Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gazze'li Yetim ve Öksüz Kalan O...
Çocuklar büyüyecek. Bu manzaraları yakından göreceksiniz. İntikam günü geldiğinde vay halinize!
Gazze’de çocuklar ölürken, kadınların iffeti çiğnenirken sessiz kalmak zulme ortak olmaktır. Allahumme ya Mumtakim! Bu siyonistlere müslümanların elleriyle öyle acılar yaşat ki yetim kalan bütün yavruların, evladına ağlayan bütün anaların yürekleri rahatlasın.
Reklam
Gazze’de çocuklar ölürken, kadınların iffeti çiğnenirken sessiz kalmak zulme ortak olmaktır. Allahumme ya Mumtakim! Bu siyonistlere müslümanların elleriyle öyle acılar yaşatki yetim kalan bütün yavruların, evladına ağlayan bütün anaların yürekleri rahatlasın. Allah düşmanlarıyla size düşman olanları ve bunlardan başka sizin bilmediğiniz, fakat Allah'ın bildiği düşmanları korkutmak için onlara karşı kullanmak üzere gücünüz yettiği kadar kuvvet ve besili at hazırlayın, Allah yolunda ne harcarsanız size karşılığı tamamıyla ödenecektir ve asla zulme uğramayacaksınız.
Gazze’de çocuklar ölürken, kadınların iffeti çiğnenirken sessiz kalmak zulme ortak olmaktır. Allahumme ya Mumtakim! Bu siyonistlere müslümanların elleriyle öyle acılar yaşatki yetim kalan bütün yavruların, evladına ağlayan bütün anaların yürekleri rahatlasın.
İhsan Şenocak
İhsan Şenocak
Gazze’de çocuklar ölürken, kadınların iffeti çiğnenirken sessiz kalmak zulme ortak olmaktır. Allahumme ya Mumtakim! Bu siyonistlere müslümanların elleriyle öyle acılar yaşatki yetim kalan bütün yavruların, evladına ağlayan bütün anaların yürekleri rahatlasın.
İhsan Şenocak
İhsan Şenocak
Önce babalarımızı potansiyel psikopat olarak bize sundular, genç kızlarımız bu algıyla yetişti, erkekleri egemen olarak algılamamak için önceden önlemlerini aldılar. Bizim babalarımız kadınlardan önde yürüyormuş, çocuklarını sevmiyormuş, çok otoriter imiş. Bunun psikososyal dinamiğini ise kimse sorgulamadı. Son yüzyılda büyük savaşlar geçiren toplumumuzda erkekler şehit olmuş, kadınlar dul, çocuklar yetim kalmıştı. Bu nedenle sağ kalan kocalar, karılarından ayrı yürümeye ve çocuklarını kucaklarına almamaya başladılar ki dul kadınlar ve yetimler kendilerini yoksun ve kötü hissetmesinler. Bu aslında çok üst bir empatik özelliktir. Yoksa Osmanlı kadar romantik olan ve aşk şiirleri yazılan başka bir topluluk yoktur. Her şeye rağmen çok küçük bir kesim bu toplumda babaların duyarsızlığından söz etmiştir.
Sayfa 30 - Mustafa AtakKitabı okuyor
Reklam
Çocuk’ güvende tutulan, şımartılan bir şeydir, dünyanın gerçekleri ondan gizlenir, oyun peşinde yıllarını harcamasına izin verilir, bilgeliğe okula giderek ulaşabileceğini sanan bir varlıktır çocuk. Oysa sizin de yaşayamadığınız ‘çocukluk’ denen şey, benim gücümün yetmeyeceği bir lükstür. ‘Çocukluk’ hakkındaki asıl gerçek dünyanın en asılsız hikâyelerinde yatar. Canavarlar ve iblislerle yüzleşen çocuklar, ancak korkusuz davranırlarsa hayatta kalırlar. Açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya kalan çocuklar, ancak dileklerini yerine getirecek büyülü balığı özgür bırakırlarsa yaşarlar. Trollerin canlı canlı yemek istediği çocuklar, ancak onları güneş doğana kadar oyalayabilirlerse canlarını kurtarırlar, çünkü bu korkunç yaratıklar gün ışığında taşa dönüşür. Bir çocuk geleceği görmek için fasulyelerden fal bakmayı bilmeli, kadınlara ve erkeklere istediğini yaptırmak için fasulyelerin gücünü kullanmaktan anlamalı ve böyle sihirli fasulyelerin büyüdüğü fasulye sırığını yetiştirmeyi bilmelidir. Bir yetim, çocukluğun abartılmış halidir. Bizim hayatlarımız masallar ve aşırılıklarla doludur.”
şu dünyanın haline bir bak, bütün o zenginler, silah satıcıları, katillere silah satıp, ailelerin ölümüne sebep oluyorlar, sonra arkada kalan yetim çocuklar için üç kuruşluk yardım kampanyaları düzenleyip günah çıkartıyorlar.
Che Guevara
Günümüzde hep kendini kandırmaya çalışan insanlık… Filistin, ağlayan çocuklar, depremler, yetim kalan şehit çocukların görüntüleri, fakirlikten hayatını kurtaramayan çocuklar, cinayetler, liyakatsiz insanlar, haksızlığa ses çıkarmayan toplum ve dünya… Che’nin bu sözü benim duvarımda ama herkesin bir gün aklında asılı kalması dileğiyle.🙏
Güngörmez
"Hiç sevmem kışları" derdi. Neymiş üşürmüş de kalın giymek zorunda kalırmış. "Hahh" dedim içimden. "Yazın da, kışın da mahallenin en pejmürdesi sensin..." Bunları o zamanlarda çok yakın olup da sevemediğim, şimdilerdeyse rahmetli olan canım arkadaşıma söylerken yıl 1995 aralığın 17'siydi. Şimdiyse 2006 yazının
280 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.