Yeni Türkiye'nin ranta, yeni osmanlıcı, ekonomik kalkınmacı neo-liberal politikalara kurban gidişinin bir açılımı bu kitap.
Akademisyen ihraçlarından, kayırmacılıklara kadar otoriterleşen bir Yeni Türkiye'nin halleri.
Bunun karşısında yazarın KHK'lı bir akademisyen olarak Deleuze'den alıntılarla okuyucusunu ve mevcut muhalefeti çağırdığı bir minör siyaset var. Majör içe kapanmalara saplanmadan, otoritarizme meyletmeden geliştirilebilecek çok renkli bir muhalefet biçimi.
Yeni Türkiye'yi yeni bir Türkiye olarak değil de sopanın el değiştirdiği bir rejim biçimi olarak görenlerin okuması gereken bir kitap. Tersi de mümkün. Yeni Türkiye romantizmine tutulmuşları da etkileyecek bir kitap.