On iki sene boyunca onu dünyaya geldiği adaya geri götürecek gemiyi bekleyen El Mustafa, sonunda geminin gelişini görür. Ancak dönmeden önce Orfales halkının cevaplamasını istediği sorular vardır. Arkasında "Gitme!' diye seslenen halk.
"Ey Orfales halkı, neyden söz edebilirim ki size, zaten sizin içinizde akıp durandan başka?" diye seslenen El Mustafa'nın cevaplaması gereken sorular Orfales halkının sözü geçen büyükleri tarafından soruluyor. Sevgi, evlilik, çocuk, vermek, yemek ve içmek, çalışmak, sevinç ve keder, evler, giyim, alım-satım, suç ve ceza, kanun, özgürlük, düşünce ve hırs, acı, kendini bilmek vs. ile ilgili sorulacak tek soru, söylenecek çok cevap vardır.
Soru-Cevap şeklinde devam eden kitap Orfales halkıyla okuyucuların da merak ettikleri soruların cevaplarını bulmalarını sağlıyor.
Ve El Mustafa yanıtladı "Siz ölümün sırrını bilmek istiyorsunuz. Ama onu hayatın kalbinde aramadıktan sonra nasıl bulabilirsiniz ki? Gözleri geceye sınırlanmış ve gündüzleri kör bakan baykuş, aydınlığın gizeminden peçeyi kaldıramaz. Ölümün ruhunu gerçekten kavraya bilmek istiyorsanız, kalbinizi tam anlamıyla hayatın kendisine açın. Çünkü hayat ve ölüm tıpkı sevdikleriniz gibi, birdir.