Gazetede General Nogi'nin ölmeden önce geriye bıraktığı yazısını okudum. Satsuma İsyanı106 sırasında bayrağı düşmana kaptıralı beri, bu kabahatinden ötürü ölmeyi düşüne düşüne bugünlere kadar yaşayıp geldiği manasındaki satırları okuduğumda, farkında olmaksızın parmaklarımla, General Nogi'nin ölmeyi kafasına koymuş halde yaşamını sürdürdüğü yılları ve ayları hesaplamaya koyuldum. Satsuma İsyanı onuncu Meiji yılında olduğundan, kırk beşinci Meiji yılına kadar otuz beş yıl var. General Nogi otuz beş yıl ölmeyi düşüne düşüne, ölmek için bir fırsat beklemişti. Böyle bir insan için otuz beş yılın mı, yoksa kılıcı karnına sapladığı kısacık bir ânın mı acı olacağını merak etmiştim; hangisi daha acıydı acaba?