçmüş biçmiş, gidiyor!..”
Evlilik
Hocaya : - Efendi, demişler, evlilik ne demektir? Sakalını sıvazladıktan sonra cevap vermiş: - Gündüzleri çifte hırlama, geceleri çifte horlama!
Sayfa 256
Reklam
Yaş söz konusu olunca benim haller :d :d
Nasreddin Hoca’ya bir gün yaşını sormuşlar. Hoca “45” demiş. Aradan 5 sene geçmiş. Hoca’ya yine yaşını sormuşlar yine “45” demiş. “Hocam olur mu? 5 sene önce de 45 idin” demişler. Hoca hiç bozuntuya vermemiş: “Erkek adam sözünden dönmez.”
Mantıklı :d
Hoca bir gün anahtarını kaybetmiş. Bahçede döne döne anahtarını arıyormuş. Hanımı sormuş: “Hocam, anahtarı ne­rede düşürdün?”, “Be kadın,” demiş Hoca, “nerede düşürdü­ğümü bilsem, hiç arar mıyım?”
CENAZE Nasreddin Hoca ya sormuşlar: “Hocam, cenaze töreninde bir tabutun neresinde gitmek gerekir.” Nasreddin Hoca da soruyu sorana şöyle der: “İçinde gitme de, neresinde gidersen git.”
Reklam
BUZAĞININ ANASI Bir buzağı Hoca nın bostanını harap etmiş. Ne var ne yok tepelemiş yaramaz buzağı. Hoca nın fena halde canı sıkılmış. Eline bir sopa geçirmiş, buzağının anası olan ineği kovalamaya başlamış: “Yahu” demişler, “bostanını buzağı harap etti. Sen anasının peşinden koşuyorsun... “ “Bilmez gibi konuşmayın.” demiş Hoca. “Çocuk ne öğrenirse anasından, babasından öğrenir... “
BORÇLU Hoca, bir ara, zeytin satmaya heveslenmiş. Bir küfe zeytin alarak pazarda satmaya başlamış. Kadının biri zeytin küfesine yaklaşıp fiyatını sormuş ve zeytini pahalı bulmuş. Hoca: “Hele bir tane ye de tadına bak!... “ demiş. Kadın: “Baksam ve beğensem bile peşin para ile alacak değilim.” deyince, Hoca: “Canım sen yabancı mısın? Rahmetli kocanla dostluğumuz vardı. Ne olacak, sonra verirsin parasını! Lakin şu zeytinden bir tane tat da gör!..” demiş. Kadın ise nazlanmakta devam etmiş: “İmkânsız, bugün oruçluyum. Üç yıl önce Ramazan’da hastalanmıştım da bir hafta oruç tutamamıştım. Bugünlerde o borcumu ödüyorum.” Bu söz üzerine Hoca, başını sallamış: “Haydi, güle güle git! Ben vazgeçtim bu alışverişten. Zira Allah a olan borcunu üç yıl sonra ödeyen bir kimse, kulun zeytin borcunu kim bilir ne zaman verir!... “
"Bir gün Nasreddin Hoca'ya sordular: ' sen bilgin bir kişisin Hoca; bize söyler misin, cenaze götürülürken, tabutun arkasında mı, önünde mi, sağında mı, solunda mı bulunmak sevap?' Hoca, ' Tabutun içinde bulunmayın da neresinde bulunursanız bulunun sevaptır."
Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Mavi boncuk kimdeyse benim gönlüm ondadır :)
Nasreddin Hoca'nın iki tane hanımı varmış. Bunlara de­ğişik zamanlarda birer mavi boncuk vererek kesinlikle diğer eşine veya başka bir kimseye göstermemesini tembih etmiş. Bir gün hanımlar Hoca'nın yanına gelerek sormuş: “Hocam hangimizi daha çok seviyorsun?” Hoca hemen işi bağlamış. “Sadece mavi boncuk verdiğimi daha çok seviyorum.” demiş.
Reklam
Hoca camide vaaz vermektedir. Büyük bir kararlılıkla topluluğa haykırır: “Kadınlarınızı, kızlarınızı açık elbiselerle sokağa çıkar­mayın. Süslenip püslenmelerine izin vermeyin. Sakın ola, büyük günah.” Toplulukta bir uğultu olmuş, biri çıkıp bağırmış: “Hocam, senin kız bu dediklerinin hepsini yapıyor.” Hoca sakalını sıvazlamış, gülümseyerek: “Ama yakışıyor haspaya.”
Reçete
Hoca'ya “tıp bilir misin?” diye sormuşlar. “Bilirim” demiş, “hem de şöyle ifade ederim. Ayağını sıcak tut, başını serin, kendine bir iş bul, düşünme derin.”
güzeldi bu :)
“Bu kuş neden bu kadar para ediyor?” “Bu papağandır” demişler, “konuşur.” Hoca doğru evine gitmiş. Hindisini koltuğunun altına alıp pazara getirmiş. “Kaça hindi ?” diye sormuşlar. “On beş altın” demiş Hoca. “Bir hindi on beş altın eder mi?” “Görmüyor musunuz!” demiş Hoca; “yumruk kadar pa­pağanı on iki altına satıyorlar.” “Onun marifeti var, insan gibi konuşur. Ya seninki ne yapar?” diye sormuşlar. “Bu da düşünür.”
Biraz gülümsettiyse ne mutlu.
Nasreddin Hoca evinin çatısını onarırken bir adam kapıyı çalar. Hoca yukarıdan, “Ne istiyorsun,” diye seslenir. Adam yanıt verir: “Hele bir aşağı gel.” Hoca aşağıya inince, adam, “Allah rızası için bir sadaka,” der. Hoca bu duruma çok sinirlenir. Ama belli etmez. Adama, “Yukarı gel,” der. Adam, Hoca ile çatıya kadar çıkar. Tam çatıya vardıkla­rında Hoca lafı yapıştırır: “Allah versin!”
BENİ SORMAZSIN Nasreddin Hoca, bir köyde vaaz veriyormuş. Laf arasında Hazreti İsa nın göğün dördüncü katında olduğunu söylemiş... Vaazdan sonra, bir kadın Hoca’ya yanaşmış: “Hazreti İsa, orada ne yer, ne içer?” demiş. Hoca nın tepesi atmış: “Ey hatun, köyünüze geleli şunca zaman oldu, benim ne yiyip içtiğimi sormazsın da, Allah ın peygamberini sorarsın!”
586 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.