Çiftçilerden biri, "Sovyetler, Meksika'ya kredi vermeye ve askeri yardım yapmaya kalksa, bunu da demokrasinin yayılmasını engellemek için yaptığını açıklasa Amerikan devleti nin tepkisi ne olurdu?" diye sordu.
Bir süre düşündükten sonra, "Herhalde savaş ilan ederdi," dedik.
Çiftçi de, "Peki, siz sınır komşumuz Türkiye 'ye kredi verdiniz ve bunu bizim sistemimizin yayılmasını engellemek için yaptığınızı söylediniz. Ama biz size savaş açmadık," dedi.
Ev sahibimiz de şöyle devam etti:
" Bize Amerikalılar demokrat insanlar gibi geliyor .
Amerikan devletinin
gerici yönetimlerle,
Franco ve Trujillo hükümetleriyle,
Türkiye'deki askeri diktatörlükle ve
Yunanistan'daki yozlaşmış monarşiyle neden dostluk ettiğini açıklayabilir misiniz?"
Bu soruları cevaplayamadık, çünkü yeterince iyi bildiğimiz konular değildi ..
Oradan çıkıp Lenin Müzesi'ne gittik.
...
Olabilecek her pozda heykeli yapılmış, sıra fotoğraflarına geldiğindeyse işe Stalin de katılıyor.
Fakat kocaman müzede Troçki 'nin tek bir fotoğrafı bile yok.
Rusya tarihini ilgilendirdiği kadarıyla Troçki diye biri artık yok, hatta hiç var olmamış.
Bu bizim anlamakta zorlanacağımız bir tarih anlayışı.
Olduğu şekliyle değil, olmasını arzu ettiğiniz şekliyle yazılan bir tarih.
Troçki'nin Rus Devrimi'nde müthiş bir tarihsel rolü olduğu şüphesiz bir gerçek.
Görevden alınması ve sürgün edilmesi de son derece önemli olaylar.
Ama Rus gençlerinin görebildiği kadarıyla böyle biri hiç var olmamış. Lenin Müzesi'ne giden ve Devrim'in tarihine tanıklık eden çocuklar için Troçki orada iyi ya da kötü bir karakter olarak yer almıyor.
Farklı işlevlerden sorumlu merkezler, hem sağ yarıkürede hem de sol yarıkürede yer almaktadır. Bu gerçekten çok avantajlı bir durumdur aslında. Zira bir taraftaki merkez hasar gördüğünde diğer merkez hâlen kullanılabilir durumdadır.
Beyindeki ilgili merkeze ve duruma göre bazı taraf daha baskın kullanılmaktadır. Örneğin ellerinizi düşünün. İnsanlar, iki eli olmasına rağmen genellikle bir elini daha baskın kullanırlar.
Eğer sağ elinizi baskın olarak kullanan biriyseniz hayatın genelinde birçok işi sağ elinizle yaparsınız. Mesela yazı yazarken sağ eliniz çok daha beceriklidir. Eğer denemek isterseniz sol elinizle bir kâğıda isminizi yazmayı deneyin. Sanki ilkokula yeni başlamış gibi oldukça çirkin bir yazınız olacaktır.
Beynimizdeki bölgeleri de tıpkı böyle düşünebilirsiniz.
Mesela işitme ve konuşma ile ilgili merkezler sol yarıkürede sağ tarafa göre daha baskındır. Bu nedenle söz konusu işitme ve konuşma olduğunda sağ yarıküreyi kullanmak algılamanızı bir miktar zorlayacaktır. Tıpkı sağ elini kullanan birisinin sol elle yazmaya çalışması gibi.
Hatırlayacak olursak erkeklerde sol yarıküre gelişimi bir miktar geciktiğinden sağ yarıküre daha baskın olarak kullanılmaktaydı.
Yani özetlersek erkekler sol tarafta daha iyi kullanabilecekleri bu merkezleri, sağda kullanmak zorunda kaldıklarından işitme ve konuşma konusunda büyük problem yaşarlar.
Galiba Ruslar ile Amerikalılar veya İngilizler arasındaki en derin ayrımlardan biri, devletlerine yönelik hisleri konusunda.
Ruslara devletlerinin iyi olduğu, her bir parçasının iyi olduğu, vazifelerinin de bu devleti daha ileriye taşımak ve her anlamda desteklemek olduğu öğretiliyor, böyle eğitiliyorlar ve buna inanmaları her cephede teşvik ediliyor.
Öte yandan, Amerikalılar ile lngilizlerin ortaklaştığı temel his, devletin her türünün bir miktar tehlikeli olduğu, devlet ne kadar küçülürse o kadar iyi olacağı, devletin gücündeki her türlü artışın kötü olduğu, halihazırdaki hükümetin sürekli göz hapsinde tutulması, izlenmesi ve eleştirilmesi, böylelikle hizada tutulması gerektiğidir. llerleyen zamanlarda, çiftlikler de köylülerle bir masanın etrafında otururken, bize devletimizin nasıl işlediğini sorduklarında onlara tek kişiye veya gruba teslim edilecek bir iktidar fikrinden korktuğumuz için devlet yapımızın birbirini dengeleyen bir dizi kurumdan oluştuğunu ve bunların iktidarın tek bir kişinin eline düşmesini engellemek üzere kurgulanmış olduğunu anlatmaya çalıştık.
Devletimizi kuranların ve idare edenlerin iktidardan o derece korktukları için, bir liderlik timsali yaratmaktansa iyi bir lideri gözlerini kırpmadan feda edeceklerini anlatmaya çalıştık.
Sovyetler Birliği'nde insanlar liderin ve liderliğin iyi olduğu öğretilerek yetiştirildiği için bizi bu konuda yüzde yüz anladıklarını zannetmiyorum.
Burada kullanılabilecek başarılı bir argüman da yok, iki sistem bu noktada birbiriyle iletişim kurmakta başarısız kalıyor.
"Ama buraya şiddetli Rus yanlısı olarak gelip Amerika'ya gittikten sonra şiddetli Rus karşıtına dönenlerden artık bıktık . Onlarla epey mesaimiz oldu."