Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ysglaeü

Zaten insanlar genel doğruların gölgesine sığınıp olmadık yanlışları işleyip durmuyorlar mı?
Reklam
Zann'ın Akılcı Mazereti
Görüldüğü üzere her şeyi açıklıyormuş gibi görünen bir genelleme kelimelerin nasıl anlaşılması gerektiği sorgulanınca sadece bazı niyetler için uygun bir mazeret durumuna geçiyor ve açıklayıcı olma vasfını bütün bütün kaybediyor,. Genellemeler herkese doğruymuş gibi göründüğü sırada insanların anlaşmalarını kolaylaştıran ortamın birer birimi haline gelecekleri yerde, tam tersine insanların aynı kelimelerde birbirlerine saldırdıkları bir kargaşalığın başlangıcı olabilmektedir.
Sayfa 70
Meselelerin hakikatine ulaşma çabası gösteren kişi artık başının çaresine paçasını kurtarmak üzere değil, zâtını, özünü, kendi özünün bağlı olduğu öz bütününü korumak üzere bakan kişidir. Bilgiyi dönen çarkın uygun yerine yerleşmek için öğrenen kişi, öğreniminde hangi yüksek seviyeyi tutturmuş olursa olsun, hangi makamı işgal ederse etsin sıradan, avamî bir kişidir ve diğerleri ile birlikte sürüklenmektedir. Öyleyse sözlerin bize ne söylediklerini anlamaya çalışmak, bu söylenenlerin bizim hakikatimizi ifade edip etmediğini bilmeye yönelmek düşünmenin ilk adımı olduğu gibi, sürü ile sürüklenmekten kurtuluşun da ilk işaretidir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yalın bir çevrede düşünce ve davranış birliğini kurmaya çalışan her insan teki berrak bir sudan içmektedir.
Sayfa 64
İslam'ın hayattan bir istifade yolu değil, hayata bir anlam verme yolu olduğunu bilmek gerekir.
Reklam
Eğer yaşanan herhangi bir sistemin herhangi bir birimi olmayı reddetmek diye bir meselesi yoksa bir Müslümanın, Müslümanlığa ilişkin hiçbir meselesi de yok demektir.
Sayfa 81
Dolayısıyla insanı her ne kendinden boşaltıp uzaklaştırır, kendisi hakkında anlamsızlaştırır, özsüzleştirirse onu aline eder, yabancılaştırır.
Sayfa 273
"Aklımızın başımızda olması insanın nihaî iyinin, nihaî doğrunun ne olduğu hususunda yeterli bilgilere sahip olmasıyla mümkündür. İnsanlar hele yoksulluğu, hastalığı, mahrumiyeti geride bıraksınlar, sonra akılları başlarına gelir demek bütün bilgi kaynaklarını yok etmekle âlim olunabileceğini iddia etmek gibidir. Öyle de olmuyor mu zaten?"
Akılcılığın vardığı nokta Batı medeniyeti, akıllılığın vardığı yer ise İslâm'dır. Apaçık görüldüğü üzere akılcılıkta baskı altına alınmış bir akıllılık, akıllılıkta ise disipline sokulmuş bir akılcılık vardır. Bütün mesele aklın bir şirk unsuru haline girip girmediğindedir."
Sayfa 53
Almanya, pembe ve büyük bir elmadır fakat içi kurtludur.
Reklam
İşte o an donuklaşma halimin ne kadar ilerlemiş olduğunu ilk kez tam anlamıyla fark ettim. Akan, ışığı yansıtan bir su kütlesi gibi, hiçbir şeye bağlanmadan, kök salmadan süzülüyordum; bu soğukluğun ölü, cesedimsi bir hal olduğunun, çürümenin kokuşmuş havasıyla çevrili olmasa da kıpırtısız bir donukluğun, acımasız ve soğuk duygusuzluğun içinde, yani gerçek bedensel ölümün, artık dışarıdan da görülebilen çürümenin eşiğinde bulunduğumun pekâlâ farkındaydım.
Sessizliğin sonsuzluğu ve görünmez bir göğün karanlığının göğsüne binen yüküyle kendini bir tabuta kapatılmış gibi hissediyordu..
Korku, cezadan fenadır çünkü ceza elle tutulur bir şeydir ve o dehşet verici belirsizlikle, o korkunç ve sonsuz gerginlikle kıyaslandığında çok daha ağırdır.
Unutulmuş Düşler
Dünyaya açılırken beraberinizde taşıdığınız tüm ilkelerinize hala sadık olduğunuzu söyleyebilir misiniz? Her biri olduğu gibi, hasar görmeksizin hala sizinle mi, yoksa bazıları öldüler, soldular mı? Yoksa sonunda onları göğsünüzden kaba kuvvetle söktüler ve dünyevi hedeflere yetişen faytonların binlerce tekeri altında parçalanmak üzere at pisliğinin içine mi attılar? Yoksa hala hepsine sahip çıkıyor musunuz?
Sayfa 37 - IndigoKitabı okudu
"Her şeyin eylem ölçüsünde, uygulandığı kadar anlamı vardır.". Bu, Sartre'ın sözünün aynısıdır: "Herkes, yaptığı şey kadar vardır, yapma istidadına sahip olduğu veya yapmaya inandığı şey kadar değil. Hiyanet edemeyen bir hain, hizmet etmeyen bir hizmetçi ile eşittir, aynı durumdadır, çünkü her ikisi de bir iş yapmamıştır ve her ikisi de yoktur; iki yok ise eşittir; eyleme geçtiği, uygulandığı zaman değeri vardır ve ona itibar edilir, ona bir değer atfedilir.
2.234 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.