Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne güzel bir incelik, ne güzel bir zarafet, ne harika bir iletişim örneği... Peygamber Efendimiz (s.a.v.) kendisine ne ikram edilse mutlaka yanındakilerle paylaşırdı. Bunu gören yoksul biri "Keşke benim de ikram edilecek bir şeyim olsa da İki Kainat Güneşi'ne ikram etsem." diye düşünüyordu. Bir gün pazarda bir hayırseverin üzüm dağıttığını gördü. Sevinçle aldı. Yıkadı. Bir çanağa koyarak Peygamberimiz'e sundu. Efendimiz (s.a.v.) bir tane aldı yedi. Tebessüm etti. Bir tane daha yedi ve yine tebessüm etti. Sahabeler ona bakıyordu. Tek tek yedi ve tebessüm etti. Herkes ”Acaba bize neden buyur etmedi?” diye düşünürken bütün salkımı tebessüm ile yedi ve bitirdi. Yoksul kişi belki dünyadaki en mutlu en mesut kişisi olarak, sevinerek kalkıp gitti. O gidince sahabeler sordular: "Ey Allah Resulü; neden bize de ikram etmediniz o salkımdan?" Buyurdu ki : "Üzümler çok ekşi idi. Ama ben o yoksul üzülmesin diye tebessüm ederek yiyordum. Size versem yüzünüzü ekşiteceğinizden ve onun üzüleceğinden çekindim.” Alıntı
Nur-ı aynım
Susmak bir karanlığın başka bir karanlığa Karışıp yanmasıdır bakışlarında senin Bir ömrün eylülünde sararmış yine toprak Bulut bir bezirgânin saçlarını arıyor Ben hangi mağaranın en ücra köşesinde Hangi yitik nehrine gömülmüş acının Bir kez olsun eğilde ,denizin kalbine bak Susmak yine o yangın ,yine mahkûm bir keder Nur-ı aynim,ıslak bir karanfil mi gözlerin Her yaprağı nazenin ,her çizgi ağlamak Sustum ;pencereler yağmurludur şiirin Kırılgan bir kapının ardinda kaldı gökler Ellerim unutulmuş bir günün kıyısında Deme ki her lâmbasi bana kızgın sokağın Yalnızlığa koşuyor bahçelerden ölüler Deme ki, ben en garip sahrasıyım bu çağın Nurullah Genç 🌿
Reklam
ben ve Sabahattin Ali
Ömrümün bir kısmını bomboş, okul-ev ikigeninde harcadım. Kitap okumazdım, elimden telefon düşmez sanal oyun bataklığında yürümeye çalışırdım. Yürüdükçe batardım. Bu yaşıma kadar ağız dolusu mutlu olduğum anlar elle sayılacak kadardır. Yine bunalım içinde olduğum bir gün Kürk Mantolu Madonna kitabını taaa 2 sene önce bıraktığım yerden devam etmeye karar verdim. İyi ki dediğin bir an hangisi derseniz işte o an diyebilirim. Bu kitap içimden bile kuramadığım cümlelerin kitaplaşmış haliydi. Daha sonra yazarı
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
ve fikirlerini okudum. Düşünceleri, hayatı ve hazin şekilde ölümü beni çok etkiledi. Çünkü tek istediği şey insanların insan gibi yaşamasıydı. Neden bunca kavga bunca ağızdan akan salyalar ömrümüz 2 haneli sayılar arasında tükenirken.. Sonrasında ise kitap okuma isteğim arttı. Kütüphaneye kaydoldum. Ayda 7-8 kitap okuyorum. Hep eksik olacağım ama ne kadar okursam o kadar azalacak eksiğim. Kendi deyimiyle ona hitap etmek istiyorum: "Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin." Beni böyle bir yaşam alanıyla tanıştırdığı için sonsuz minnet borçluyum Sabahattin Ali'ye.. Aralık ayının sonunda askerlik için gideceğim şehir ise onun ALÇAKÇA katledildiği şehir olması ayrı bir burukluk yaratıyor içimde.. Umarım siz de sizi bu iğrenç dünyadan tutup çeken bir insanla tanışmışsınızdır veya tanışırsınız.. Sevgiyle kalın :)
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu Madonna
Kitap Çekilişi !!!
Selamün aleyküm arkadaşlar, Acizane geçen çekilişte söz verdiğimiz için yine bir çekilişle beraberiz. Zaman sıkıntısı olduğu için sadece aşağıda belirttiğim kitapları çekiliş yoluyla 2 kişiye göndermek istiyoruz. Bunun için yapmanız gereken yorumlara 1. veya 2. kitabı istediğinizi belirterek katılıyorum yazmanız. Kitaplarda ufak hasarlar
❝Yıkıcı güçler birçok bitkiyi yok eder, ama bitkiler yine de yeşermeye devam eder. Piramitler bir papatyanın dayanıklılığına asla ulaşamaz. Bülbüller Buda'nın ya da İsa'nın sözlerinden önce de ötüyorlardı, onların sözlerinin unutulmaya yüz tutmasından nice sonra da ötmeye devam edecekler. Çünkü bu, ne vaazdır, ne öğreti, ne emir ne de baskı. Bu yalnızca şarkıdır. Ve başlangıçta 'Kelime' yoktu, cıvıltılar vardı.❞ ☆☆☆
D. H. Lawrence
D. H. Lawrence
☆☆☆
" Neye elini uzatsan taşa mı döner. Bırak dönsün. Demek ki senin için hayırlı değilmiş onlar. Elin kopmadı ya, yeni şeylere uzat. Daha farklı şeyler bul. Eskiyi bırak , geçmişe adımlama. Önüne bak. Yaran mı var, olsun. Böyle de güzelsin. Herkes gitti mi, gitsin. Sen varsın. Sen hâlâ sensin, seninlesin. Çiçeklerin mi soldu, solsun. Yenilerini ekeriz. Daha güzellerini. Düştün mü, düş. Ölmedin ya, kalkarsın elbet. Adım atmaya mecâlin mi kalmadı, otur bir köşeye. Dinlen. Tek başına direnmeye gücün mü yok, bana yaslan. Umudun mu tükendi, benimkini al. Korkuyor musun, arkama saklan. Üşüyor musun, ceketimi giy. Yine de neye elini uzatsan taşa mı döndü. Öyleyse kanatlarını kıranları taşla. kendi geleceğini değil. “
Reklam
Yine salandık,bir iki saniye sürdü ama baya salandık.
Kaçtığım gerçekler bulurken bir bir beni, Korkularım aşmışken kederimi, Al gönlümü benden, Benden geriye sen kalsan sen. Hiç bir şeyim yoktur, sahibi değilim. Emanetçiyim ama böbürlenirim. Sorsalar her şeyi bilirim, Seni bilmeden alim olsam yine cahilim. Yunus'un diyar diyar gezdiği, Binlerce şiir söylemişte burada ezildiği, Sorsana kendine neden herkes bildi Emre'yi ? Edep ile vardığı kapı Aşk'tan da içeriydi...
"Bir bakmışsın her şey yine üst üste gelmiş,ama bu sefer güzellikler.." 🍃🦋🍀✨️🐞
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.