Adada elli dört kent bulunuyor, bunların hepsi
çok geniş ve muhteşem. Dilleri, adetleri, kurumları
ve yasaları birbirinin aynısı.
Her bir çiftlik evinde kadını erkeği en az kırk kişi yaşar,
ayrıca boğaz tokluğuna çalışan iki de köle.
Evin hanımı ve beyi bütün ev halkından sorumludur,
bunlar gayet ağırbaşlı ve olgun insanlardır.
özel mülkiyet
Güney Amerika edebiyatına özel bir ilgi duyduyunuzda bu kitaptan başlamayın. Masalsı, mitolojik bir anlatımla kimi zaman küçük bir pasaj, öykü, deneme tarzını anlatıma paralel özel resim tarzıyla renklendirip yazılmış. Kitaba girmek mümkün olmadı ve her bölümde bu kez olur diye şansımı denedim bitene dek. Eğer Latin Amerika'ya dair özellikle mitsel efsaneleri daha önceden okumuşsanız ya da önbilgilere sahipseniz şansınızı deneyin. Ama yeni bir başlangıç ise başka bir duraktan başlayabilirsiniz. Kitap Calvino'nın Görünmez Kentler kitabının bol resimli, tuzsuz çorbası kıvamında diyebilirim. Keyifli okumalar.
Flanör ,amaçsızca şehirde dolaşan erkeğin karşılığı olarak yazar Lauren Elkin'in bulduğu karşılıkla "Flanöz" şehirde yürüyen kadınlar için kullanılıyor. Fransızca kökenli bu sözcüklerin sözlüklerde tam bir karşılığı yok.
Bu kelimenin yüklendiği anlamda bir kadının nerede olursa olsun "şööyyleee" bir çıkıp dolaşma hakkı
Ve son kitap. Kitap benim için cidden doyurucuydu. 3. kitaptaki olayın böyle yansıması beni üzse böyle bir son kötü gelmedi. Yine de 3. kitabın sonu olsaydı dediğim anlar oldu. Artık hiç sır kalmazken yaşanan olaylar okurken ki o gerginliğimi yok etti. Zero karakteri kesinlikle bunları hak etmiyordu. Bu sırada Londra olayları da gayet ilgi çekiciydi. Ve Pennyroyal tam bir hamamböceği.
Bu kitap ise bana göre yazarın asıl yazmak istediği kısımlar. İlk kitaptaki bir olay hâlâ anlatılmamış, ikinci kitaptaki o ifşa etme durumu hiç konuşulmamış ve 15 sene geçmiş durumda. Hester karakteri nedense beni üzen bir karakter. Yarası yüzünden yıllar boyu çirkin denilen bir kadın ve bu durum bir şekilde yine devam etmekte. Wren giriyor bu sefer kitaba. Zaten Wren o denizaltına binmese 3. kitap orada biterdi. 3. kitap ilk iki kitaba göre daha fazla alanı tanıtıyordu bize ve bu hoşuma gitmişti. Ayrıntıları severim. Pennyroyal bu arada hâlâ insanı sinir ediyordu ve hamamböceği durumu bu adamda da vardı.
Spoiler
2. kitaptaki o ifşa etme durumu bu kitabın sonunda Tom tarafından öğreniliyor. O an ki davranışlar özellikle Wren'in yaptığı beni üzmüştü. Zaten bu durumu anlatan Wren'di. Shrike olmasını da sevdim bu kitapta baya ısındım ona da. Son kitabı bildiğimden keşke en azından bu şekilde bitseydi dedim. Ve o bulundukları yerden gitmeleri çok ama çok iyi oldu okurken nedense bunaldığımı hissettim.
Bu kitap benim için geçiş kitabıdır. İlk kitaptan daha çok beğensem de kitabı bir ara yarım bıraktım ve uzun süre yüzüne dahi bakmadım. Bu biraz da şeyden kaynaklanan bir durum. Sürekli olarak Hester karakterine çirkin denilmesi yüzünden. Bir yerden sonra o kadar yordu ki bu durum ama kitabın sonu neye bağlanacak merak ediyordum.
Spoiler
Bu sefer bir de hırsızlarımız var. Kentlerin altına yerleşerek kentlerdeki değerli eşyaları çalan çocuklar var. Bu çocuklar ailelerinden koparılmış ve hırsızlık yapılması için eğitilmişler. Tom ve Hester ikilisini cidden beğendim ama sonrası bilmiyorum. Gittiği kentte Tom'un davranışları beni bile rahatsız etti. Hester doğruyu yaptı demiyorum sonrası için ama o kız bunları cidden hak etmedi. Onları kurtardıktan sonra gitseydi ve farklı bir şekilde yaşasaydı daha güzel olur muydu bilemiyorum. Tom karakteri ise sonunda böyle bir yarayla yaşamak zorunda kalması ve sıkıntılı olması beni de germişti okurken. Mukoza'ydı galiba ismi okuyalı baya oldu ve kitap artık ben de yok. O karakteri okumak çok güzeldi. Pennyroyal ise tam bir sinir kaynağı.
Bu kitabı ilk filmi görmüş izlemiş ve sonrasında alıp okumuş birisiyim. Tam bir giriş kitabı diyebilirim. Olayları okumak hem keyifliydi hem de akıcı. Kesinlikle insanı sıkmıyor. Hester karakteri sevdiğim bir karakter oldu. Yerleşik yaşayan birisi ile göçebe yaşayan iki insanın davranışlarını okumak güzeldi. Yine de önerebilir miyim bilmiyorum.
"Sen bir kahraman değilsin, ben de güzel değilim ve büyük olasılıkla, sonsuza kadar mutlu yaşayamayacağız. " dedi kız. " Ama şu anda yaşıyoruz ve birlikteyiz, her şey yoluna girecek. "
"Sen bir kahraman değilsin, ben de güzel değilim ve büyük olasılıkla sonsuza dek mutlu yaşayamayacağız. " dedi kız. " Ama şu anda yaşıyoruz ve birlikteyiz, her şey yoluna girecek. "
O artık Katherine'in nazik Bevis'i değil, soğukkanlılıkla öldürebilen biridir. Sanki içindeki insan yaşamına değer vermeyen Mühendis uyanmıştır ya da Derin Ayrıştırma'da öyle çok ölüm görmüştür ki, bu yaptığının önemli olmadığını düşünür, aldırmaz.