Yanlış anlaşılmamak için bir not düşeyim hemen; yukarıdaki yorumu yazarken kesinlikle ‘gerçek islam budur, şudur’ tarzı bir yaklaşımdan yola çıkmadım. O tarz yaklaşımlar benim de mesafeli olduğum yaklaşımlar zaten... Ben daha çok tanrı tasavvuru, tanrıyı algılayış biçimi üzerinden meseleye bakmaya çalıştım. Yani deistler gibi dini devre dışı bırakarak da tanrıya ulaşabiliyor bazı insanlar neticede. O yüzden Nietzsche’nin öldürdüğü tanrının ahlakçı, gelenekçi, mezhepçi bir tanrı tasavvuru olduğunu düşünebiliriz en azından...
Ahlak kurallarının tüm kaynağı ise dine dayanmıyor. Her ne kadar böyle algılansa da gerçek bu değil. Hülasa, günümüzde tek bir tanrı, tek bir din, tek bir ahlak tanımı veya yaklaşımı yok. Tek bir tanrı tasavvuru olmadığı için ‘Nietzsche hangi tanrıyı öldürdü?’ sorusunun hala geçerli ve ufuk açıcı bir soru olduğunu düşünüyorum kendi adıma...
Diğer konuya gelirsek, ‘islam ilk olarak köleler arasında yayıldı’ ifadesi de tartışmalıdır bence. Çünkü ilk müslümanların pek çoğunun (Muhammed, Hatice, Ebu Bekir, sonradan Ömer vs) hepsinin de bölgenin zengin tüccarları olduğunu görüyoruz. Bunların arasında köleler de var doğal olarak. Daha sonra, köleleri özgürleştirmek için başta Ebu Bekir olmak üzere zenginler, tüm servetleriyle köle satın alıyor. Burada amaç insanı ‘müslüman’ kimliği altında eşitlemek. Bana göre insanlık tarihinin en büyük devrim hareketlerinden bir tanesi. Buna, ‘islam köleler arasında yayılmaya başladı’ şeklinde bakamıyorum ben doğal olarak...
İslam’ın fakirliği yücelttiği konusuna da katılmıyorum. İslam ile tasavvuf sık sık birbirine karıştırılıyor. Dünyadan elini eteğini çekip bir lokma bir hırka yaşamak anlayışı tasavvufi bir anlayış. İslam ise zenginliğin önünü tıkamıyor ama tek bir şerh koyuyor; kazandığın paradan yoksula da vereceksin! Bence insanı koruyan ve eşitleyen harika bir ekonomik sistem. Keşke bugün de uygulansa da bu kadar gelir adaletsizliği olmasa...
Neyse değerli dostum... Yazdıkların beni hem düşündürdü hem de elimin bağını çözdü:)) Kendimce katkı sunmaya çalıştım. Fikirler paylaşıldıkça değer kazanıyor. Senin fikirlerine de sonuna kadar saygı duyuyorum tabii ki...
Anlayışın ve vakit ayırdığın için teşekkür ederim. Sevgiler...