Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Flamenko, vücudun sevinç içinde kıvrılması, insanın çiçek gibi açarak bütün güzelliğiyle kendini dışa vermesidir.. Bu danslarda şallar, peçeler, küçük yelpazeler, en çok da dansla açılan, kıvrılan uzun ve bol etekler kadınlığın, dişiliğin simgeleridir...
Sayfa 59 - Everest Yayınları
# Bir çiçek kopart benim için Hiç solmasın avucumda. Yaprakları saçlarımda kalsın Kokusu burnumda. Ama kökleri dursun toprakta Dağları dolaş, ovaları arşınla Sakın o çiçeği bulamam deme bana Ne solacak Ne de mahrum bırakacak kokusuna Hem toprakta kalacak hem avuçlarımda. #
Reklam
Saçlarına çiçekler takılı kadınlar, kabarık etekli, göz kamaştırıcı parlak giysileri içinde çiçek buketlerini andırıyorlar. Adım atarken dalgalanışları, vücutlarının hareketi, konuşurken yaptıkları el kol hareketleri hep şehvet dolu. En fakir bir mahalle kahvesinde izleyeceğiniz Flamenko dansı bile, ezberlenmiş bazı el kol hareketlerinden ve öğretilmiş mimiklerden oluşan balemizin ne kadar itici ve ne kadar şematik olduğunu kavramanıza yeter...
Sayfa 58 - Everest Yayınları
Nerdesin? Meğer ne doldurulmaz bir derinlikmiş yokluğun. Kaderde bu sensizlik de varmış. Her insanın yüzünde sana benzeyen bir şey aramak da varmış. Sesini duymak varmış şarkılarda, bütün kitaplarda seni okumak varmış. Meğer ne dayanılmaz bir şeymiş yokluğun. Kâğıtlara seni yazmak varmış, renk renk düşünmek varmış seni, çiçek çiçek koklamak varmış. Artık hiç yazmasan da olur hiç gelmesen de... Meğer ne türlü bir ölümmüş yokluğun.
Sevilla
Burada çiçekleri olmayan ev yok. En fakir mahallede bile, Murillo'nun [ressam] evinin olduğu sokaklarda, rengarenk çiçekler birbirleriyle sürekli bir yarış içinde. Balkonlardaki saksılardan sayısız çiçek, değişik bitki ve sarmaşıklar yere kadar iniyor, renkli üniformalar giymiş askerler misali sokak ve caddeleri kaplıyor.
Sayfa 58 - Everest Yayınları
“Benim aşkım da bu çiçek gibidir, böyle solar gider,” mi demek istedi?
Reklam
Oysa şimdi,tam ortasında ruth adlı kadının çiçek açtığı başka bir dünyanın gerçek ve mümkün olduğunu görmüştü ve bundan böyle yeni acılar çekecek, canını yakacak büyük özlemlerle yanıp tutuşacak, sahip olamayacağı şeylere iştahlanıp kavuşamayınca umutsuzluğa düşecekti
Vaov
Gökyüzü ona bolca çiy verdiğinde eğiliyor çiçek. Sevgiden eğiliyor ruhum.
•|Toprağın mirasıyım... Rüyalarım bu yüzden kuraktır bazen... Bazen buram buram çiçek kokulu, Mevsimlik elbise gibidir zaman... Giyerken bir yanıma öbür yanım dirilir, Yağmur ölesiye vurgundur bana...
"Anne-baba her bir çiçeğin kendi renginde ve kokusunda açıp gelişmesi için gerekli bakımı yapan bahçıvan gibidir. O çiçek hangi renkte ise o şekilde açacaktır. Onun rengini değiştirmeye çalışmak, onun rengini beğenmemek veya onu istediğimiz renge boyamaya çalışmak yanlış olacaktır."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.