Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Hisli Sayfalar
Hisli Sayfalar
@Hislisayfalar
Sabahattin Zaim Üniversitesi Türkçe öğretmenliği
31 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Nar Ağacı|
İki yaralı kalbin aynı yolda birleştiği bir hikaye…
Trabzon’dan Tebrize , Batum’a hatta Batum’dan İstanbul’a uzanan bağlar…
Balkan savaşı sırasında başlayıp Birinci Dünya savaşında geçen roman, Tebrizli Setterhan ve Trabzonlu Zehra’nın çektiği sıkıntıları masalsı bir üslupla önümüze seriyor.
Tebrizli bir halı tüccarı olan Setterhan, yaşadığı sıkıntılar sebebiyle memleketini terkeder ve gurbete gider. Nitekim ne kadar kaçarsa kaçsın yolu nasibine çıkacaktır, Trabzona…
Öte yandan Trabzon’da ailesinin gölgesinde mutlu bir hayat süren Zehra, savaşın başlamasıyla sürgün edilecektir…
Nasipte varsa yolları kesişecektir elbet..
Tebriz’den Trabzon’a uzanan, savaşın acılarını içinde barındıran bu sürükleyici hikaye herkesi etkisi altına alacak…
Akşam Yıldızı
Güçlü kalemiyle yazdığı eserleri severek okuduğum İskender Pala bu kez Göneklitepe konulu romanıyla okuma listemdeydi.
Eser, eski topluluklar, obalar ve avcılar ile göbeklitepe tarihini birbirine bağlıyor. Çira ve Sarıca adlı iki baş karakter; obalarını yerle bir eden fırtınadan sonra tek başlarına kalırlar. Birbirlerine tutunarak hayatta kalmaya çalışan ikiliyi zor günler beklemektedir. Ayinler, inanışlar, ibadet biçimleri, farklı kavimler... Öğüt ve tecrübelerle dolu bir roman...
Sürükleyici bir o kadar da çerezlik olduğunu düşünüyorum. Okuması keyifliydi. Yazarın kalemine yüreğine sağlık demek isterim.
Yûsuf ile Züleyha
Yusuf ile Züleyha
Oldukça sürükleyici, bir o kadar da ders verici bir kitap...
Hz. Yusuf'un güzelliği, Züleyha'nın aşkı, Sabretmenin mükafatları..
Hepsi o kadar sağlam bir üslupla işlenmiş ki, hiç sıkılmadan, sayfalarca okutuyor kendini kitap.
Baştan sona Yusuf Peygamber'in başından geçenlere, Babasından kardeşlerine her bir karaktere, Züleyha'nın ona olan aşkına şahit oluyoruz.
Böyle su gibi akıp giden romanları özlemiştik, sıkmadan bilgilendiren eserleri...
Tek oturuşta okuyacak kitap arayışında olanlara önerimdir.
10/10
Okur Takip Önerileri
Heidi.
Dağların kızı...
Okurken kendinizi uçsuz bucaksız yeşilliklerde bulacaksınız.
Büyükbabasıyla dağlarda yaşamaya başlayan küçük kız heidi, şehrin kalabalığından; ruhunun ait olduğu yere dönüyor.
Şehirdeki varlıklı arkadaşı Clara ve dağlardaki çoban Peter ile güzel anılar biriktirmesine şahit oluyoruz hep birlikte.
Büyükbabasıyla iletişimi; hayvanlarla, doğayla iç içe yaşamı günlük hayattan kopup huzur arayışımıza cevap oluyor.
Herkesin içindeki Heidi'ye...
Küçük alışkanlıklar büyük değişimler
Basit alışkanlıklar büyük değişimler doğurur.
Günlük hayatta yaptığımız en ufak eylem, her gün tekrarlandığında alışkanlık haline gelir ve alışkanlıklarımız hayatımızı oluşturur.
Bu kitap en başta gereksiz gibi görünen değişikliklerin uzun vadede ne denli faydalı/zararlı olabileceğini gösteriyor.
Başarıya, doğru şekilde devam ettirdikleri rutinleri sayesinde ulaşan insanlardan örnekler sunuyor.
Kitap dört aşamadan oluşuyor.
İyi bir alışkanlık kazanmak ya da istenmeyen alışkanlığı bırakmak için izlenen dört aşamalı bir yol.
Detaylı şemalarla anlatım desteklenmiş alışkanlık tabiki oluşturulmuş.
Hayatınızı düzene koymak için ilk adım niteliğinde bir kitap.
Cümlelerinde kaybolduğum bir aşk romanı.
Uzun zamandır ilk defa anlatılanlara değil de anlatım biçimine aşık olduğum bir eser.
Zaten Balzac'ın "yazdığım en kusursuz roman" demesinden anlıyoruz ne denli büyüleyici olduğunu.
Kitap; ailesi tarafından hırpalanmış, geri plana atılmış, sevgi görmemiş Felix adlı gencin, iki çocuk annesi nahif bir hanımefendi olan Henriette'ye aşık olmasını anlatıyor.
İçindeki sevgi boşluğunu; dikkatini çeken ilk kadınla doldurmaya çalışan, ona sayfalarca duygu dolu cümleler kuran Felix Evli ve iki çocuk sahibi bu kadının evine, kalbine girmeyi başarıyor.
Dostluğunu kazandığı Henriette'ye dert ortağı oluyor adeta.
Roman boyunca ikilinin sohbetlerini, dertleşmelerini ama en çok da Felix'in dillere destan, yürekleri ısıtan karşılıksız aşkını okuyoruz.
Bütün betimlemeleri zevkle, aşkla okuduğum soluksuz ama sakin bir aşk romanı Vadideki Zambak.
Ve belki de klasikler arasında yüreğime en çok dokunan...
İçimi ısıtan bir dostluk hikayesi..
Yüzünü kaybeden bir kız...
Esrarengiz bir cinayet...
Ve bunların ardında, bir ihtiyar'ın hayat hikayesi...
Üniversite okuyan Nergis'in başına gelen talihsiz olay sonrası eğitimine son vermesi ve yaşlı bir adama bakıcılık yapmasıyla başlıyor roman.
Firuz Dede...
İlk bakışta kendi halinde bakıma muhtaç bir ihtiyar gibi görünse de bu koca çınarın uzun mu uzun bir hayat hikayesi var...
Yanına aldığı Nergis'e bütün hayat hikayesini anlatıyor Firuz Dede.
Savaş'ın, kışın ortasında dostluğun, aşkın, vatan sevgisinin en güzel örneklerind şahit oluyoruz bu hikayede...
Okurken içinden çıkamayacak, elinizden bırakamayacaksınız.
Ve kitap okurken nadir yaşanır ki vedalaşmak zor gelecek...
Bazı kitaplar vardır ki; savunmasız ,çaresiz kaldığınızda omuzunuza uzanan bir el gibi
Bir dost gibi sarmalar sizi.
Sanki yalnız hissettiğinizi biliyormuş da yoldaş olmak ister gibi gelip sizi bulmuş.
Öyle bir gece vakti, dertleşir gibi okuduğunuz kitaplar...
Derin izler bırakan nice hikaye okudum, sürükleyen, aklımdan çıkmayan hepsi için sonsuz şükür.
Ama bu seri, hayatımın belki de en zor döneminde, çıkmaza girdiğim günlerde benim elimden tuttu sanki. 'Bak rabb'in burada, sabret, her şey düzelecek' dedi. Derviş Dede'nin o güzel anlatıları. Zeynep'e ama en çok da biz okuyanlara ilaç olması...
Bana kıymetimi hatırlattı tüm okuduklarım hatalardan pişmanlık duymak yerine ders çıkarmam gerektiğini öğretti.
Ve geriye dönüp baktığımda bütün hikaye boyunca, Zeynep, Derviş Dede, Hüma, tüm karakterler o kadar işledi ki hayatıma.
Hepsi derdime ortak oldu.
Derviş Dede sanki hikayemi biliyormuş gibi öğütler verdi, yol gösterdi.
Her bir cümlesi o kadar kıymetli ki...
Benim bütün yükümü hafifleten bu Güzel kitap için Sevgili Funda Uçuk Er hanımefendi'ye sonsuz Teşekkür etmek isterim.
AbumRabum
Üç semavi dinin -İslamiyet Hristiyanlık ve yahudilik - peygamberi hz. İbrahim'in romanı...
Akadlar , sümerler, kil tabletler, geçmişten gelen öğütler. İnanış farklılıkları. Peygamber hayatları ve en nihayetinde insanlığın islamı nasıl yaşadığı...
Öte yandan gizli ajanlar aracılığıyla ele geçirilen, kötü emeller için kullanılan kil
Harika.
Gök kubbenin altında |
Herkese merhaba. Bugün çok severek okuduğum, farklı bakış açıları kazandığım bir kitapla buradayım.
Devlet adamı, tarihçi ve diplomat İbrahim kalın'a ait olan bu kitap söyleşi türünde yazılmış.
İbrahim bey görevi gereği içinde bulunduğu hayatı, ilgilendiği uğraşları, tecrübelerini din ve felsefe üzerine düşündüklerini sorular doğrultusunda bizimle paylaşıyor.
Siyaset ,devlet yönetimi, felsefe , müzik, spor, hayat akışı, kişisel gelişim gibi bir çok konuyu ele alan İbrahim bey bizlere eğitim hayatında ne gibi süreçlerden geçtiğini aktarıyor.
Benim çok faydalandığım bir kitap oldu , okuduktan sonra kendisini araştırma gereksinimi duydum. Çünkü okuduğum ilk kitabıydı. Şimdi diğerlerini de okumak için sabırsızlanıyorum.
Emeğine kalemine sağlık sayın İbrahim Kalın.
Kızım olmadan asla |
Kitap Amerika'da doktorluk yapan iranlı kocası ve küçük Kızı ile mutlu bir yaşam süren Betty'nin İran'a gitmesiyle başlar.
Kocasının ailesini ziyaret etmek amacıyla kızlarını da yanlarına alarak ailecek iran'a giden çift iki haftalık bir tatil planlanmıştır.
Ya da en azından Betty öyle düşünmüştü.
Bu kısa tatilin aslında iran'da yaşamaları için bir tuzak olduğunu öğrenen Betty artık Kocasının yanında hiç bilmediği bu ülke'de tutsaktır.
Yaşama umudu olan kızına tutunan Betty annelik içgüdüsüyle iran'dan kaçmayı başarabilecek mi?
Kadınlara her türlü eziyetin aşağılanmanın reva görüldüğü bu gelişmemiş ülkede ne tür zorluklarla başa çıkacak ?
Kitap boyunca aslında çok güzel olan islam dininin bu ülkede nasıl yanlış yaşandığı anlatılıyor aslında, gerek temizlik gerek örtünme kuralları hiçe sayılarak kendilerince kurallar koymuş bir halk var . Kadının ve çocuğun hiçbir hakkı yokken onların sahibi gibi görünen erkeklerin tüm hakları korunuyor.
Tümüyle iran'daki düzensizliği ve savaşı anlatan kitap birçok dile çevrilmiş ve filmi de yapılmış.
Okumak isteyenlere şimdiden keyifli okumalar...
