Hayatımı,bir hız treninin en ön koltuğunda oturuyormuş gibi yaşıyordum.Çığlıklarım saniyeleri kovalarken treni ne durdurabiliyor ne de sona ulaşabiliyordum.Düşmemek için belime sarılan duygularıma sığınıyordum.Boşlukta uçup tepetaklak olurken bağırıyor ama sesimi kimseye duyuramıyordum.
Ener ayağa kalkıp okul binasına doğru yürümeye başladığında Yağız,"Harika bir dörtlü olacağız galiba ?" diye sorarcasına baktı.Eylül,"Fazlasıyla,"dediğinde yeni tanıştığım bu insanların derdini anlayamadığımı fark etdim.