1952’de Kayseri’de doğdu. Orta öğrenimini burada tamamladı. 1977’de A.Ü. İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Halen Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Sanat-edebiyatla ilgili çalışmaları da olan Turan Koç’un yayımlanmış eserleri:
Şiir; Kan Gibi Vakte Düşen, Fetret Zamanları, Ara Dönem. İnceleme; Ölümsüzlük Düşüncesi. Deneme; Ceylan Kovalamak. Çeviri; Günümüzde İslam ve Hıristiyanlık (W. M. Watt’tan), İslâmi Hareketler ve Modernlik (Watt’tan), Ortaçağ İslam Felsefesine Giriş (O. Leaman’dan), Zihin Felsefesi Açısından Bilinç, Ruh ve Ötesi (J. Shaffer’dan), Varolmanın Boyutları (W.C. Chittick’ten), Gazaba Uğramış Şiirler ve Diğerleri (-İbrahim Demirci ile birlikte- Nizar Kabbani’den).
İslam ne yapmamız gerektiğini söylerken, iman bunları yapmanın niçin gerekli olduğu konusunda bize bir anlayış sağlar.
İhsan ise, psikolojik ve duygusal niteliklerimizin eylem ve anlayışımızla uyumlu hale getirilmesi durumudur.
İslâm estetiği "Mâna" ile "suret"in mükemmel bir uyumunu sergiler.
İslâm sanatının kökeni vahye dayanır. Bu sanat İslâm maneviyatın bir meyvesidir. İslâm sanatı bu dünyada tevhidin tezahürü ile doğrudan ilgilidir. Şu görünür dünyada fizik ötesi aleme yönelişin ve yönlendirilişin bir ifadesidir. İslâm sanatının anlam ve öneminin anlaşılması derin dini hayatın anlaşılmasında önemli bir adım oluşturur. İslâm sanatını anlamadan, İslâm medeniyetini ve İslam'ın ihsan boyutunu neredeyse anlamak imkansız.
İslâm sanatı onları ortaya koyanların iman, inanç, düşünce, ve hayat tarzının en somut göstergesidir. Farklı yer ve zamanlarda bile İslam'ın futhu ile daima uyum içinde olmuştur.
İslâm kelimesi Sadece dini ifade etmez, kültürü de ifade eder. Zira İslam'da dini olanı dünyevi olandan ayırmak mümkün değil İslâm sanatı, özü itibariyle dünyanın güzelliği ile onun gelip geçiciliğini hissettiren bir dil yakalamayı, böylece Allah'ın cemalinin güzel biçimlerdeki tecellisi ile bu tecellinin aşkın mahiyeti arasındaki, ilişkiyi duyurmayı hedef alır. İslâm sanatı gaye ile vasıtanın ve güzel ile yararlının birbirinden ayrılmayacağının hakikatinin güzel örneğini oluşturur.
Bugün hayran kaldığımız camii, medreseseler bir görevi de icra ediyorlar. İslâm hayatı bir bütün olarak görür ve güzellikle yararlılığın arasını ayırmaz.
Alemdeki güzellik ve düzenlilik bir sanat olarak telakki edilir. En büyük sanatkar ise Allah'tır.
İslam EstetiğiTuran Koç · İSAM / İslam Araştırmaları Merkezi · 2018131 okunma
Prof. Dr. Turan Koç, bu eserinde İslam'ın estetik değer anlayışıyla hakikat anlayışı arasındaki bağı ve bütünlüğü açıklamaya çalışmış. Güzellik, ihsan ve yaratma kavramlarını ve bunların görünen ve görünmeyen yönlerini her açıdan ele almış. Filozofların görüşlerini dile getirmiş. Müziğin, güzel sesin, resim ya da tasvirin İslam sanatındaki yerine değinmiş. Özellikle yararlandığı kaynaklardan derlediği bu kitapta; İslam'a ait değerlerin birliği ilkesinin, İslam sanatının temelini oluşturduğunu belirtmiş. Bu sanatın amacının da görünen yaninda görünmeyene ulaşmaya ilave olarak dünyayı ve hayatı güzelleştirmek olduğunu da son olarak kitabın arka kapaginda yazmış. Emeğine sağlık.
İslam EstetiğiTuran Koç · İSAM / İslam Araştırmaları Merkezi · 2018131 okunma
Çapı küçük mahiyeti büyük bir kitap okudum. Kitabın sadece 2. bölümü üzerine hem özet, hem yorum niteliğinde bir inceleme yapmak istiyorum:
Spoiler içerir!
Bütün meseleyi belki tek bir cümleyle açıklayabiliriz; 'Allah insanı seçti..'
O her şeyi yoktan varetti, insan "yokluk", Allah ise gerçek "varlık". Sonra:" Ben