Belki de sahiden bir hayaletim ben. Dünden kalma, bugün artık kimsenin görmek istemediği bir hayalet. Harpten kalma, sulh için üstünkörü bir tamir görmüş bir hayalet.
Sayfa 43Kitabı okudu
Gelecek sefere siz de bizimle olursanız askerler ölmeden önce evvelâ karşınıza gelirler, esas vaziyeti alırlar, çakı gibi selâm verip sorarlar: - Müsadeniz var mı, geri çekileyim! İzin verir misiniz, öleyim! Biz de burada tam sizin gibilerini bekliyorduk"
Ama yıkanmaya gidip de soyunduk mu, birdenbire çöp gibi bacaklarımız, dar omuzlarımız meydana çıkıveriyor. Biz o zaman asker değiliz artık, adeta çocuk gibi kalırız... çıplakken tuhaf bir hâl yaşarım; çıplakken siviliz, kendimizi sivil hissediyoruz bayağı.
Sayfa 41
Okur Takip Önerileri
Belki dünyanın neresinde yaşadığınıza bağlı olarak, çocuklarınıza ya bilgisayar kodu yazmayı ya da hızlı silah çekip düzgün ateş etmeyi öğretmelisiniz.
Sayfa 84Kitabı okuyacak
Çağrılan yere ar eyleme, çağrılmayan yeri dar eyleme.
Sayfa 135Kitabı okudu
Düşmanını ve kendini tanı ve tehlikesiz bir zafer kazan, göğü ve yeri tanı ve her savaştan zaferle çık.
Sayfa 31Kitabı okudu
İnsanın ayırt edici işareti, bütün kötülükleri yaptığı araç olan eldir.
Sayfa 23Kitabı okudu
Hatalarından ötürü kendini etiketleme, sen bir heykel değil, birçok parametresi olan bir nehirsin. Yediğin için yiyici, soluduğun için de soluyucu değilsin.
...vakitsiz yürürlükten kalkmış başka bir çağa ait olan benim.
Sayfa 327Kitabı okudu
Kahramanlar, kahramanlık, ateş hattında... Askeri söz dağarcığı... Peki ya rem ne demekti? Ya da curie? Miliröntgen neydi? Sorular soruyorduk, komutan açıklama getiremiyordu, askeri okulda ona bunlar öğretilmemisti.
Sayfa 368Kitabı okudu
Beta parçacıkları, alfa parçacıkları... Sezyum, stronsiyum... Bunlar parçalanıyor, ayrışıyor, yayılıyor... Peki ya insanlar, onlara ne oluyor?
Sayfa 257Kitabı okudu
..."hayatım, bazı insanların üremesi büyük günah olur." Günahmış sevmek...
Sayfa 185Kitabı okudu
Soçide bir ay geçirsen o renge bürünmez tenin. Nükleer bronzluk!
Sayfa 180Kitabı okudu
Ömer kuşkuculuğunu koruyor, çeşitli görüşleri evirip çeviriyor, nadiren bir seçimde bulunuyor, bilmediğini açıklamatan hiç çekinmiyordu.
Sayfa 76Kitabı okudu
Zamanın iki yüzü var, dedi kendi kendine Hayyam, iki boyutu; uzunluğunu güneşin seyri belirliyor, kalınlığını ise tutkular.
Sayfa 39Kitabı okudu
...karabasanlar arasında kan ter içinde sayıklıyor, böylece hiyel, motorlar, integral, trigonometri, dinamik ve mukavemet konusunda ne biliyorsa ağzından birer birer dökülüyordu.
Sayfa 77Kitabı okudu
Oysa zayıflık denen şey hayat, iktidar ise ölüm değil miydi?
Sayfa 67Kitabı okudu
Öğrenmek gençliğe, öğretmek de yaşlılığa yaraşır.
Sayfa 176Kitabı okudu
