Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1okur

1okur
@1_1okur
Avukat
Ankara
12 okur puanı
Şubat 2022 tarihinde katıldı
292 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Düşünce
Evet Mine'ye ne olduğunu merak ettim. Ancak kitabı yüzeysel buldum. Yazarın diğer eserlerine kıyasla sönük kalmış bence. Polisiye türünde bir kitapta rüya okumak pek mantıklı gelmedi.
Sis ve Gece
Sis ve GeceAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201918,9bin okunma
Reklam
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İnsan olmak - Engin Geçtan
İlk olarak söylemem gereken; kitabın ilk basım tarihinin 1983 olduğu sanırım. 1983 yılında yazılmış psikoloji kategorisinde yer alan bu kitabın bugün hala benim duygu ve düşüncelerime bu denli hitap edebiliyor olması oldukça etkileyici. Varlığını sürdürdüğünü günlük hayatımda da gözlemlediğim bir çok tespit barındırıyor hemen her sayfasında. Ek olarak tek seferde özümseyip rafa kaldırabileceğimiz bir kitap değil. Tam tersine düzenli aralıklarla okuyarak belki kitabın içinde okuyup bizde de var olabileceğini düşüneceğimiz hususlarda ne kadar ilerleyebildiğimizi gözlemleyebileceğimiz ve böyle yaparsak fayda sağlayabileceğimiz bir kitap olduğunu düşünüyorum. Öyle dolu ve öyle yoğun bir kitap ki hemen her sayfasında muhakkak altını çizdiğim ve sağına soluna notlar aldığım cümleler mevcut. Psikoloji konusunda uzmanlığım olmamakla birlikte, anlatılanları anlayabildiğimi düşünüyorum. Yapısal olarak kitapta önce çeşitli konularda bazı kalıplaşmış tutum ve davranışlar, bunların olası sebeplerinden bahsediliyor. Benim anladığım kadarıyla bu davranışların gerçekleştirilmesi süreklilik arz etmediği sürece nevrotik kategorisine girmiyor. Ortama, zamana göre uygun davranışı seçebiliyor olmak normallik olarak tanımlanıyor. Her konuda aynı tepkiyi vermek ise nevrotik kategorisinde değerlendirilebiliyor. net çözümler sunmuyor. Zaten insan davranışları gibi çok çeşitli bir konuda net bir doğrudan bahsedilebilir mi bilemiyorum. Genel anlamda beğendiğim bir kitap oldu. tavsiye eder miyim? Kesinlikle evet.
İnsan Olmak
İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923bin okunma
436 syf.
10/10 puan verdi
Kırlangıç Çığlığı
Çok akıcı, anlatmak istediği konuyu açık ve net şekilde okuyucuya yansıtabilen bir roman. Ne ara bitti anlamadım. İçinde felsefi bazı tartışmalar da ve güncel sorunlara ilişkin görüşler de var. Yazar taraf da tutmuyor. Her fikri çekinmeden beyan eden bir karakter sunuyor. Fikirleri dışlamıyor. Doğru şudur demiyor. Can alıcı o kadar cümle var ki şimdi hepsini yazamam. Yazdım diyelim muhakkak eksik kalır. Olay örgüsü de ilgi çekici. Kitaptan hiç kopamıyor, bir solukta bitiriyorsunuz. Pek çok sayfada yanlış tahminler yapıp sağa sola not aldığımı, sonunu tahmin edemediğimi de belirtmek isterim. Okuduğum ilk Ahmet Ümit kitabı değil ama Nevzat Başkomiser'in ilk kitabıydı. Çok beğendim. Yazarın diğer Nevzat Başkomiser kitaplarını da okuyacağım. Bu arada kitabın isminin hikayesi kitabın içinde mevcut ve oldukça etkileyici. Spoiler olmasın diye yazmıyorum.
Kırlangıç Çığlığı
Kırlangıç ÇığlığıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201931,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
insanlar matt haig
İNSANLAR – MATT HAIG Matt Haig, insanın içini ısıtan, sıcacık yapan bir yazar. Kelimelerle çok güzel oynayarak, doğru yerlerde o kadar güzel cümlelerle duygulara o kadar güzel etki ediyor ki. Melankoliden uzak, merhamet ve sevgi barındıran olumlu duyguların ışıldaması hissi bırakıyor kelime ve cümleleri. Tabi burada çevirmeni de kutlamak gerektiği
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20236,9bin okunma
160 syf.
4/10 puan verdi
·
60 günde okudu
Tiamat
Beklentimi karşılamadı. Kitabın çok uzun bölümünü asıl olayları bekleyerek okudum zaten. Son 20-30 sayfasında beklediğim olaylar oldu ama o da bana çok hitap etmedi. Genel olarak tahtelbahirin işleyişi, emirler, asıl merak ettiğim konudan uzak anlatımlar arasında geçip gitti kitap. Merak uyandıran asıl olayın kaynağına ise hiç değinilmemiş. Aslında okurken sembolik anlamlar çıkaranlar için oldukça doyurucu nitelikte olabilir. Çünkü öyle bir nüans bir kaç yerde yakaladım. Bu sembolik anlamları çok zorlamadan bulabiliyoruz aslında ama sanırım o dikkatle okumadığım için kitaptan biraz bunaldım. Son sayfaları hariç akıcı olduğunu da düşünmüyorum. Biraz ittirerek okudum ve uzun zaman aldı bitmesi. Yazarın diğer kitaplarına kıyasen en az sevdiğim kitap tiamat oldu. Ama çok büyük beklentilerle okumaya başladığımı da hesaba katmak gerek. Tüm bunlara rağmen önerir miyim? Öneririm aslında. Bambaşka bir dünya anlatıyor. Anlattığı dünyaya ilişkin verilen bilgiler çok doyurucu değil ama vakit kaybı diye nitelendirilecek kitaplardan da değil.
Tiamat
Tiamatİhsan Oktay Anar · Everest Yayınları · 20223,961 okunma
Reklam
282 syf.
10/10 puan verdi
·
30 günde okudu
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece yarısı kütüphanesi – Matt Haig SPOİLER OLABİLİR. DİKKAT. Eğer edebi beklentileriniz varsa bu kitap öyle çok da edebi bir metin değil. Büyük ve gösterişli kurgular hayal ediyorsanız, öyle sapasağlam bir kurgusu da yok. Doğru tanım ancak kişisel gelişim ‘romanı’ olacak sanırım. Olmadığı şeyler, güzel, akıcı ve sizi çabucak içine alan bir
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,2bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Cicero - Yasalar Üzerine / Alıntılarla inceleme
“Cicero – Yasalar Üzerine” İnceleme Yasalar üzerine uzun zamandır listemde olan, ince ama ağır olduğunu düşündüğümden bir türlü elime alamadığım bir kitaptı. Sonra karbon kitapların cep boy versiyonlarında hem fiyat bakımından hem çeviri bakımından bana uygun olduğunu düşündüğüm versiyonuyla karşılaştım. Bu sefer okumamak olmazdı. Genel
Yasalar Üzerine
Yasalar ÜzerineMarcus Tullius Cicero · Karbon Kitaplar · 2021929 okunma
408 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Beyoğlu Rapsodisi
Ahmet Ümit kitaplarına Kayıp Tanrılar Ülkesi ile başladım. Olay yeriyle, verdiği bilgilerle gerçekten sürükleyici ve dikkat çekici bir polisiye romandı. Bir süre sonra tekrar polisiye okumak isteği kabarınca içimde Beyoğlu Rapsodisi romanını seçtim. Baştan belirtmem gerekirki baskın niteliği bence polisiye değildi. Daha çok psikoloji diyebilirim. Sadece son bölümünde, çözüm aşamasında polisiye kırıntıları vardı. Kayıp Tanrılar Ülkesi baştan itibaren gözlemci olarak katili araştırma imkanı sunarken, bu romanda son bölüme kadar aklımın ucundan bile geçmedi olayların böyle sonuçlanacağı. İstanbul'a bir iki kez günü birlik iş halletmek için gidişimin dışında uğramadım. Ancak romanda İstanbul, daha spesifik olarak Beyoğlu çok güzel anlatılmış. Tarihi dokusu, binaları, çarşıları, lokantaları, meyhaneleri bir bir gezmiş gibi oluyor insan okurken. Değişmiş midir bilemiyorum. Ancak romanda bu özelliği de sevdiğimden ayrıca eklemek istedim. Bunlar dışında roman sürükleyicilik açısından polisiye romanlarıyla yarışır bence. Başlangıç kısmı o kadar hızlı akmasa da, sayfa sayısı göz önüne alındığında nasıl bittiğini anlayamadan bir solukta okunuyor. Orta bölümlerden itibaren merak da iyice sarıyor insanı. Ben beğendim açıkçası. Ancak polisiye roman okuma isteğimi giderdiğini söyleyemem. Şimdi başka bir sürükleyici roman bulmak üzere araştırmaya gidiyorum.
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu RapsodisiAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201627,2bin okunma