Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Geç uyandım bugün yine. Yapmak istediğim şeyler birikti bir bir. Yine yarım bıraktım her şeyi.. her zaman olduğu gibi. Saatlerdir kalbimde bir çarpıntı, içimde kötü bir his var. Yazarken ellerim titriyor, gözlerim yaşarıyor. Neden böyle hissediyorum bilmiyorum. Yine diyorum kendime. Yine hangi yaşanmışlığın dışa vuruşu bu? Yine hangi aşamadığım duvarın içimde yıkılışı? Yine hangi sorunun yoluma çıkışı.. arada bir oluyor bu bana. Benimkiler geldi diyorum hatta çoğu zaman:) geliyor böyle içimden bir şeyler koparıyor, gözyaşlarımı, duygularımı alıyor benden ve gidiyor. Ne saçmaydı ben neye ağladım yine bu kadar diyorum geçince bu his. Hangi yanlarım acıdı diyorum kendime. Hangi derdim çıktı gün yüzüne diyorum. Bir yanım var, onu biliyorum. Çok acıtan. Kimselere diyemediğim. Sevgisiz yanım. Orası hep eksik. Orası hep acıyor. Bugün daha başka sanki. Kalbimde bir hâller var. Çarpıyor amansızca. Kötü hissediyorum. İçimde bir şeyler eksik. İçimden bir şeyler eksiliyor. Acıyor işte kalbim. Titreyen ellerimle daha fazla yazamıyorum. Acıyor..” 💔
Kuşlar Uçmayı Unutur Mu? Benim bir muhabbet kuşum vardı. Babam almıştı. Tahtadan bir de kafesi vardı. Anneannem hiç hoşlanmamıştı kuşun kafese hapsedilmesinden. Babama her gün söyleniyordu “Kuş kafese konmaz. Günah.” diye... Bazen de dönüp bana “Götür bu kuşu ormana bırak, uçsun.” diyordu... Babam kızar diye yapamadım hiç. Keşke yapsaydım. Eve
Reklam
Yaklaşık 11-12 yaşlarımda bir rüya gördüm. Her yeri yemyeşil oldukça ağaçlı uçsuz bucaksız çok büyük bir dağ vardı. Dağın tabandan zirveye doğru 7 ayrı yamacı vardı, beni önce ilk yamaca çıkarttılar. O yamacın bazı şartları ve gerekleri vardı, o şartlar ve gereğince bir süre yaşıyorsun sonra bir üst yamaca çıkıyorsun, her katmanda gerekli
bugün izin aldım işe gitmedim. uyandım ama yataktan kalkmak istemedim. kombiyi çalıştırmama rağmen soğuktu oda. battaniyemin içinde rulo halinde oturdum. dinlendim kah bacağımı uzattım ayak bileklerimi çıtlattık kah ötekini kalçamın altına alıp yapabildiğim gerinme hareketlerini yaptım. bunları da öyle televizyonda filan izleyip öğrenmedim.
Bilmek acıtıyor bazen, öğrenmesem daha iyiydi diyorsun. İnsanı da zaten her zaman bu üç şey yaralıyormuş: Sandığı, yanıldığı ve yaralandığı... Sanki beni anlayacakmış gibi duvarlarla konuştum. Yine de bir duvarın bile senden daha anlayışlı olduğuna yemin edebilirim... Çünkü ben sana hiçbir şey anlatmayı beceremedim. Ne kırgınlıklarımı ne de
ANSIZIN VURULAN KUŞ, KUŞUN KONMADIĞI GÜL, GÜLLERİN YETİŞMEDİĞİ BAHÇE, BAHÇEYİ SUSUZ BIRAKAN YAĞMUR VE SEN Tüm denk gelişlere küskün gecelerden uyandım sabaha Şehrin görkemli vitrinlerden Kendime bir sual beğendim Bu nasıl bir mevsimdir böyle?  Hüznün en yoğun yağmurunda yakalandım sensizliğe Henüz adını hatırlayamadığım Unutulmuş, hafızalardan
309 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.