"Güneşin kütlesi uzay-zamanı öyle bir biçimde büker ki Dünya dört boyutlu uzay-zamanda düz bir yörünge izlemesine karşın, bize üç boyutlu uzayda dairesel bir yörünge üzerinde gidiyormuş gibi gözükür."
Buraya, Dünya'nın ve Güneş'in uzay-zamanda nasıl hareket ettiğini gösteren bir video bırakıyorum. youtube.com/shorts/HDSKuln-5qU
Sayfa 43 - Milliyet YayınlarıKitabı okuyor
Gözleri simsiyah, dibi yok, ardında uzay başlıyor sanki. Bakışında annem, anneannem, eski sevgililerim, doğmamış çocuklarım, torunlarım var. Öyle zamansız, öyle herkese ve her şeye dönüşerek bakıyor ki, içimdeki tüm sıfatlar birbirine karışıyor.
Sayfa 31 - Yapı Kredi Yayınları (Vasati 40 Yaş)Kitabı okuyor
Meskenimiz uzay, işimiz rıza, gıdamız sevinç, uykumuz vahdet, gündüzümüz güneşsiz, gecemiz renksizdi.
Sayfa 148Kitabı okuyor
Ben gözlerine uzay boşluğunu sığdıran o kızdım .
Sayfa 30 - Dokuz YayınlarıKitabı okuyor
Hiçbir şüphe yoktur. O kuşku götürmez bir durumdur. Sadece boşluk vardır, boş berraklık ve sonsuz uzay. Ve her şey sessizdir, tüm ikilik kaybolmuştur, bilen gitmiştir, bilinen gitmiştir, gören gitmiştir, görülen gitmiştir, izleyen gitmiştir, izlenilen gitmiştir, öznel olan, nesnel olan hepsi gitmiştir. Sadece saf bir berraklık, sessiz tanıklık.
Farkındalık zamana ilişkin değildir. Zaman yalnızca bilinçte var olur. Bilincin ötesinde zaman ve uzay yoktur.
Bir diğer çarpıcı örnek, uzay istasyonundaki astronotların yerçekiminin mekanik etkisinden uzak kalmaları sebebiyle hızla kemik yoğunluklarını kaybetmeleridir. Yerçekiminin mekanik etkisi olmadığında kemikler hızla yaşlanmaya başlar. Yerçekiminin mekanik etkisi yaşlanmayı önlemek için gereklidir. Bu durum, dünyadan daha düşük yerçekimine sahip bir gezegende daha hızlı yaşlanacağımızı gösterir. Bir film konusu olabilecek kadar ilginç olan bu husus, NASA'nın da araştırma konularından biridir. NASA, uzayda yerçekimsiz ortamda hızlı yaşlanmanın sonuçlarını Longevity araştırmalarına yön vermek için kullanmaktadır. "Organoid" adı verilen küçük organ hücreleri, NASA'nın yerçekimsiz laboratuvarlarında hızla yaşlanmaya tabi tutuluyor. Sonrasında, bu hücrelerin tekrar gençleştirilmesi için molekül arayışlarına devam ediliyor.
Okul malını, uzay boşluğuna fırlatmak kurallara aykırıdır! Başın belada dostum!
Sayfa 102 - Altın Kitaplar YayıneviKitabı okudu
Benim uzay bilimi öğrenmek için çıldırırken, yeraltı zenginlik- lerini anlatan kitaba yeterince ilgi gösterememem kadar normal ne olabilir? Merak duygusu tetikleme ile harekete geçer. Dışarıda ışıl ışıl kar yağarken, öğretmen fotosentezi yalnızca sınıfın duvarlarına anlatabilir. Merak duygusu deneyimleme ile tatmin olur. Dışarıda bahçede kar tutuyorken çocuklara kar kristalini anlatmanın tek yolu, karda oynarlarken onlara eşlik etmektir. İşte o bilgi, o çocukta unutulmamakla kalmaz, yepyeni bir ilgi alanı oluşturur. Artık o bilgiye unutmak istemediği bir duygu eşlik etmiştir ve o duygunun peşinden gittiğinde, bilginin de peşinden gitmiş olacaktır. Bu kadarını yapamaz mıyız?
Nicedir yazlarım, yazılarım,
Mevsimlerim ayaz içinde.
D'üşüyorum temelsiz emellerin
Dar ve bir o kadar derin çukuruna.
Anılarım, uzay boşluğu gibi
Sonsuz bir kara delik,
Çekiyor umduğum yaşama arzusunu.
Malcolm X hayat hikâyesini anlattığı kitabının bir yerinde şunları söylüyor:
"Beyazların çoğu, zencilerin başka konularda da söyleyecek bir şeylerinin bulunabileceğine, başka düşüncelerden de haberi olabileceğine ihtimal vermez ler. isterseniz bir dikkat edin: başka bir konuda, diyelim ki dünya sağlık sorunu hakkında ya da aya adam gönderebilmek için sürdürülen uzay yarışı hakkında zencilerin düşüncelerini öğrenmek isteyen beyaz pek çıkmaz."
aydınlık neyin oluyor?
aydınlık neyin oluyor senin
gökyüzü akraban filan mı
beni bulur bulmaz gözlerin
şimşek çakıyorum yalan mı
yüzünde yalazını gezdirdiğin
saçlarından tutuşmuş orman mı
akla ziyan bir şey elektriğin
ayışığı mavisi dudaklarından mı
o ışık zenginliği mi giyindiğin
uzay tozları mı yıldızlardan mı
elime dokunduğu an elin
güneşler açıyorum sahi ondan mı
aydınlık neyin oluyor senin
Sayfa 28Kitabı okuyor
yalnızlığı denemek
gecenin ortasında ne işin var
yıldızlara dokunma yanarsın
bak birazdan ay da batacak
karanlık bulaşmasın ellerine
tersin döner yolunu bulamazsın
içi dışı uzay tozu yansımalar
sahi mi yalan mı anlayamazsın
bir rüya gemisi iskele sancak
dokunup geçiyor hayallerine
ağlayasın gelir ağlayamazsın
sevmek insanın yüreği kadar
küçükse büyüğünü taşıyamazsın
yalnızlığı da dene oldu olacak
nasıl yankılanır derinden derine
iyi midir kötü mü çıkaramazsın
insanı ancak kendisi tamamlar
içinde başka dışında başkasın
eksiğin fazlana elbet bulaşacak
öbürü sığacak bunun derisine
yoksa sabaha sağ çıkamazsın
Sayfa 19Kitabı okuyor
Zihnimiz bu çeşitliliğe önce uzay ve zaman formlarını, ardından da müdrikenin kategorilerini tatbik ederek deneyimi yani nedenler ve sonuçlarla örülmüş, uzay ve zamanda cereyan eden sistemi, durağan yasalara tâbi bir doğayı meydana getirir.
Sayfa 61Kitabı okuyor
...tüm insanların zihninde duyumları ayrıştırma(distinguer) ve yan yana koyma(juxtaposter) temayülü vardır... bu ayrıştırma ve yan yana koymanın ilkesi olan uzay, a priori olarak verilidir... zira onun başka hiçbir fikir ile yaratılamayacağı söylenebilir.