Tüm kitapsever dostlarımıa güzel, yaşanası bir gün ve kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum
Öncelikle ismi ve kapak tasarımı ile dikkatimi çeken, hakkında okumuş olduğum yorumlar merakımı arttıran kitap beklentimin çokça üzerinde, keyifli bir okuma deneyimi sundu bana.
Eş zamanlı okumalar yaptığımı bilirsiniz. Halen okumayı sürdürdüğüm iki kitabım varken biraz aç gözlülükle "bir bakayım şu kitaba da" dedim. Bir öykü, iki öykü derken bir de baktım ki kitap bitivermiş, gönlümde tatlı bir seda ve her öyküden de ayrı ayrı karakterler bırakarak.
Dokuz kısa öykü bulunuyor kitapta, her biri diğerinden daha okunası. Kimi öyküde kahramanımız bir çocuk, kiminde, ergen, kiminde genç, kiminde yetişkin, kimindeyse ihtiyar. Kiminde kadın, kiminde erkek. Farklı yaş düzeyleri, farklı cinsiyetten karakterleri ile hayatın içinden, bazen yanıbaşımızdan, bazen de tamamen bizden öyküler sunuyor yazar, delilik ile aklın sınırlarında. Ben özellikle 'Cinne't ve 'Harika Çocuğun Yaşantısına Dair Birkaç İzlenim' öykülerinde kendimden birşeyler buldum.
Öykülerinin büyük çogunluğunun okumak ve yazmak üzerine kurgulanmış olması da ayrıca beğenimi kazandı.
Umutsuzluk, umut, hayal kırıklığı, kabullenememe, şaşkınlık, süpriz gelişmeler, kendini ifade edememiş olma gibi duygu durumlarının yer verildiği, özellikle de içe dönük, belki biraz da asosyal diyebileceğim karakterlerin seçildiği öykülerini empatik bir okuma imkanı ile sunuyor okuruna yazar.
Öykü türünü sevenler, karakterlerin psikolojisini benim gibi irdeleyenler için keyifli bir okuma durağı olacak bu kitabı sizlere de tavsiye ediyorum
