Yıllardır dolaşıp duruyorum bir uzun alacakaranlıkta. Ve hiç belli değil: Yorgun ve yenik bir günün akşamüstü mü bu, yoksa diri bir sabahın habercisi mi?
« Çevirmenlik, bilinen bir iştir. Güçlükleri olduğu doğrudur. Ama, eninde sonunda, yaptığınız iş, bir dilde yazılan ya da söyleneni bir başka dile aktarmaktır. Benimki ise bambaşka bir olaydı. Aynı dili konuşan insanların söylediklerini gene aynı dile çevirmek. Bana öyle geliyordu ki, evde büyüklerle küçüklerin, okulda öğretmenle öğrencilerin, sokakta köylülerle kentlilerin, ülkede yönetenlerle yönetilenlerin birbirlerini anlamaları için birinin çıkıp bir tür "çeviri" yapması gerekiyordu.»
Sayfa 16 - De Yayınevi, Kasım 1986 'Çevirmen'Kitabı okudu
Uyanıyor yeniden gül farkında mısın?
Uyanıyoruz yeryüzünü okşarken parmakların
Sen bir ağaç olmanın önsezisiyle yeniden
Ve ben gövdene yeniden rüzgâr olmanın.