Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
DERİN ZAMAN Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim.
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme! Ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde. Ayağa kalk, yaklaş, dilini döndür ağzında, de ki: Ben onunla denizin dövdüğü dilsizzz taşlar üstünde sustuydum.
Birhan Keskin
Birhan Keskin
Reklam
Derin zaman..
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme! Ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde. Ayağa kalk, yaklaş, dilini döndür ağzında de ki: Ben onunla denizin dövdüğü dilsizzz taşlar üstünde sustuydum..
Birhan Keskin
Birhan Keskin
Ölmek bu kadar kolay değil.
Ölümüm birden olacak seziyorum. Ve sen, gelip göğüs kafesimin ortasını tarumar ederken, ben yoksulluğun şakağına dayayacağım senin bana verdiğin revolveri. Sol omzumdan hırkamı al üzerine giy. Güneş’in bile üşüdüğü soğuklardan geliyorum. Talan olmuş çocukluğunu unut. Beni anımsa. Yıllara, yollara ve dahi umuduma sıktığım yedi altımışbeşlik
SERSEFİL HÜCRELERDEYİM
Eski sayfalardan canlanır baharsı düşlerim Nefesime kazınır derin sardunya kokuların Geceye ilahi nur yağıyor, bereketi cennetlik Sessiz sokaklarda ruhum demleniyor Kalbimin üstüne çiseliyor yağmur Sırılsıklam ıslanır hatıralarımız gözyaşıyla İçime doluyor yokluğunun sızıları birer birer Şafağa dek avuçlarımı açıyorum Yaradan'ıma Duaların katmerlisi sıralanır dudaklarımdan Huşu içinde dizilirken yarenler Seni benden alıp götüren kuşları ararım Dönüşü olmayan yollarda sır olup kaybolmuşlar ... Allah'a sığınıyorum mübarek gecenin yalnızlığında Gururu kırılmış kırlangıçlar Çok ıraklarda yolunu kaybetmiş sersefil Kısacık ömürde bekleşirken umutlar Sensizliğe yaşamını zindan etmiş hücrelerdeyim. Zafer DİRENİŞ
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o
Reklam
Kıyamet
Ay bile asmış yüzünü geceye, Bulutlar çaresiz. Nerden bilebilirdi ki gökyüzü, İçindeki kasveti. Yağmurlar bile toprağa tavırlı, Yağmıyor sebepsiz. Sanki bu durum Yokluğunun tüm dünyaya nispeti. Mevsimlerin eski hevesi yok, Kış inatçı, yaz ise mızmız. Sahil bile getirmiyor artık Saçının tellerinden. Sanki hesabımız kalmamış güneşle, Kalmamış alacağımız. Esmiyor artık rüzgâr, Kokunu getirmiyor güllerinden. Son sözünü söylemiş gibisin, Ürkütüyor ihtirasın. Yüreğimden bile taşınmışsın gizlice, Odalarım bomboş. Kuşları suskun bahçemin, Neden uzakta bir baharsın? Issız kaldı gönlümün çayırları, Sensiz kaldı bu sarhoş.
Derin Zaman
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme! Ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde.
Birhan Keskin
Birhan Keskin
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme! Ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde. Ayağa kalk, yaklaş, dilini döndür ağzında de ki: Ben onunla denizin dövdüğü dilsizzz taşlar üstünde sustuydum. Birhan Keskin.
Derin Zaman
Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama bana onu verme! Ne kışa ne yaza uygun kalbim, çatlat aramızdaki donmuş dili, yokluğunun sebebini anlatamadım kendime, yokluğun ne vakittir karlı bir tepe gibi içimde. Ayağa kalk, yaklaş, dilini döndür ağzında de ki: Ben onunla denizin dövdüğü dilsizzz taşlar üstünde sustuydum. Birhan Keskin
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.