Birinin yokluğu bana aklımı yitirtti. Ey benim çıldırdığıma inananlar, buna neden olanı bana geri getirin. Ruhuma bir merhemin ferahlığını getirmiş olursunuz.
Aşk öyle büyük bir duygu ki, hiçbir şey yokken o vardı ve hiçbir şey kalmadığı zamanda o bulunmaya devam edecektir. O gerçeğin köprüsü, ilk ve son olan şeydir.
|
Alçaklığın Evrensel Tarihi kitabında “Düş Gören İki Adamın Masalı” adlı öyküde: Mısır’da yaşayan, fakirleşmiş bir adam rüyasında kısmetinin Isfahan’da olduğunu görür ve çetin bir yolculukla oraya gider. Başına kötü şeyler gelir, tutuklanır. Sonra asesbaşı da benzer bir rüya gördüğünü söyler vs. Spoiler olmasın yeter.
Bu hikayeyi başka bir yerde okuduğumu hatırladım veya benzerini.
Simyacı'da Santiago’nun başına gelen şey de buydu. Simyacı özgün değilmiş meğer, modern bir uyarlama imiş.
Verdiğim puanı kırmaya gidiyorum şimdi.
Borges kaynak olarak
Git kurtar kendini dostum! Kurtar canını tüm bağların zulmünden! Ve bırak evleri, onları yapanlara mezar olsunlar! Git! Seninkinden başka toprak bul! Kendi ülkenden başka ülkeler! Ama asla kendi canından başka can bulamazsın! Düşün! Tanrının toprakları sonsuz genişlikteyken, seni alçaltan bir ülkede yaşamanın ne kadar anlamsız, ne kadar şaşırtıcı olduğunu!