Kitapların dışında bu garip adamın dünyayla bir ilgisi yoktu; çünkü onun için varlığın tüm olguları harflere döküldüğünde, bir kitapta toplandığında ve aynı zamanda her şeyden arınmış olduğunda başlıyordu.
''İşin doğrusu, eninde sonunda insanın kendini düşünmesi gerekiyor, uysal ve iyi yürekli olanların bencillikleri, zorba olanlarınkinden insaflı oluyor.''
Bence bu eseri bovaryalizm ile sadece doyumsuzluk olarak değerlendirmemeliyiz. Bu eserde, ilkin Madam Bovary'nin monoton bir hayata eleştirel bakışını görmemiz gerekli. Eczacı homais gibi tiplerin öne çıkması, sahici olmayan Charles Bovary, kırsal ile kent çatışması ve Aydınlanmanın belirleyici yükselişi, işte tüm bunlar Emma Bovary gibi romantik kadınlar resmen kendilerini, kültürel çöküşü görmemiz için feda ederler. Bu eserdeki Flaubert realizmi, romantik dışavurumu isteyen dünya bakışını eleştirirken tutkusuna yenilmiş ve para harcamayı bilmeyen bir karakterin kör isteklerini dışavurur. Genel haliyle romantikler, sanatta ve edebiyatta doğa ve aşk güzellemesinde bulunurlarken toplumsal maddi örüntüleri ve yapıları genellikle gözden kaçırırlar.