Öne Çıkan Robert P. Crease kitaplarını, öne çıkan Robert P. Crease sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Robert P. Crease yazarlarını, öne çıkan Robert P. Crease yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Fizikçi Richard Feynman ünlü bir ifadesinde "kuantum mekaniğini hiçkimse anlamıyor" demişti. Kendisi her zamanki gibi provokatif idi ancak sözleri, bu konunun adı çıkmış zorluğunun ve sağ duyuya tamamen ters düşen doğasının altını bir kez daha çiziyordu. Peki bu konu neden bu kadar zordu?
Kuantum dünyasının yerlisi olmayı başaramamış
Kitabın başlığıyla tamamen uyumlu bir içeriğe sahip, hatta ön bilgi olması açısından Newton döneminden başlıyor daha sonra kuantum dönemine şekil vermiş isimleri ve çalışmalarını ele alıyor. Yazarlardan birisinin fizikçi diğerinin felsefeci olması bana pek iyi bir kararmış gibi gelmedi. Bir yandan kuantumun sadece kültürel olarak halka nasıl yansıdığı anlatırken diğer yandan bilimsel içerikler anlatılmaya çalışıyor. Bu da okuyucu açısından içerikten kopma gibi sorunlara mâl oluyor. Bilimsel anlatımı pek açıklayıcı bulmadım aslında, bu konuda yazılmış daha açıklayıcı kitaplar olduğunu düşünüyorum.
Kuantumun bilimsel içeriğinden ziyade dönemin tartışmaları, kuantumun halka yansıması ve bilim insanları arasında algılanmasını merak edenler için iyi bir kitap. Örneğin popüler kitaplar sayesinde bilimle ilgilenmeyen kişilerin lügatına belirsizlik ilkesi, Schrödinger'in kedisi, dalga parçacık ikilemi vesaire gibi konuların nasıl eklendiği ele alınıyor. Hatta bu durum karikatürlere ve dükkan tabelalarına kadar yansıyor. Tabii bilimin bu şekilde halka yansımasının bilime iyi veya kötü katkısı ne olur tartışılabilir ancak gönül ister ki aynı merak Türkiye'de olsun.
Kuantum DönemiRobert P. Crease · İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları · 201615 okunma
Günümüzde fizik biliminin geldiği noktada, sahip oldukları değerlerin nereden geldiği hakkında hiçbir açıklamamızın olmadığı
bazı parametreler vardır. Bu parametreler çok sayıda farklı değere sahip olabilir ve bu
değerlerin çoğu için yaşamın ortaya çıkması mümkün değildir. Bu nedenle var oluşumuz
söz konusu parametrelerin buna uygun değerlere sahip olmasına bağlıdır. Bu parametrelerden birine örnek, hidrojen atomunun çekirdeğinin, yani protonun kütlesinin, atomu meydana getirmek üzere bu çekirdeğe bağlı halde bulunan elektronun kütlesine oranıdır. Buna benzer pek çok parametre vardır.
Bir matematik ispatı güzel olabilir, ama satranç problemi güzel olamaz, der Hardy. Bir satranç problemine getirilen çözüm, oyunun kurallarını değiştiremez, fakat yenilikçi bir matematiksel ispat, bizatihi matematiği değiştirebilir.
Newton'un çalışmaları felsefecilere yeni bir ödev de vermiştir. Pek çok filozof, Newton'un çalışmalarının, sonsuza dek uzanan ve bölünemeyen mekan ve zaman ve evrensel nedensellik gibi belli başlı bazı fikirlere dayandığını görmüştür. Ancak bu fikirler ne matematiksel gerçekler gibi kendiliğinden aşikar olan şeylerdi ne de günlük deneyimlerimizde görebildiğimiz şeylerdi. O halde neden bu fikirler bu denli bütünleşmiş görünüyordu? Alman felsefecisi Immanuel Kant, deneyimin bizzat var olması için bu fikirlerin gerekli birer koşul olduğunu gösterdi. Aksi halde insan bilincinin var olması mümkün olamazdı. Bunlar, algılarımızdan gelen verilere ve deneyimlerimize düzeni ve tutarlılığı ve Newton'un yasalarına da geçerliliğini veren formda organize eden mental yazılımımızın bir parçasıdır. Newton'un, kütle çekimi gibi olaylar için içsel nedenlere yönelik hipotezler aramayacağını söylediği gibi Kant da, fenomen yerine nomen olarak isimlendirdiği ve şeylerin onları nasıl deneyimlediğimizden ayrı olduğuna yönelik hipotezler aramayacağını söylemiştir.
Sayfa 19 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Muhakkak hepimiz çok duymuşuzdur Kuantum kelimesini. Peki nedir bu kuantum? Kuantum mekaniği nedir dersek; kabataslak madde ve ışığın, atom ve atomaltı seviyelerdeki değişimlerini inceleyen bir bilim dalı diyebiliriz. Yani Kuantum atomları, molekülleri meydana getiren elektron, proton, nötron gibi parçacıkları açıklamaya çalışır.
Kuantum
Kuantum mekaniğinin anlamını çözme meselesi (aşina olduğumuz dünya ve onun meseleleri ile kuantum mekaniğinin nasıl bir bağ içinde olduğunu çözmek) 20. yüzyılın erken dönemlerinde var olan en büyük entelektüel meselelerden biriydi. Bilim insanı olmayanlara kuantum mekaniğinin matematiğini ve fiziğini izah etmek belki imkansız olsa da, onun kavramsal problemlerini ve bilmecelerini örneklendirmek ve bu örneklendirmeler sayesinde yazarların ve sanatçıların kuantum mekaniği ve gerçek dünya arasında kurmaya çalıştığı bağları takip etmek mümkündür. Kuantum mekaniğinin ortaya çıkış hikayesinin kısa bir özetini kullanarak, ona ait terimlerin ve imgelerin sanat, edebiyat ve günlük konuşma dilinde nasıl ortaya çıktığını kendi içinde izah edebiliriz.
Sayfa 7 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Kuantum mekaniğini yorumlamanın bir çeşit hermenetik Rorşak testi gibi olduğunu keşfettik. Bu testte neden bazılarının kuantum mekaniğini doğu mistisizmi ile birleştirirken diğerlerinin ise onun var oluş nedenini bu teorinin keşfedildiği zamanın koşullarında etkin olan sosyal endişelere bağladığını öğreniyoruz.
Sayfa 7 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Newton'un çalışmaları, istikrarlı politik düzenleri ve modern demokrasi düşüncesini tercih ettiği ve saltçılık iddialarını zayıflattığı için politik teoriyi de etkilemiştir. Politik düşünürler, Newton'un fiziksel dünyayı yöneten yasaları araştırmasına benzer yolla insan dünyasını yöneten yasaları araştırmak için cesaret kazanmıştır. Newton'un asistanlarından biri olan John De saguliers, "Devletler için en iyi model, Newton'un dünya modelidir" diyen ve Güneş Sistemi'nin düzenini devletler için örnek bir model olarak gösteren bir şiir yazmıştır. Amerika'nın bütün kurucu ataları Newton'u okumuş ve insani meselelerde ona itibar etmişlerdir. Thomas Jefferson, Amerika'nın bağımsızlık bildirgesinin ilk cümlesinde doğanın yasalarına atıfta bulunurken açıkça Newton'u hatırına getirmiştir. Newton'dan ilham almış politik bilimciler, Amerikan felsefeci Richard Rorty'nin karakterize ettiği üzere, sosyal reformları belirlerken Yunanlıların, Çinlilerin veya Fransızların ne olduğuna bakarak değil fakat genel anlamda "insanların ne olduğuna" bakarak belirlemiştir bu reformları.
Sayfa 18 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
1665 yılında, her beş kişiden birinin ölümüne neden olan büyük veba salgını Londra'yı vurdu ve Newton annesinin Lincolnshire'de bulunan çiftliğine sığınmak zorunda kaldı. Buradaki mecburi boş zamanı ona kesintisiz bir şekilde çalışma özgürlüğünü sundu. Bu sayede fizik, astronomi, optik ve matematikte pek çok temel keşifler yaptı. Bunun yanı sıra günümüz bilim insanlarının artık dikkate almadığı simya ve felsefe taşı gibi konuları, Vahiyler Kitabı ve diğer kutsal yazıları inceledi. En büyük keşiflerinden biri ise, Kalkulus veya diğer adıyla değişimin matematiği oldu. Kalkulus, ne kadar büyük veya küçük olduğuna bakılmaksızın x ile isimlendirebileceğimiz herhangi bir büyüklüğün eklenip çıkarılmasının, benzer başka bir büyüklüğün eklenip çıkarılması sonucunu doğurduğu şeklinde tarif edilebilir. Newton, kalkulusu kullanarak hareketin üç kanununu keşfetti. Bu kanunlar, önceden tahmin edilebilir kuvvetler tarafından yönetilen ve bu sayede açık ve anlaşılabilir olan dünya anlayışının temel taşlarıdır. Newton, çalışmak için bir Tanrı'ya ihtiyaç duymayan ve işleyişi sadece krallar ve din adamları tarafından değil fakat herkes tarafından anlaşılabilir olan bir dünya anlayışını, devasa bir makine halinde olan dünya anlayışını getirdi.
Sayfa 13 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Schrödinger'in kedisi, popüler kültürde kendini gösteren kuantum mekaniğine ait pek çok terim ve imgeden biridir. Bunlar bazen şakacı ve alaycı formda iken, başka zamanlarda ise insanların dünyaya ve birbirlerine nasıl baktıklarına dair yeni perspektifler sunan ciddi bir formda karşımıza çıkar.
Işığın nasıl salındığı ve yutulduğu ile ilgili fizik biliminin ırak bir köşesinden gelmiş olan bu terim ve imgelerin nasıl bu denli büyük bir kültürel etki aktarabildiğini anlamak için öncelikle üç asırdan fazla zaman önce Issac Newton'un çalışmalarından gelen kuantumun ortaya çıktığı bilimsel çatıyı anlamamız gerekiyor.
Sayfa 10 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu