Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özen Yula

Özen YulaTanrı Kimseyi Duymuyor yazarı
Yazar
7.2/10
55 Kişi
230
Okunma
23
Beğeni
6,5bin
Görüntülenme

En Eski Özen Yula Gönderileri

En Eski Özen Yula kitaplarını, en eski Özen Yula sözleri ve alıntılarını, en eski Özen Yula yazarlarını, en eski Özen Yula yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Seni sevmek göle kafasını sokup nefessiz kalıncaya kadar beklemek, beklemek, beklemek, aniden kafasını sudan çekip olanca gücüyle havayı ciğerlerine doldurmak gibi miydi yangın yerine benzer bir çölde? Bir boğuntunun kıyısında ayaklarını suya sokup serinlemeyi umut etmek; ama asla başaramamak mıydı sevmek? Ikisi de değil miydi yoksa?
Şimdi istediğim tek şey kalbimin kilidini gözlerinin anahtarı ile sımsıkı kilitleyip ummanın en derininde yanan ateşin kalbine atmaktır. Orada öyle erimeli ki o anahtar, kendi kalıbından çıkıp senin suretine bürünmeli cayır cayır yanarken. Ama her şey için çok geç, bütün kararlar, karanlıklar, karalar icin geç; aklar, allar ille de ummanlar için geç.
Reklam
tanrı biliyor,çok şey istemedim şu hayattan. sakin,huzurlu, yüzü durgun göllere benzer bir hayatım olsun istedim. o tanrı'nın bana layık gördüğü ise hep gölün tabanındaki çamur tabakası oldu
Sayfa 87
Hiçbir şeyin kesin olmadığı bu dünyada artık kesin karar bildiren cümlelere ihtiyaç var. "Ben boşluğu tercih ediyorum" gibi. Öyle anlar olur ki insan hayatında, boşluk en tercih edilen konum haline gelebilir.
Sayfa 8 - Yapı Kredi Yayınları
Yaşam, eskiyen her şeyi unutmak suretiyle sürdürülebilir ancak.
Sayfa 9
İnsanlık tarihinin en harika buluşu bu televizyon. İktidarın ta kendisi. Özlenen hayat biçimleri, ezberletilen zenginlik, kıskanılan yaşantılar hep onda. Onun yerinde olmak için birçok insanın ömrünün bir bölümünü seve seve vereceği özgün gölgeler, fiyakalı erkekler, dilşeker kadınlar hep onda. Bakalım geleceğiniz ne olacak? Üç boyutlu görüntülerle hangi açın karnı doyacak?
Sayfa 10
Reklam
Yediden yetmişe herkes ne diye ölümden korkar ki? Asıl güzel olan ona ulaşabilmektir. İnsanların bu konudaki korkularını asla anlayamayacağım. Öte yandan olumlu bir yönü de var bu korkunun: İnsan, ölüme direnebilmek, zamanın geçişini yavaşlatmak için yaratıcı olmaya çabalıyor. Yaratıcılığın kökeninde, ölüme karşı çıkmak yatıyor. Dolayısıyla resimden müziğe, edebiyattan sinemaya kadar bütün sanat alanları, insanoğlundaki ölüm korkusuna minnettar olmalarıdır. Bu sayede var olabilmekte ve varlıklarını koruyabilmekteler. Her devirde, farklı biçimlerde, başka anlayışları ortaya konulmuştur.
Sayfa 22
Zaten bütün lanetlenmiş nesillerin sevecek bir şeylere ihtiyacı vardır. Kaba, sevimsiz, lakin sevilecek nesnelere, yapılara, eserlere, insanlara. Bu, dünyanın hiçbir yerinde değişmez. Lanetlenmiş dedimse, bunlar aslında başkaları tarafından lanetlenmiş değildirler. Kendi lanetlerini kendileri yaratırlar. İster doğal bir afetten sonra ülkelerine gönderilen yardım malzemelerini çalan resmi görevlilerle siviller olsun, ister etrafındaki felaketlere hiç aldırmadan gündelik hayatında kayıtsız bir biçimde aynı işleri yapanlar olsun, bunlar eşit derecede onursuz, şerefsiz ve lanetlenmiş zümrelerdir. Her ülkede bu zümre ve nesillerden bol bol bulunur. Genellikle ülkelerini de bunlar yönetirler. Düzenin devamını sağlayanlar da bunlardır. Çünkü düzen bunlara aittir. İktidarın ellerinden gitmesini hiçbir biçimde istemezler. Bir kısmı iktidarı ellerinde tutmak için derin oyunlar çevirirken, bir kısmı da bunlara alkış tutar. Bir de bunları aval aval seyredenler vardır. Bilenler ise susarlar, çünkü can kıymetlidir. Aklı başında hiç kimse ağzını açmaz. Yıllarını yalan suçlamalarla hapishane dediğiniz kaya mezarlarında geçirmek veya bir kere geldikleri bu dünyadan vakitsizce tinler âlemine geçmek, akıl bâliğ adamların harcı değildir çünkü. ....... Her neyse, bunlar lanetlerini hak ederler ve asla da iflah olmazlar. Dünyanızda bütün düzenlerin böyle kurulmuş olmasından, önce sözden evvelki nesiller, sonra da siz sorumlusunuz elbette. Herkes, diğerinin pisliğini örter. Neyse, "yalan dünya" dediğiniz bu.
Sayfa 15 - Yapı Kredi Yayınları
Bir gerçekliği görmek için karşısındakinin gözlerinin en derin yerine bakmalı kişi. O yer pek dardır ve gizlenecek, saklanacak hiçbir boşluk kalmamıştır orada. Hayat, olanca çıplaklığıyla o derin yerdedir.
Sayfa 26 - Yapı Kredi Yayınları
661 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.