İbrahim Tenekeci
Rabbım sen olmasan
Kimin aklına gelirim ben..
Kısa kısa denemelerden oluşan bir kitap, yazarın hayatından notlar ve olaylarla yoğurdu güzel bir eser.
İç aleminde her gün devr-i alem seyahati yapar. Dış âlemde, onu sadece evi ile işyeri arasında yaşıyor sanırısınız. İç âlemde ise her gün sefer vardır. Uçuş denemeleri, dıştan bakışta bu âleme ait notlar gibidir. Fakat aslında iç alemin notları bunlar..
Uçuş Denemeleriİbrahim Tenekeci · Profil Yayıncılık · 20212,282 okunma
Eve Döner İnsan Hep
En babasız evlerin, yetim kalmış odalarında çiçekler büyütmüş kadınlar kadar canım yandı o gece. Kaburgalarıma saplanmış en paslı hançerleri söküp, geceye yürüdüm korkusuz. Ellerinin beyazlığını aradım kuytularda, yoktu. Tutacak bir el bulamadığı ilk yerden, eve döner insan hep.
Ev dediğimiz, ev bildiğimiz o yer neresi? Eğer bu sorunun cevabını, dört duvar ve bir çatıya ithafen veriyorsanız, en büyük yanılgıdasınız demektir.
İnsanın evi dört duvardan oluşan bir olgu değil.
Sen biliyorsun, evi sığındığı insandır insanın. Sen biliyorsun bak, yanında iyi hissettiğin, anlaşılır mıyım anlaşılmaz mıyım derdi yaşamadığın, kendini huzurun göğsünde sıcacık bir merhametle uyuyormuş gibi, sıcak yaz akşamı serinliğinde gibi hissettiğin o insandır ev. Yorulduğunda koşup sığındığın; nefes almak için gittiğin o insandır sana ev.
Gregor bu kitapta okurlarına, tüm yaşanmışlıklarını kabullenerek kendini sevmeyi öğrenenlerin asıl evinin, insanın göğüs kafesi yani aslı olduğunu anlatıyor ve çok daha içsel bir olgunun anlaşılmasından bahsediyor. Kelimelerin ahengi içerisinde, birini severek insanın, etrafını ve kendini nasıl güzelleştirebileceğine dair detaylara da rastlayacağınız bu kitap size her kelimesiyle sarılıyor ve "Korkma, ben varım." diyor.
Akşamüstüne doğru, kış vakti;
Bir hasta odasının penceresinde;
Yalnız bende değil yalnızlık hâli;
Deniz de karanlık, gökyüzü de;
Bir acayip, kuşların hâli.
Bakma fakirmişim, kimsesizmişim;
Akşam üstüne doğru, kış vakti
Benim de sevdalar geçti başımdan.
Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış;
Zamanla anlıyor insan dünyayı.
Ölürüz diye mi üzülüyoruz?
Ne ettik, ne gördük şu fâni dünyada
Kötülükten gayri?
Ölünce kirlerimizden temizlenir,
Ölünce biz de iyi adam oluruz;
Şöhretmiş, kadınmış, para hırsıymış,
Hepsini unuturuz.
youtube.com/shorts/9izEuu3f...
Sakın ŞaşırmaOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 20235,4bin okunma
"Belki de sürdürdüğüm yaşam, sürdürmem gereken yaşam değildir?"
İvan İlyiç'in Ölümü
Yaşam ve... ölüm! İşte o kadar! Yaşıyordum... Bir yaşamım vardı, ama şimdi usulca elimden kayıyor ve ben onu tutamıyorum.
Kitabı okurken İvan İlyiç ile beraber, geçmişi, şuan yaşamadığımız hayatı, yaşayacağımız hayatı, ölümü, nasıl yaşanmalı ve hayatın tümünü istemsiz bir şekilde baştan aşağı sorguluyorsunuz.
Bu sorgulama insanın nasıl bir hayat sürmesinden ve ölümüne uzanan uzun bir yolculukla ilerliyor.
İvan İlyiç'in hayatını ve ölümüne giden yolculuğunu anlatmakla beraber ölüm ve yaşam kavramını en etkileyici şekilde dile getiriyor.
İvan İlyiç'in hastalanmadan önceki hayatı ve hastalandıkttan sonra yaşamındaki olumlu ve olumsuz değişikler oluyor ve hastalandıkttan sonra dünyaya, insanlara ve evrene bakış açısını tamamen değiştiriyor.
Ölüm korkusu, hayatın amacı, mutluluk nedenleri, insanların iki yüzlülüğü, insanların yalnızlığı ve hayat ve ölüm arasındaki ince cizgilere değiniyor.
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202245,8bin okunma
Dağ Uykusu
Seni demez de ne der,
Gökler insana karşı?
Yüzümü maviliklerle doldurur her gün
Düşünmek sana karşı.
İki şey var yollar boyu aydınlık ve saf,
Biri yaşamakla acı, biri ölümce tuhaf:
Var olmak sevdiğim senden taraf,
Düşünmek sana karşı.
Dağ UykusuFazıl Hüsnü Dağlarca · Yapı Kredi Yayınları · 2017711 okunma