Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ibrahim gündoğdu

Bazen hüzünlü bir hevesle, günün birinde, bir parçası olmayacağım bir gelecekte bu sayfaları beğenenler çıkarsa, nihayet beni “anlayan” birine, içinde doğup sevilebileceğim gerçek bir aileye kavuşmuş olacağımı düşlerim. Ne var ki, doğmak şöyle dursun, o zaman çoktan ölmüş olacağım ben.
Reklam
Güzel bir açılış..
Robert Louis Stevenson tam güneş batarken evden çıkıp sahi­le giden uzun patikada yürümeye başladı.
Yapıkredi yayınları
Yemek yerken sadece Opinel marka çakısını kulla­nırdı. Ekmeği küçük küçük lokmalar halinde keser, onla­rı yemeğin suyuna banmak, peynire ya da ete saplamak üzere tabağının yanına koyardı. Tabağımda yemek bırak­tığımı görmek onu müthiş kederlendirirdi. Onun tabağı­nı yıkamadan kaldırabilirdiniz.
Sayfa 44 - Can yayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
hepimiz kısa bir süre için vardık, sonra başka bir yere gidecektik; hayatta değildik aslında, hayatta olmaya çok yaklaşıyor ama olamıyorduk. Öleceğiz. Herkes faniydi. Sen bile
Reklam
Ah'lar Ağacı
Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde.
Kasisten geçen lastiklerin, değişen vitesin sesi ve nihayet geldiğimiz yoldan geri giden arabanın gürültüsü duyuluyor. Neden bir hoşça kal demeden, hatta seni almaya tekrar ge­leceğim bile demeden çekip gitti ki? Sert ve daha serin bir meltem avluyu kat ediyor, büyük beyaz bulutlar ahır tarafına doğru ilerliyor.
Eh, hırsızlar olamazdı. Hırsızlar sadece soluk ışıklar yakarlar ve elbette gece bekçileri onların geldiğini gör­sün diye panjurları açmazlar. Kaldı ki sakin ve güzel bir geceydi, maceralara açık gibi görünmüyordu.
FORMÜL Kimden korkuyorsun, budala? Durup bakan insanlardan mı? Yoksa olmadık şekilde gelecek kuşaklar­ dan mı? Oysa bundan sıyrılmak ne kolay: Kendin olmayı başarman yeterli - sana özgü bütün aptallıklarınla - ama özgün olacaksın bunda da, kuşkuya mahal vermeyecek biçimde özgün. Mutlak samimiyet kendi başına bir bel­ge sayılır! Kim buna itiraz edebilir? İşte bu bir adam, pek çoğundan biri diyebilirsiniz ama işte bir tane. Ötekiler sonsuza dek bunu şaşkınlıkla akıllarında tutacaklardır.
Delikanlının biri, sanki çöllerde günlerce sürünmüş de susuzluktan ölmesine ramak kalmış gibi, çeşmeden oluk gibi akan suyu lıkır lıkır içiyor, arada bir durup derin bir nefes aldıktan sonra ağzını yine musluğa dayıyor, bir tûrlû kanmak bilmiyordu.
Reklam
Sokaklar, birbirleri içine geçmiş, ancak ve ancak bir yangında yok olmaya kararlı görünen ve on yıllardır yer çekimine direnip bir türlü çökmeyen, eğri büğrü, yamuk yampiri, sıra sıra ahşap evlerle dop doluydu.
"Bizim kuşağımız büyük bir savaş görmedi, büyük bir buhran yaşamadı; ama bizim de bir savaşımız var. Büyük bir ruhani savaş bu. Kültüre karşı büyük bir devrim hazırlıyoruz. Büyük buhran bizim hayatlarımız. Biz ruhani bir buhran geçiriyoruz.
Sayfa 162Kitabı okudu
Şayet insan, hayata geldiğinde şu ya da bu biçimde yaşamaya devam edecekse sona varmak için büründüğü görü­nüm çirkin bile olsa küçümsenmemelidir. Hayatını yaşamak. Yaşamak. Muazzam bir girişim, insanı endişeye boğacak kadar.
Sayfa 103Kitabı okudu
Bir süredir, uğursuz bir yağmur hiç durmadan yağıyor. Ne yapsam içim kararıyor. Bugün verandaya bir hasır koltuk çıkarttım, ilkbaharda başladığım atkıyı örmeye niyetlendim.
Kitabını vermek için ona doğru yürüdüm. Teşekkür et­mek istiyor ama ne diyeceğimi bilemiyordum. Dilim tutul­muş ona bakıyordum, gözlerimiz karşılaştı, gözlerim doldu.
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.