KUĞU AÇILIŞI: 1) Sen kuğusun çünkü geçirdiğimiz en güzel günden sonra çekip gittin. KUĞU AÇILIŞI: 2) ben kuğuyum çünkü “yıldızın parladığı an çekip gidişin 400 vuruşlu altın bir darbe!” diye yazdım.
". Her toplumdan bir dâhi çıkması için milyonlarca insan gerekir. İnsanlık tarihinde yıldızın parladığı bir ânı yaşamak için milyonlarca an yaşanmak zorundadır.."
Reklam
Her toplumda bir dâhi çıkması için milyonlarca insan gerekir. İnsanlık tarihinde yıldızın parladığı bir ânı yaşamak için milyonlarca an yaşanmak zorundadır.
İnsan hayatına pek seyrek olarak inmek alçakgönül'ülüğünü gösteren o büyük ân, kendisinden yararlanmasını bilmeyenlerden bu derece müthiş öç alır. O büyük ân, ürkekleri horlukla geriye iter.
Sayfa 132 - Cem Yayınevi 1974 BaskısıKitabı okudu
Tarih kitaplarında hemen de bir eşi bulunmayan muazzam bir hareket böylece başlıyor. Mehmet, büyük bir sükûnet içinde, hadsiz hesapsız yuvarlak odunlar getirtiyor, denizden çıkarılacak gemilerini çekmek için hareket eden birer kara tersanesi gibi kullanmak üzere, bunları marangozlarına verip kızak yaptırıyor. Beyoğlu tepesine tırmandıktan sonra yine kıyıya inen daracık patikayı elden geldiği kadar düzeltip işi kolaylaştırmak için binlerce işçi çalıştırılıyor. Bu hareketin, gemilerin dağları ve vadileri aşıp bir denizden öteki denize taşınmasını saklamaktan ve ilgiyi başka bir şeye çekmekten gayri bir amaç güttüğü yok. İşte böylece, düşman oyalandığı ve karadan, başka herhangi bir hücum olmadığı sıradadır ki; bol bol yağa batırılmış yüzlerce yuvarlak tahta tekerlek harekete geçiyor; bu dev silindirlerin üstündeki kızak ayaklarına oturtulmuş gemiler, bir yandan sayısız mandalarla çektirilerek, bir yandan da gemiciler tarafından itilerek, birbiri arkasından dağları aşacak. Gecenin karanlığı bütün görme olanaklarını ortadan kaldırır kaldırmaz bu mucize yürüyüşü başlıyor; yüce o'an herşeyde olduğu gibi büyük bir sessizlik, bütün zekice işler gibi hesaplı kitaplılık içinde gerçekleşiyor mucizeler mucizesi: ve bütün bir donanma, dağları aşıp Haliç'e iniyor.
Sayfa 22 - Cem Yayınevi 1974 BaskısıKitabı okudu
Şiir de öyle ya, bir anıyı temsil eder, tekrarlanamayacak bir an'ı, yıldızın parladığı anlardan birini, özel olanı, yitik olanı, ki artık şiirde saklıdır, şiire kayıtlıdır o, şiirin de bir bellek sayılması bundandır.
Reklam
55 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.