Tuğba Öztürk
@_simurg__
Rehber öğretmen psikolojik danışman
27 Haziran
404 okur puanı
Aralık 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Bir kitaptan hem keyif alıp hem de bir sürü hap bilgiyle ayrılmak büyük bir şans. Ve 
Serkan Karaismailoğlu elinden çıkmış bir kitap okuduğunuzda bu şansı kendiniz seçmiş oluyorsunuz. Hele ki kitabın sonundaki ortamlarda satılacak bilgi formundaki beyniniz kadın beyni mi erkek beyni mi ölçmeyi öğrendiğinizde çok daha keyifli hale geliyor. İnsan psikolojisi üzerine yapılan deneyler dikkatinizi çekiyorsa içinde ufak ufak serpiştirilmiş içerikler buluyorsunuz. Hayatımın okumakta en zorlandığım hamilelik ve doğum sonrası dönemine gelmesine rağmen sonraki sayfayı okuyabilecek zaman bulmak için çabalayacak kadar sevdiğim bir kitaptı. Şiddetle tavsiye ederim. Hele ki kadın erkek ilişkilerinde hatta anne babalarımızdan beklentilerimizi yeniden iki taraflı gözden geçirmek için kesinlikte okunmalı.
Okur Takip Önerileri
Nöroromanlarıyla tanıyıp insanın içine evrene duyduğum ilgiyi duyduğumu fark etmemi sağladığı için kendisine teşekkür ediyorum. Elime aldığım anda zihnimde bir çok yeni bağlantı, yeni bilgi oluşmasını sağlayan; bunu yaparken de 30 yaşında heyecan ve coşku duygularımı tekrar hatırlatan bir kitap oldu. Yemeklerin sadece yemek olmadığını, vücudumuzun sadece beynimizin kontrol ettiği bir sistem olmadığını, o minnacık bakterilerin virüslerin ne büyük işlerde rol aldığını en bilmez insana bile rahatlıkla anlatabildiği için de ayrıca özel bir kitap. Ayrıca başta ve sonra 
Pia Mater serisini okurken hissettiğim o içinde yaşıyor duygusunu tekrar hissettirmesi de cabası :) bence daha fazla bilinmesi gereken bir yazar.
Mater üçlemesini okuyup sabırsızlıkla yeni kitap bekleyen her okur yaşadığım ufak çaplı hayal kırıklığını yaşayacak. İlk cümlem bu. Çünkü beyinle ilgili, insanla ilgili bir çok bilgiyi çok akıcı bir nöroroman okurken salgıladığımız hormonla bilgi vermek için yazılmış bir psiko-nöro psikoloji kitabı okumak arasında illa ki farklılık oluyor. Ama yazarın romanıyla kıyaslamayıp diğer kitaplarla kıyaslamaya geçersek kesinlikle bir genci biraz ikna etmekte zorlayacak olsa da bi’ bakmasını rahatlıkla sağlayacak bir kitap. ‘Ergen’ beynini, hareketlerini, farklılıklarını çok güzel açıklamış. Eğitim sistemimizi yerden yere vurmuş. Bir eğitimci olarak çok fazla katıldığım yeri oldu. Ve kendini yeniliklere açık sanan bir eğitimci olarak ne kadar oradaki kalıpları fark etmeden kullandığımı görmek korkuttu. Ergenler okumalı. Ama ergenlik dönemini dehlizlerde saklayıp tüm çarpıklığıyla hayatta sürüklenen biz yetişkinler kesinlikle okumalıyız. Belki hatırlamak, belki neyi unuttuğumuzu anlamak, belki sadece o gencecik beyinlerden umutlanabileceğimizi görmek için… Ve değerli Serkan Karaismailoğlu lütfen nöroroman yazmayı bırakmayın. Kitabın ilk bölümünü okuyunca Mavi’nin anlamını görüp elimdeki kırmızı kalemi bıraktım ve maviyle çizmeye karar verdim. Son sayfada bilgi fazla gelmiş olacak ki kalem akıp elimi, ağzımı, kitabı maviye boyadı. Bluğ devrim her yanıma bulaştı…
