İyi olma isteği insanın yüreğinde kökleşmişse,her türlü kışkırtmayla baş edebilirdi ve dinsizlerde de inançlılarda da bunun sayısız örneğini görmek mümkündü.
Bir yüreği derinden sarsmak için,kader her zaman sıkı bir hazırlığa ve şiddetli bir darbe indirmeye gereksinim duymaz. Onun dizginsiz biçim verme arzusunu asıl kışkırtan, sudan bir sebeple yıkım yaratmaktır.
Hasretle kucaklaşan iki kişi ne kadar zamanda bundan bıkardı bilmiyorlardı ama onlar bıkmadı. Halsiz düşesiye açlık ve susuzluktan kendilerini kaybediseye kadar sarıldılar. Bir ömre süren özlem ve bir ömür boyu hasretle...