Gözümüzü kırmızı pelerinler, tüylü toplar, renkli şemsiyelerle dolduran, ama o renk cümbüşünün içinde en ufak emek, beceri, çaba ve hareket değeri olmayan, yavaşlatılmış, uyuşturulmuş, yaşlandırılmış, geriletilmiş bir "19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı" gösterileri izledik bu yıl. En ufak dinamizmi olmayan, canlılığı alınmış, pısırık, gevşek hareketler. Uzun büzgülü eteklerle, gırtlaklarının altına değin düğmelenip örtülerek tesettüre uydurulmuş genç kızlarımızla, kol yenlerinden topuklarına değin örtülmüş erkek öğrencilerimizin yapmış oldukları içi boşaltılmış, kof hareketlerini, 25 yıl liselerde binlerce kız ve erkek öğrencilerimizi, ruhlarına uygun, laik, bağımsızlıkçı gösteriler, programlar hazırlamış, yönetmiş bir emekli beden eğitimi öğretmeni olarak televizyonda yüreğim kanıyarak izledim.
Kızlarımız pembe şemsiyelerini başlarının üstünde bir açıp bir kapatarak yapılması gereken hareketleri kendileri değil, şemsiyelere yaptırıyorlar. Pelerin uçlarını yanlara açıp kapatarak, ellerindeki tüy yumaklarını başlarının üstünde sallayarak, hareketleri kendileri değil yine pelerinleriyle tüy yumaklarına yapıyorlar
Bütün bu giyim kuşam, örtme, tesettüre uydurma çabalar, ülkemizde günden güne yükselen şeriatçı anlayışın etki alanlanlarıdan biri olduğu için mi? Şeriatin kadınlarımızı örtme, tesettüre uydurma sorunları olduğu için mi?