Zaman acımasızca geçiyor; kırık, dökük ve virane gönüllerimizin üzerinden. Hiçbir şey aynı kalmıyor. İnsanlar geliyor ve gidiyor hayatımızdan. Madem sadece kitaplar kalıyor geride; daha çok kitap okumalı...
O kadar sıkıldım ki kitap elimde yarım kaldı Yani daha güzel kitap varsa önceliğiniz onlar olmalı.. Ben yarım kalan hiçbir şeyi sevmem. Bunu da bitirmek için zorladım ama olmadı...
KavgamAdolf Hitler · En Kitap · 201610,8bin okunma
Çok zor değil mi? Bu hayatta insan madde ile hiçbir zaman tamamlanmaz. Yaratılışta bu yoktur ki. Sürekli doğum ve ölüm, sürekli yer değiştirme, sürekli bir hareketin içerisindeyiz. Hangi renk ayakkabıyı seçersek seçelim mutlaka bir gün eskiyecek ya da bir şeylerle uyumsuz olacak. Hangi eve sahip olursak olalım sorunları hiç bitmeyecek ve yıllarca orada yaşasak bile hiç tamamlanmayacak. İnsanın hisleri ve istekleri sürekli bir devinim içinde.
Bu dünya sonsuzluklar dünyası değil, burası kısıtlanmalar dünyası. Her şey kısıtlı. Yürümen, yorulman,tat alman,paran,görmen,duyman,dokunman,yaşaman.
Bazen sanırsın. Aktığı yerin rengine bürünmese de suyu renkli sanırsın. Bazen kavuşamazsın. Kavuştuğunun farkına varmadan ayrı kaldığını sanırsın. Bazen hiç kavuşamayacağından korkar da asıl kavuşman gerekeni kaçırırsın. Bazen gidenlerin ardındaki hakikati anlamayıp isyan edersin de Allah'ın sana "bana gel diye aldım onu senden" mesajını almazsın.
Bir mürid öğle vakitlerinde birbirine bağıran karı koca görmüş ve hemen mürşidine gelip, 'İnsanlar neden birbirine bağırır' demiş. 'Aralarında nesafe vardır, birbirlerine seslerini iletmek için bağırırlar' diye yanıtlamış mürşit. 'Peki yanı başlarında olan insana neden bağırırlar?'
Mürşit biraz bekledikten sonra sakin bir ses tonuyla tekrar yanıtlamış:' İki insan öfkelendiği zaman kalpleri birbirinden uzaklaşır. Kalpler uzak olduğu için de seslerini yükselterek duyurmaya çalışırlar. İnsan ne kadar çok öfkelenirse sesini duyurmak için o kadar çok bağırır'
'Peki sevenler nasıl konuşur?'
'İki insan birbirini severse kalpleri birbirine yakınlaşır ve artık sakince konuşmaya başlarlar. Çünkü kalpleri birbirine yakındır,mesafe ya yoktur ya da çok azdır'
'Peki ya aşıklar nasıl konuşur?'
'Onlar artık ya hiç konuşmaz ya da sadece fısıldaşırlar çünkü kalpleri o kadar yakındır ki, birbirlerine bakmaları bile yeterlidir. Gerçek aşıklardaki karşılıklı iki kalp tek olmaya başlar. Birlikte atar, birlikte anlarlar...'
lnsan sevince, sevdiğinin eşiğine yıkılır da susarmış.Sevdiği gitse de,kalsa da,baksa da, gözlerini yumsa da sevdiğinin eşiğinde bekleyiverirmiş.Hak iddia etmeden,gel bile demeden,öylece beklermiş.Orayı kendine dergah eder,beklermiş.
Yeri geldi ağladım, yeri geldi yüzümden tebessüm eksik olmadı :) Gerçekten sen nasıl bir kitapsın! Kitap okuma kültürü olmayan insanların bile bir solukta bitireceğine inandığım bir roman. Yazılacak çok şey var ama okuyup görmenizi istiyorum. ;)
Ruhi MücerretMurat Menteş · April Yayıncılık · 201315,5bin okunma
Beni çok tatmin etmese de okunmasında fayda var. Anne baba olma konusunda önemli bilgileri içinde barındırıyor. Çok bilimselliğe kaçılmadan,akılda kalıcı ve akıcı bir dil kullanılmış. Deneyebilirsiniz !