Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşenur

56 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
5 bölümden oluşan yaklaşık 50 sayfalık bir çırpıda okunabilecek bir kitap. Öykü türünde -bazı bölümleri fantastik ögeler içeren- hikayede yazılmış bir kitap. Ben fantastik öğeleri sevmediğim için kitaba çok tutulamadım. Kuyu ve Sarkaç, Kara Kedi, en beğendiğim iki bölüm oldu. Biraz da gerilim ögeleri barındırıyor.
Sfenks
SfenksEdgar Allan Poe · Can Yayınları · 2021662 okunma
Reklam
53 syf.
5/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
53 sayfalık bir çırpıda okuyacağınız bir şiir kitabı. Bir öğretmenin Zuzu adında bir kıza yazmış olduğu derin duygularını ve düşüncelerini görüyoruz. Yazarın emeğine ve yüreğine sağlık! Umarım kitaplarının devamı gelir ama ben bir eleştiride bulunmak istiyorum. Ben birçok şiir kitabı okudum ama bu kitabın tadı diğer şiir kitaplarından daha yavan gibiydi. Okurken dolu dolu zevk alamadım kitabı okurken bile sanki biraz amatörlük var gibi hissettim. Aslında kitabın çok çok beğenildiğini görüp aldım ama beklentimi karşılamadı, umarım sizin karşılar. Sanatta nesnel bir doğru olmadığını ve aynı insanın bile farklı duygu durumları içindeyken beğenip beğenmediği şeylerin bile değişebildiğini çok iyi biliyor ve yaşıyorum. Belki de kitabı okumak için doğru zaman değildir.
Korkuyorum Tanrı Duyacak
Korkuyorum Tanrı DuyacakEmre Işık · Cinius · 20212,334 okunma
268 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu roman Henry Chinaski'nin -Bukowski Beyefendi'nin- aile yapısını, çocukluğunu, okul yıllarını anlattığı; zift karası hayatının bembeyaz sayfalara döküldüğü kitap. Nasıl bir ailenin içinden çıkıp da böyle temiz.. -en son denilecek kelime- evet, nasıl böyle başarılı bir yazar olduğunu okuyun da görün derim. Bukowski, bu yıllarını tamamen hikaye olarak anlatıyor. Ben kitabı okurken sürekli karakterleri not almakla meşguldüm, isimler o kadar fazla ki daha sonra gördüğümde 'kimdi bu ya?' dememek için bu yola başvurdum -Bu konuda Jane Austen Gurur ve Önyargı'sını geçemez sanıyorum- .Bukowski, her ince detayına kadar anlattığından dolayı bir daha adı bile geçmeyecek karakterleri de not almak zorunda kalıyorum. Bu kadar fazla karakterin yer aldığı kitapta aslında tek gerçek, tek odak noktası Henry Chinaski. Her şey onun davranışlarından, duygularından, zihninden oluşuyor. Diğer karakterler bir fazlalık gibi adeta -oturup Bukowski ile konuşabilme şansım olsa gerçekten böyle düşündüğünü söyleyeceğinden o kadar eminim ki-.
Ekmek Arası
Ekmek ArasıCharles Bukowski · Metis Yayınları · 20126,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
133 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Duymayanın kalmadığı bir kitap. Defalarca bu oyunu seyrettim ama kitabını okumak ayrı bir keyif ve tat veriyor insana. Konu aslında Romeo ve Juliet'in kavuşamamalarını anlatıyor ama yan karakterler de o kadar önemli ki. Kısmen ansambl diyebilirim kendi bakış açımdan bakarsam.
Romeo ve Juliet
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202260,5bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Çocukluk aşkı gibi bir şey bu kitap! Küçükken dizisi çekildiğinde her Türk genci izlemiştir Fatih Harbiye dizisini, ben ordan gördüm. Çok severek izliyordum. Biraz aklım ermeye başlayınca aldım okudum bu kitabı defalarca, dizi çok iyi bir görsel hafıza oldu şimdi hakkını yememek lazım.
Fatih Harbiye
Fatih HarbiyePeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202047,7bin okunma
Reklam
161 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Şiir okuyarak şarkı söylemek mi istiyorsunuz? Bu şiir kitabını okuyun. Şaka şaka. Ama duyduğumuz çoğu şarkının çıkış noktası Sabahattin Ali dizeleriymiş okurken anladım. -Şakasız- Okurken bir anda şiir kitabından çıkıp konser alanında bulurken biraz gariplik yaşadım. Ama dili hiç ağır değil yağ gibi kayıp gidiyor okurken. Paylaşmadan duramayacağım bir örnek, önce hikayesi: Nükhet Duru'nun seslendirdiği şarkının, The Weeknd - Often şarkısında kullanıldığını yeni öğrenmenin verdiği şaşkınlıkla şarkıyı bir güzel benimsedim. Meğer dizeler Sabahattin Ali Beyefendi'ye aitmiş. Hakkı yendi beyefendinin gibi hissettim. Seneler sürer her günüm, Yalnız gitmekten yorgunum; Zannetme sana dargınım, Ben gene sana vurgunum. Başkalarına gülsem de, Senden uzakta kalsam da, Sevmediğini bilsem de Ben gene sana vurgunum.
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 201921,1bin okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Konfor alanımızdan çıkmadığımız sürece kara gözlüklerimizle mavi -siyah- denize sövmeye devam edebiliriz. Ya da bu kitabı okuduktan sonra sövmediğiniz bir şey kalmayacak. Neyse rahatlarsınız. Sana hayran kalmaktan kendimi alıkoyamıyorum Bukowski! Evet, tamam. Kitaplarının küfür dolu olduğunu biliyorum ve herkesin kaldıramayacağı -cesaret edebileceği- kendine has tarzı olduğunu kabul edelim. Ama bu çok sığ bir tanımlama olur. Bukowski, insana kendi sınırlarını aşma fırsatı ve aynı zamanda içimizdeki asi, melankolik ruhu çok da güzel dile getirmiş -romanda herkes kendini Bukowski gibi ruh halleri içinde bulmuştur-. Kitabı okumadan önce ön yargılarınızı, değerlerinizi, inancınızı bir kenara bırakın. Aksi takdirde 5-10 sayfa okuyup kitabın kapağını kapatırsınız. Ama kapatmayın, okuyun.
Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi
Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele GeçirdiCharles Bukowski · Parantez Gazetecilik ve Yayıncılık · 20181,241 okunma
72 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Cümleleri o kadar tanıdık ve samimi ki okumalara doyamadım üç kitabını da -tadı damağımızda kalan üç kitap- Taş olmadığınız sürece etkilenememe şansınız yok bu kitaptan!
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214,1bin okunma
88 syf.
9/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
"Ah zavallı! Halim ne olacak? Bana ne yapacaklar?" cümlesi üzerinden, kitabın havasına hakim olan o yoğun duygunun endişe, korku olduğunu söylemeliyim. Kitap bir dalga gibi denizin ortasından kıyıya doğru ulaşabilmek için hızla hareket ediyor. Yavaş yavaş yükseliyor, kıyıya çarpmadan iyice o buhranı hissediyorsunuz ve SON. Hugo'nun cümleleri, kitabı okurken insanın içine işliyor: Son gününde -mutlu olacağına inandığı en son anında- senelerdir uzak kaldığı kızını görmeye gittiğinde ondan 'beyefendi' nidasını duyduğundaki şaşkınlığı, Hayatta en sevdiği varlığının onu tanımamasının verdiği elem, Kızının büyüdüğünde okuyacağı mektubu kağıda dökecek kadar bile zamanının olmaması, hiç zamanının olamayacak olması ve SON.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,7bin okunma
154 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yazarın dili çok samimi ve her zaman aklımızın köşesinde duran soru işaretlerimize değinen , yaşadığımız toplumun bizdeki etkilerini tanık göstererek anlatan müthiş bir kitap. Kitap toplam yedi bölüme ayrılmış ve bölümlere uygun şekilde yazılardan oluşuyor kitap. Kitabın yedi bölümü: 1- Ruh Boşluğu 2- Beden Boşluğu 3- Ceset Boşluğu 4- Aşk Boşluğu 5- Görüntü Boşluğu 6- Gürültü Boşluğu 6- Ben Boşluğu
İçimde Bir Boşluk Var
İçimde Bir Boşluk VarAltay Öktem · Everest Yayınları · 201129 okunma
Reklam
48 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Baş kahraman Kovrin, bir felsefe doktorudur. Yılların ona verdiği sıkıntı ve bıkkınlık onu esir almıştır. Bir arkadaşının tavsiyesiyle, köyde yaşayan eski varisi Semyoniç'in evine gider. Semyoniç orada kızıyla -Tanya- yaşamaktadır. Kendilerinin ilgilendiği kocaman bahçeleri vardır. Kovrin nereden duyduğunu hatırlamadığı "Kara Keşiş" efsanesini Tanya'ya anlatır. Bir kaç gün sonra kara keşişi görür ve hayatının -özellikle kendi iç dünyasının- dönüm noktasını yaşar. Kitap biraz felsefi, bir oturuşta bitiriliyor ve derin anlamlar içeriyor.
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20226,9bin okunma
424 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitaba başlayanlara naçizane bir tavsiyem olacak. Kitaba başladığınız andan bitirene kadar yanınızda daima kalem bulundurun çünkü kitapta karakter cümbüşü var. Okurken sürekli kafanız karışabilir. Bu yüzden karakterleri not alın ki sürekli hatırlamaya çalışmak zorunda kalmayın. Kitabın içeriğiyle ilgili bilgi verecek olursam: Bir aile düşünün ki beş tane kızları ve ebeveynleriyle geniş bir aile. Mrs. Bennet'in -kızların anneleri- tek bir mücadelesi var ki o da kızlarını zengin, yakışıklı, itibarlı adamlarla evlendirmek. Bu amaç uğruna balodan baloya koşan, orada kızlarına talip arayan bir anne. Mr. Bennet karısına göre daha ağırbaşlı, uyumlu, sakin ve en önemlisi ise kızlarının isteklerine ve düşüncelerine herzaman saygı duyması. Beş kızın bir arada anlaşması çok zor olarak düşünülebilir fakat birbirleriyle kavgasız gürültüsüz anlaşan, sürekli birbirleriyle etkili bir iletişim kuran, birbirlerine değer veren, danışan, etraftakilere güzellikleriyle nam salmış pırlanta gibi beş genç kız. Kitapta geçen olaylar aslında günlük yaşamda hepimizin karşılaşabileceği olaylar. Kitap resmen beni büyüledi ama neden beni bu kadar etkilediğini bilmiyorum olağan bir olay örgüsünde. Karakterlerle empati yapabiliyorsunuz ve hepsinin bakış açısından bakabiliyorsunuz olaylara. Bu kitap gerçek bir hazine. İçindeki cümleler ve kitaptaki karakterlerin iç dünyasının dışa vurulma tarzı tartışmasız altın değerinde.
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202376bin okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Ermiş kitabının keyfini bana bir nebze de olsa hissettirmiş olan bir diğer kitabı. Halil Cibran, cümleleri öyle güzel harmanlayıp önümüze sunuyor ki, herkes kendinden bir parça buluyor. Ermiş gibi başucu kitabım ve altını sürekli çizdiğim cümleler curcunası.
Meczup
MeczupHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,8bin okunma
382 syf.
7/10 puan verdi
·
32 saatte okudu
Kitaba 2.başlayışım. İlk okuduğumda 25 sayfa okuyabilmiştim. Bu kadar sevilen ve bilinen kitabın sevilme nedenini merak ettiğim için tekrardan başladım. Aslında biraz dişimi sıkabilseydim ilk başladığımda bitirebilirdim. İlk 50 sayfasına kadar gerçekten çok zor gelebildim. Kahraman, anılarını anlatarak hayatına dokunuşta bulunanları anlatmış o 50 sayfalık kısımda. Yazar, o kısmın ağır olduğunun farkında zaten ve o bölüm bitip yeni kısma geçtiğinde ilk cümlesi : " Niçin Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nün hikayesini bu uzak hatıralarla ağırlaştırdım? " bu cümle oluyor. Gerçekten ağır bir kitap, her yiğidin harcı değil.
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,7bin okunma
122 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Keşke hiç bitmeseydi bu kitap. Gözlerim dolu dolu okudum. İlk defa Edip Cansever okumanın pişmanlığını yaşıyorum. En güzel şiir kitabı -şiirden fazlası-. Okuyun, okutturun!
Ben Ruhi Bey Nasılım
Ben Ruhi Bey NasılımEdip Cansever · Koza Yayınları · 19762,332 okunma
62 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Ermiş'ten sonra Ermiş'in Bahçesi, Gezgin kitaplarını okudum ama hiçbiri "Ermiş" kadar tat vermedi. Gezgin'i okurken çoğu zaman masal ve fabl okuyormuşum gibi hissettim. Halil Cibran'ın, bir okuyucu olarak üstüne parmakla basmak istediği yerleri çok iyi bir şekilde idrak ettim. Onun ne kadar başarılı bir yazar olduğunu gösterir bu. Ama kitap tamamen olağanüstü hikayeler eşliğinde anlatıldığı için bana ciddiyetle ve zevkle okuma fırsatı vermedi.
Gezgin
GezginHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201711,1bin okunma
Reklam
260 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
2.Dünya Savaşı yıllarının daha çok siyasi kısmına ışık tutan ve sonunu pek tatmin edici, tamamlayıcı bulmadığım bir roman. Başkahraman Mustafa Ural, ortaokulda bir öğretmendir. Yazdığı ve toplatılan şiir kitabı nedeniyle aranmaktadır. Belli kararsızlıklar silsilesinde dolanırken, kaçış serüvenini devam ettirmeye karar verir. İstanbul'un başıboş ve karanlık sokaklarında dolanıp, eş dost evlerine sığınmasıyla geçer; polis memurlarıyla denk gelip ahbap olur, gizli gizli karısı Şükran'ı görmeye gider. Kararsızlık bulutları kafasının üstünde dönüp dururken, teslim olmaya karar verdiği anlarda, cebinden kağıt kalemini çıkarır ve o günün tarihini ekleyip emniyete teslim olacağını yazar ama son ana kadar bu emelini icraata dökemez. Ta ki ahbap olduğu polis memuru ile karşılaşana kadar.
Karartma Geceleri
Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20174,467 okunma
56 syf.
6/10 puan verdi
·
32 saatte okudu
Halil Cibran'ın bu eseri Ermiş kitabının devamı niteliğindedir. El Mustafa müritlerinin yanına tekrardan dönmüştür ama geldiğinde onları bekledikleri gibi karşılamamıştır. Ailesinin vefat ettiği bahçeye giderek sadece orada kalmıştır ve bir süre hiçkimseyi yanında istememiştir. Okurken Ermiş kitabı kadar tat alamadım. El Mustafa müritlerine karşı daha mesafeli ve soğuk durduğu için nasihat olarak verdiği cümleleri kendiyle bütünleştiremedim. Bir çırpıda okunulabilen bir kitap, çerezlik bir kitap önerisi olabilir.
Ermişin Bahçesi
Ermişin BahçesiHalil Cibran · İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,7bin okunma
104 syf.
10/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Bir solukta okunabilen klasik bir Zweig kitabı. Öykünün kahramanı Irene, avukat bir eşe ve 2 tane çocuğa sahiptir. Irene, hep rahatlık içinde ve mutluluk içinde büyümüştür. Evliliği de güzel gitmektedir hayatı gerçekten sorunsuzdur. Ve birden hayatının sorunsuz olması sorun haline gelmiştir. Irene, kocasını 'aşığı' olarak nitelendirilen bir adamla aldatmaya başlamıştır ve Irene için her gün aşığının evine gitmek, artık hayatının bir alışkanlığı haline dönmüştür. Çeşitli yalanlar söyleyerek her gün bir şekilde aşığının yanında bulmuştur kendisini. Bir gün aşığının evinden çıkarken bir kadının yolunu kesip kendisini tehdit ederek rüşvet istemeye başlamasıyla Irene artık korkudan başka bir duygu hissetmemeye başlar. Irene artık aşığının yanına gitmemeye karar verir. O günden sonra Irene'ın hayatı eskisi gibi olmaz ve eskiden yaşadığı rahat hayatın değerini o zaman anlar. Irene artık rüşvet verecek durumda olmadığında kendince bazı şeylere karar verir. Kitap o kadar akıcıydı ki nasıl bittiğini anlayamadım. Karakterleri ve olayları o kadar güzel birleştirmiş ki Zweig. Her karakterle ayrı ayrı empati yapıp olayları o çerçeveden değerlendirme şansı buldum. Kitap: benzetme, öyküleme ve betimlemeyle çerçevelenmişti ve bu da kitabın en sevdiğim kısmı oldu.
Korku
KorkuStefan Zweig · Panama Yayıncılık · 2017103,1bin okunma
128 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Virgina Woolf'un, 1929 yılında, yaşadığı döneme göre gayet açık sözlü ve cesurca yazdığı bir eser. Virgina Woolf kitaba başlarken okuyucusuyla konuşuyormuş havasında samimi bir üslup kullanmış. Bu kitabı yazmaya karar verme buhranını dile getirmiştir şu giriş paragrafıyla: "Benden kadınlar ve kurmaca üzerine konuşmamı istediğinizde gidip bir
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Kırmızı Kedi Yayınları · 201938bin okunma
68 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Lenin'in bile yapıtı okuduktan sonra dehşete kapılıp:" Kendimi Altıncı Koğuş'a kapatılmış gibi hissettim." dediği rivayet edilen bir kitap. Kitabın sayfa sayısı ve barındırdığı cümlelerin ağırlığı birbirinden tamamen zıt bir şekildedir. Herkesin okuması gereken kitaplardan bir tanesi daha. Kitabın bitmesine yakın ne olacağını aslında tahmin ediyorsunuz ama olmasını istemediğiniz sonlardan bir tanesi olacağı için orada bir sinirli nara patlatıyorsunuz. Herhangi bir kitabı okudukça kafanızda canlanan kahramanlar vardır. Bu kitapta kahramanların, adeta yanınızda olduğunu ve kahramanları gerçekten çok iyi tanıdığınız bir yakınınız olarak hissediyorsunuz. Çehov, kahramanları resmen bir sözcük gibi tanımlamış.
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270bin okunma
280 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
—GULYABANİ— Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Türk edebiyatındaki ilk korku romanı olarak bilinen romanıdır. Roman, anlatıldığına göre Gürpınar’ın okuyucusu tarafından ısrar üzerine yazılmıştır. Romana başlamadan önce Gürpınar, hanımnene ile mektubunun kısımlarına yer vermiştir. Hanımnene, meşrutiyet dönemindan çok bunaldıklarını ve romanlarda okudukları konulardan tatmin olamadıklarını anlatmıştır. Hanımnene, kendini geliştirme fırsatı bulmuştur, Okuma yazmayı da bilmektedir. Hanımnene, mahallesindeki koca kadınları etrafına toplayıp onlara sesli bir şekilde kitap okur. Okurken kendisi ve arkadaşları eğlenmek, heyecanlanmak ister ama dönemden dolayı yazılan kitapların içeriği de sıkıcı hale gelmiştir ve Gürpınar’dan bunu bir mektup ile ricasını iletmiştir. Romanın içeriğinde ise Muhsine Hanım yaşadıklarını kendi ağzıyla anlatmıştır. Özet olarak: Muhsine Hanım, dul bir kadın olduğunda evde oturmaktan ziyade bir iş yapıp para kazanmak istemiştir. Komşularından sayıp güvendiği bir kadın olan Ayşe Hanım’ın, Üsküdar’ın içlerinde olan bir çiftlik evinde bulduğu işi Muhsine Hanım’a söylemiştir ve ona güvenip birlikte yola koyulmuşlardır. Tüm roman akışı aslında bu temel üzerinde kurulmuştur. Gürpınar’ın herzamanki mizahi dili sayesinde roman o kadar akıcı ve eğlenceli bir metne dönüyor ki sizin için nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz. Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk edebiyatımızdaki velinimetlerimizdendir.
Gulyabani - Gönül Ticareti
Gulyabani - Gönül TicaretiHüseyin Rahmi Gürpınar · Everest Yayınları · 2014481 okunma
Reklam
198 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitap Holden adlı bir gencin ağzından anlatılıyor. Yaşadığı tüm talihsizlikler, ailesi -özellikle kız kardeşi- , arkadaşları, herkesin bayıldığı ama Holden’in, içinde her türlü ahlaksız ve kötülüğü barındırdığını düşünüp nefret ettiği okulu kitabın konusunu oluşturuyor. Kitapta en sevdiğim şey, yazarın dili oldu. Zaten kitabın başlangıcı o kadar samimi başlıyor ki sanki karşınızda bir dostunuz var da size kendini anlatmaya başlıyormuş gibi... Kitap iç monologlarla donatılmış ve neredeyse tüm anlatım biçimlerinden yararlanılmış. Kahraman bazı yerlerde düşündürüyor, bazı yerlerde üzüyor, bazı yerlerde sinirlendiriyor. Neredeyse tüm duyguların okuyucuya hissettirildiği bir kitap. Kitabın sonu da olaysız ve kahramanın yaşamının devamı tadında. Bu hususta bir beklenti içine girilmemeli zaten kitabın işleyişi gayet temiz ve olaysız.
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında ÇocuklarJ. D. Salinger · Yapı Kredi Yayınları · 202159,3bin okunma
151 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitap gerçekten sağlam bir hiciv. Aslında çocuklar için yazılmış bir kitaptır. Bir çocuğun okuduğunda düşündüğü şeyler, yazarın kitabı yazarken okuyuculara vermek istediği mesaj ile bağdaşmaz. Bir yetişkin için biçilmiş bir kaftandır. Çiftlik için hizmet eden tüm hayvanlar, bazı şeylere körü körüne o kadar bağlanmış ki kendi düşündüklerinin ve hafızalarının doğru olacağına ihtimal bile vermiyorlar. Aslında barış dolu bir yaşam alanı yaratılmaya çalışırken, zamanla kendilerini nasıl bir kaosa ve mükemmel derecede nefret ettiği insanlara, onlara ait olan her şeyi nasıl benimsedikleri -kesin bir dille reddedilmişken- anlatılıyor. Kitabın bitiş cümlesi ise hayal kırıklığı: “Dışarıdaki hayvanlar, bir domuzların yüzlerine, bir insanların yüzlerine bakıyor; onları birbirinden ayırt edemiyorlardı.”
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246,9bin okunma
54 syf.
10/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Uzun zamandır okuduğum en değişik kitaptı, bir çırpıda bitiyor. Kitabın her sayfası altını çizdiğim cümlelerle dolu. Başucunda durması gereken, ara sıra bakıp kendinize hatırlatmanız gereken cümlelerle çevrelenmiş bir kitap. Asıl anlatması gerekeni değişik bir anlatım tarzı ve içerikle okuyuculara sunmuş, ayrı keyif veriyor bu kitap.
Ermiş
ErmişHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202370,6bin okunma
351 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Türk edebiyatındaki ilk psikolojik roman olan Eylül. Roman, Süreyya, Suat ve Necip’in aşk üçgenini anlatıyor. Roman Boğaziçi ve Beyoğlu’nda geçiyor. Romanda sayfalarca ruh çözümlemeleri yapılıyor özellikle kitabın ortalarında çözümlemeler art arda sayfalar ile sürmüş bu da kitabın sürükleyiciliğini engellemiş. Ama son sayfalarını okurken, yanlış anlaşılmaların, insanın kafasında kurduğu düşüncelerin beyne soktuğu zehir ve kini adeta yaşatan bir kitap. Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği bir kitap. ‘Acaba böyle mi olmalıydı’ diyip içinizden bir şeyler koptuğunu hissedebileceğiniz bir son. Ayrıca: Romanda eylül ayının kötü duyguları ve uğursuzluğu yaşatan bir ay olduğu çokça dile getirilmiştir. Kitabın adı da bu yüzden Eylül’dür.
Eylül
EylülMehmet Rauf · Kitap Zamanı Yayınları · 201139,8bin okunma
224 syf.
6/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
Kitap, ilk kısımlarında çocuklara yapılmış olan küçük çaplı anketlerden ve sonuçlarından bahsediyor. -Mesela çocukların %80’i annelerinin sarışın olmalarını ister çünkü sarışınların daha kibar ve güleryüzlü olduklarını düşünürler, çocukların büyük bir çoğunluğu annelerinin sigara içmesinden nefret eder ve çocukların annelerinde sevmediği şeylerin başında gelen şey sinirlilikleridir.- Kitabın devamında ise iki arkadaştan bir tanesinin Ankara’ya taşınmasıyla aralarındaki mektuplaşmalar anlatılır. Aslında çocuklar için yazılmış bir kitaptır. Çocukların gözünden aileleri ve çevrelerindeki büyükler hakkında ne düşündüklerini bir nebze olsun anlayabilmek için yetişkinler de bu kitabı okumalıdır.
Şimdiki Çocuklar Harika
Şimdiki Çocuklar HarikaAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 201916,8bin okunma
129 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kitap direkt savunmadan başlamıyor. Öncesinde Sokrates Platon arasındaki ilintileri, Atinalıların geçirdiği zor dönemler, Sokrates’in bakış açısı ve sofistik retorik gibi kavramlardan bahsediyor. Sokrates ne bilge bir insandır ki. 70 yaşına gelene kadar aynı yola baş koymuş ve sürekli o yoldan devam etmiştir -yerindeyse davasından vazgeçmemiştir-. Kendini savunduğu yıla baktığımda hâlâ inanamadığım bir zamanda; kendini sadece bir davada nasıl bu kadar açık ve anlaşılır şekilde savunduğuna hayret etmekten kendimi alamıyorum. Sokrates nasıl bir bilgedir ki, kendini savunduğu zaman süresince sırf canının bağışlanması uğruna bile ağzından kendini yansıtmayan tek kelime çıkmamıştır. Atinalı Erkekler olarak seslendiği hakimlere affedilmesi için yalvarmamıştır, onlara acımamıştır resmen her kelimesi haklı olarak kendi savunmasını paşalar gibi yapmıştır. Kendini acındırmak gibi durduğu için areaya oğullarını bile getirmemiştir. Sokrates reyisi tek cümleyle hatırlamak istersem: “Her şeyi bilmediği halde kendine bilge diyen birinden daha bilgeyimdir çünkü ben her şeyi bilmediğimi kabul ediyorum.”
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Bordo Siyah Yayınları · 201252,9bin okunma