Yorum

İbrahim isimli okurun asıl gönderisini gör
Metin T. okurunun profil resmi
Semra Bülgin
Semra Bülgin
sever Vü'sat'ı. Semra Bülgin'in ikinci kitabı Muzaffer İzgü büyük ödülünü almış. Sevindim ama şaşırmadım. Daha ilk kitapta belliydi yeteneği. Sıkı yazar. Siteye baktım da, sadece 4 kişi okumuş. İnsaf arkadaş. Son zamanlarda öykü etkinlikleri düzenleniyor sitede. Sevgili Erhan'ın emeği çok. Öyle böyle değil. Ve ben eminim, birkaç sıkı öykücü armağan edecek Türk edebiyatına bu site. Hakkı zor ödenir Erhan'ın. Yazmak için, roman da olsa, çok öykü okumak oldukça önemli. Hele de yazmanın Zeitgeistini anlamak için, illa da yeni dönem öykücüleri okumak lazım. Çünkü bakıyorum da bazen, 200 sene evvelin kurgu ve üslubuyla yazanlar var. Olmaz, yazıklarınız heba olur sadece. Hem siz gençsiniz ayol. Bu fukara gibi ihtiyar olsanız neyse. Bunadı, aklı hala 200 sene evvelinde moruğun, derler kurtarırsınız. Oysa bunu aşmanın yolu var ve bu konuda en şanslı sizsiniz. Siteniz var ayol. Yeni dönem öykücüler de sizin rehberiniz. Ama siz bunları hiç okumuyorsunuz. Şahsen bana absürt geliyor bu. Tüm yeni öykü yazarlarını içeren bir liste yapıp düzenlenecek okuma etkinlikleri kaleminizi uçuracak. İncelemelerinizde yapacağınız üslup ve kugu analizleri ise burayı katılımcılar için devasa bir öykü atelyesine çevirir. İç monolog, diyalog edebiyatın zulasındaki hançeridir. Psikolojiyle alış verişi çoktur edebiyatın. Dostoyevski'ye psikanalizin temel taşlarından biri gözüyle bakılır. Yazarlar da çok yakın takipçisidir psikolojinin. Modern edebiyatın en büyük hamlelerinden biri de bilinçakışını öğrenmiş olmasıdır. En maharetli kalemlerinden biri Virginia Woolf'tur. Duvardaki leke ya da Duvardaki İz diye bir kurmacası vardı. Onu mutlaka okumak lazım gelir. Ha, sadece anlamanız için bu tavsiye. Yoksa, onun tarzı artık demode. Sen de VW tarzıyla yazdın diye söyledim yukarıdaki paragrafı. Bana demode geliyor dedim, çünkü okuru düşürür metinden diye düşünürüm. Hani demişsin ya, "Kalktım. Mutfağa yürüdüm. Fasulye pişirsem. Severim. Akşamdan ıslamak gerek. Hem uzun sürer. Buzdolabının kapağını açtım." İkisi bir arada ya. Doyurmuyor beni. Hem yaptıklarını anlatıp hem iç monolog-diyalog yapmak. Çünkü sıkışık kalemin burada. Hem ne yaptığını göstermen hem içinden geçenleri aktarman lazım okura. İşte o zaman, hani ben anlatıcıyı kullandın ya, bende biraz yapmacık biraz zorlama duygusu hasıl etti. Daha ustaca geçmelisin iki faza. Fark ettirmeden. Bu gerçekten çok zor bir iş. Dışardan bakıyorum ya, akıl vermek de kolay. Mesela, okuru metinden düşürdüğünü düşündüğüm, cümlelerin son kısmındaki "Buzdolabının kapağını açtım." yerine, "zor açıldı dolabın kapağı yine. Bozuk mu. Yağsız." Buz dolabının kapağını açtım, demek yerine, bunu iç konuşmanla gösteriyorsun. Bundan kurtulmanın bir yolu da, tanrısal ya da gözlemci O kullanmak olabilir. Daha kolay. Mesela Y.Atılgan'ın Aylak Adam'da yaptığı gibi. Mesela V. Türkali'nin Bir Gün Tek Başına'da yaptığı gibi. Bu benim fikrim tabii. Bu mantıkla, "Kalktı, mutfağa yürüdü. Fasulye pişirsem. Severim. Akşamdan ıslayacaktın. Uzun iş. geç şimdi. Buzdolabının kapağını açtı." gibi. Ama illaki bir yeni dönem öykücüleri okuma etkinliği düzenlenmeli. Bu metin gibi yeni şeyler denemeni çok önemsiyorum. Takdir ediyorum. Çalışmak lazım. Kalemine sağlık İbo can.
Metin T. okurunun profil resmi
Bu arada, diğer okurlar yazmış diye, güzel yanlarını yazmadım. Çok uzun olurdu.
İbrahim okurunun profil resmi
Ben de çok severim Vüsat O.Bener’i. Sitede en çok haksızlığa uğrayan yazarlardan olduğunu düşünüyorum. Yahu öz dilinde yazmış, Vüsat O.Bener gibi bir yazarın var, niye okumaz insan. Okuyanlar da sevmiyor. Bir yandan haklılar da. Çok zor yazar. Çok soyut, karanlık kalıyor, anlamak epey emek istiyor. Karakterleri de çok olağan kişiler değil sonra. Ben de işte tam bu özelliklerinden dolayı seviyorum. Çok öğretici, keyifli. Bu ithafımda ondandır. Yine siteye de haksızlık etmemek lazım. Sait Faik, Ferit Edgü, Tomris Uyar, Füruzan okunuyor. Bunlarda az değil hepsi çok değerli isimler. Biz öykü denemeleri yapan kişiler olarak daha iyi bilmemiz, onların usluplarından bir şeyler öğrenmemiz lazım. Böyle böyle oluyor öykü işi, teori kitabından ziyade, uygulayıcılarını görmek, analiz etmek, içselleştirmek, denemek gerekiyor. Ben böyle düşünüyorum. Öyküye gelince ben çok beğenmedim yazdığımı. Beğenmeyişim tasarladığım gibi yazamayışımdan. Yazmayı düşünmedim yerleri çok yazdım, yazmak istediğim yerleri çok yazamadım. Üretmek de zor bu üslupla, cümleler kelimeler azalıyor. İlk paragraf giriş kısmıydı sonraki paragraf ile bütündü, şimdikinin yarısı kadardı, kafamdaki tasarıda. Okuyucuyu hazırlayacaktı. Asıl anlatmak istediğim yağmurun yağması ve uyandırdığı hislerdi. Şehir ve köy arasında sıkışmış bir adam, özlem, ölüm, doğa sevgisi. Şu halinde metin birbirine denk iki bölüm oldu. Çok dağıldı gibi geliyor bana. Yine yağmur vurgusu okuyucuyu etkiliyor ama, sanki ilk paragraf o etkiyi kırıyor. Okuyucuyu kişisel bunalım haline sokup oradan tekrar çıkartmak. Uslup konusuna gelince ilk defa denedim. İstedim ki anlatım bilinç akışı ve iç monolog arasında kalsın. Psikolojik etkiyi, duyguları daha iyi anlatırım diye düşündüm. Aslında ilk yazmaya başladığım da 3. Tekil şahıs ile yazardım, son zamanlarda 1. Tekile kaymaya başladım. Sait Faik etkisi olabilir. İç monoloğa da çok kayıyor yazdıklarım 3. Tekilde. İki arada olmayı başarabilir miydim bilmiyorum. Yine başarabildiğim söylenemez ya. Onu da deneyeceğim ama. Daha çok okuyup daha çok deneyeceğim. Çok teşekkür ederim abi. Uslup konusunda çok iyi bir eleştirmene ihtiyacım vardı, çok faydalı oldu gerçekten. Sağlıcakla.. Keyifli hafta sonları dilerim.
Evey hammond okurunun profil resmi
Efsanesiniz metin abi:) sizin gibi yüreklendiren arkanızdayız, yürüyün diyen büyükler olduktan sonra bende inanıyorum bu site çok yazar çıkaracak... Var olun:)
Metin T. okurunun profil resmi
Değil mi ama. Billahi bu siteden çok yazar çıkacak. Katılıyorum.
Evey hammond okurunun profil resmi
Bunu yazdım çıktım diğer yorumlara da bir bakayım dedim biri mesaj atmış eleştirmişsiniz diye:)) kalbim ne kadar temizmiş dedim:) şaşırıyorum billahi oysa ne kadar hoşuma gitti yorumunuz, bana yazılmamış olmasına rağmen.... Verdiğiniz değer ve emekten ötürü.... Demek bu yüzden ihtiyarlarla daha iyi anlaşıyorum:))) ömrünüze bereket:)
Metin T. okurunun profil resmi
Laf aramızda ne öyle bir okur ne de mesaj var. Kendime acındırmak için yaptım. Hani İbo'ya dayak attım ya, böyle bir hınzırlık düşündüm. Beyaz bir yalandı o :))))
İbrahim okurunun profil resmi
Ah abi ah, az değilsin sende :))
Metin T. okurunun profil resmi
Dedikodu yapmamam lazımdı. Bazen böyle zayıflıklar yapıyorum. :)))
İbrahim okurunun profil resmi
Ömrüne bereket abi, çok hoş, neşeli muhabbetin var vallahi :)) kral adamsın :)
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.