Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Cıwan

Sabitlenmiş gönderi
Vay Canına...
insan şöyle haykırmadan edemez: Bunca gürültü patırtı niye? Niye (bunca) itiş kakış, tepinme, korku, endişe ve dert? Sonuçta amaç, sadece her bir Mecnun’un kendi Leylası’nı bulması değil midir?
Reklam
176 syf.
·
Puan vermedi
Mevki Uygarlığı
Mevki UygarlığıRobert Sheckley
8.7/10 · 533 okunma
Cıwan
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Tanrı'ya İhtiyaç Duymak
Tanrı'ya İhtiyaç DuymakSoren Kierkegaard
8/10 · 242 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
%10 (35/328)
Mem ile Zin
Mem ile ZinEhmedê Xanî
9.2/10 · 2.205 okunma
Reklam
202 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury
7.9/10 · 89,1bin okunma
Cıwan
2023 okuma hedefini ekledi.
2023 OKUMA HEDEFİ
102/180 kitap - %57 tamamlandı
102 kitap okudu
180 kitap
25,2bin sayfa
0 inceleme
47 alıntı
Ama sevgilim biz, dürüst olalım birbirimize Öylesine, çünkü, çeşitli, öylesine güzel, öylesine yeni Düşlerin diyarı gibi duran önümüzde Şu dünyanın ne sevinci var, ne sevgisi, ne de ışığı, Ne güvenliği, ne huzuru var, ne de ıstıraba çaresi, Ve biz burada, Bilinçsiz orduların geceleyin çarpıştığı, Birbirine karışmış savaş ve firar çığlıklarıyla dolu Karanlık bir ovada gibiyiz.
İdeal bir dünyada yaşıyor olsaydık işler böyle gitmezdi şüphesiz. Böyle bir dünyada dıştan gelen darbelere karşı daha dayanıklı olurduk İnsanların bizi fark etmeleri ya da görmezden gelmeleri, hor görmeleri ya da yüzüroüze gülmeleri böylesine etkilemezdi bizi. Birisi çıkıp da bize abartılı iltifatlar yağdıracak olsa onun sözlerine kapılıp gitmezdik Ve kendimizi adil bir biçimde değerlendirebiliyor olsaydık, bir baş­kasının eleştirileri karşısında bu kadar yara almazdık Kendi değerimizin farkında olurduk Oysa biz karakterlerimizle ilgili bin bir türlü görüşü içimizde tutuyoruz. İçimizde hem zekaya hem aptallığa, hem komikliğe hem sıkıcılığa, saygıde­ğerliğe ve silikliğe dair izler taşıyoruz. Ve böylesine dalgalanabilen karakterlerimizle biz, o anda ne kadar önemli oldu­ğumuz sorusunun yanıtını tamamen toplumun takdirine bı­rakıyoruz. Toplum üyelerinin bizi o anda hor görmesi içimizdeki olumsuz değerlendirmeleri, bir gülümseme ya da iltifat ise olumlu değerlendirmeleri ortaya çıkarıyor. Kendimize tahammül edebilmek için diğerlerinin şefkatine birebir bağımlıyız sanki.
Reklam
Kimlik bilincimiz bir arada yaşadığımız insanların yargılarına hapsolmuştur. Yaptığımız esprilere gülerlerse, eğlenceli bir insan olduğumuza inanmaya başlarız. Bizi överlerse nitelikli biri olduğumuzu düşünürüz. Ve eğer bir odaya girdiğimizde kafalar bize dönmezse ya da ne işle uğ­raştığımızı açıkladığımızda yüzlerinde sabırsız ve ilgisiz bir ifade belirirse kendimizi değersiz hissetmeye, kendimizden şüphe etmeye başlarız.
233 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.