Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

hurilation

Çünkü hatırlamak ve öfkelenmek; tüm devrimlerin anası
Valerie kadınların en az bildiği seyi yapmış, öfkelenmiş, bunu öğrenmeye ne cok ihtiyacımız var; kendimizden utanmadan, öfkemizi karşılayacaklardan korkmadan, çıplak, derin ve ateşli bir öfkeyle sarsılmak, bizi ve başkalarını incitenlere karşı sadece sabırla değil öfkeyle de karşı durmak. ... çünkü hatırlamak ve öfkelenmek; butun devrimlerin anası
Reklam
Lafını esirgemeyen, kendini asla sansürlemeyen, çok sert bir kadın tipi çiziliyor, bu sertliğin çok fazla kırılmış ve aslında kırılgan olanlara mahsus bir savunma güdüsünden kaynaklandığını düşünüyorum. Yumuşak olmak ancak çok güçlü olanların lüksü.
hepimiz bektaşız
Mintanı ile yalnızdı, çarığı ile yalnızdı, Bilinmez düşünceleri, Tanrısı ile yalnızdı... Köyde, şehirde, kasabada, dağda Beş on kelimesi, diliyle. Yalnız insanların garip haliyle; Yalnızdı Bektaş, yapayalnızdı...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yürek; bütün azapların kökeni...nesneye imreniyorum...maddenin ve donukluğun lütfuna...
Tanrı: Ürküntümüzün üzerine dosdoğru düşüş; hiçbir ümide kanmayan arayışlarımızın ortasına yıldırım gibi düşen selamet; tesellisiz kalmış ve zaten teselli edilmek de istemeyen kibrimizin dolambaçsız bir biçimde geçersizleşmesi; bireyin kızağa çekilme yolunda ilerlemesi; endişe noksanlığı yüzünden ruhun işsiz kalması...
Reklam
Dinden uzaklaştığında bile insan dine tabi kalır; bütün çabasıyla tanrı benzerleri yaratır, sonra da benimser bunları ateşlilikle: İçindeki kurgu ihtiyacı, mitoloji ihtiyacı, apaçık gerçeğin ve gülünçlüğün üstesinden gelir.
Her tomurcuk bir çiçeğin uykusuna, Her çiçek bir yemişin kuşkusuna, Her yemiş bir böceğin korkusuna, Uykusuzca, kuşkusuzca, korkusuzca yürür.
Yahuda'nın oğlu Er, işlediği günahtan ötürü Tanrı tarafından cezalandırılır ve öldürülür. Kardeşi Onan, Er'in dul kalan karısı Tamar'la evlenmek zorunda bırakılır. Çünkü "bekarlık" açıkça yasak edilmiş değildir ama, doğal da sayılmamaktadır. Yani belirli bir durumda bir erkeğin evlenmesi şarttır. Bir ağabey, eğer erkek çocuk doğurmadan ölecek olursa, küçük kardeşinin, ağabeyinin dul kalan karısıyla evlenmesi gerekir. Levirate (kocanın kardeşi) denen bu tür zorunlu evlenme, ilkel toplumların çoğunda vardır. Yahudiler bu geleneği pek sıkı uyguluyorlardı. Ama bu, evlenmek zorunda bırakılan adam için her zaman hoş bir şey değildi. Üstelik böyle bir evlilikten doğan çocuklar, ölen kardeşin meşru çocukları sayılıyordu. (Tevrat, Tekvin, Bap:38, Ayet:1-9)
Tufan efsanesi Kutsal kitaplara eski efsanelerden özellikle Sümer efsanelerinden geçmiştir. Tevrat'ın kaleme alınışından en az 1500 yıl ve milattan 3000 yıl önceki Sümer efsanelerindeki Tufan öyküsüyle tevrat'taki Tufan öyküsünü karşılaştırdığımız zaman aşağı yukarı birbirinin aynı olduğunu görürsünüz.
Tevrat devlerden söz ediyor ve onları "Tanrı'nın oğulları" diye tanımlıyor. Tanrı'nın oğulları ise insanlarla çiftleşiyor ve çoğalıyorlar.
Reklam
Tevrat'a efsanelerden, özellikle de Sümer ve Babil efsanelerinden daha nice öyküler gelmiştir. Hatta Sümer ve Babil kaynaklarından birtakım ilkel yasa hükümleri bile aktarılmıştır Tevrat'a.Tabii oradan da ötekilere..
Uygarlıkla birlikte gelişen bedeni gizleme alışkanlığı, cinsel merakı uyanık tutar ve kişi onun saklı bölümlerini ortaya çıkararak nesneyi tamamlamak ister. Aynı şekilde ilgi yalnızca cinsel organlar üzerinde yoğunlaşmadığı, fakat bütün bedene yayıldığı zaman merak başka bir yönde, sanat yönünde (yüceltme-süblimasyon) gelişir.
Antik çağlardaki erotik yaşamla günümüzdekini arasındaki en dikkat çekici fark, şüphesiz, o zamanlarda yaşayanlar dürtünün kendisine ağırlık verirken, bizim dürtünün nesnesinin üzerinde durmamızdır. Eski zamanlardakiler dürtüyü yüceltirler, bayağı bir nesneyi bile ondan dolayı onurlandırırlardı; bizse dürtüsel eylemin kendisini küçümseriz ve yalnızca nesnenin değeri eyleme bahane oluşturur.
Sayfa 28 - (1910'da eklenmiş dipnottur.)Kitabı yarım bıraktı
Makinelerimiz ateşin soluğuyla, yorulmaz çelikten uzuvlarıyla, inanılmaz, tükenmez bir verimlilikle kutsal işlerini uysalca ve kendiliklerinden yerine getiriyorlar, ama Kapitalizmin büyük filozoflarının düşüncesine ücretli işçilik, köleliklerin en beteri olmaya devam ediyor. Makinenin insanın kurtarıcısı olduğuna, insanı sordidade artes'ten ve ücretli işçilikten kurtaracak, ona boş vakit ve özgürlük verecek Tanrı olduğunu anlamıyorlar.
"Çalışma yöntemlerinde devrim kendini genellikle işgücünün çalışma olanaklarına göre ayarlar. İşgücü düşük ücretle kullanılabildiği müddetçe har vurup harman savrulur, işgücü pahalılaştıkça ondan tasarruf etmeye bakılır."
143 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.