Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Meltek

Meltek
@Meltek
"Kitaplar, ah! Eminim ki aynı şeyi okuyup aynı şeyi hissetmiyoruz." -J. Austen
Aman Tanrım! Bir insan bütün yaşamını etkileyecek bir adım atmaya bir kez cesaret etmişse, o zaman rüzgâra karşı yürüyecek yüreği de olmalı.
Sayfa 67 - Türkiye İş Bankası/VIII. BASIMKitabı okudu
Reklam
Anılar sırf bir koruyucu kılıf değil, aynı zamanda bir nevi şiddetlenme, genişleme ortamıdırlar, anıların içine işlediği her şey iki misli görünür. - İnsan sık sık kitaplarda, bilhassa ilahi kitaplarında küçük bir çiçek bulur - onun orada muhafaza edilmesinin sebebi o anın güzelliğidir, ama anısı çok daha güzeldir.
Sayfa 50 - Türkiye İş Bankası/VIII. BASIMKitabı okudu
Sevgilileri hep veda eden birinin hali var üzerinde.
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası/VIII. BasımKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
1 yılı aşan sürenin sonunda.. Defalarca okunanlardan.. En yakışan.
Bütün bu düşüncelerim, bir yıla yaklaşan sürenin sonunda vardığım çıkış yolu yalnız ve yalnız edebiyat. Sevdiğim kitapları yeniden okumak, sözcükler, dünyayı sözcüklere çevirerek algılamak. Bunun dışında her birey bana çözümlenemeyecek bir dünya gibi görünüyor.
Sayfa 33 - YKY, 9. BaskıKitabı okudu
Birçokları gibi
Ne kadar önemsiz olursa olsun, kendisinin sahip olmadığı bir üstünlüğü bir başkasında gördüğünde, bunun bir üstünlük değil, bir dert olduğuna kendini inandırır ve o kişiye gıpta etmek durumunda kalmamak için acırdı.
Sayfa 28 - Yapı Kredi | Çeviri: Roza Hakmen
Reklam
Fil Mezarlığı
"Her duygumuzu bir söze hapsetmemiz gerekmiyor," dersin, "bu kadar dillenirse içimiz, dışımızın ne özelliği kalır."
.Yürümek. Denize.
Neden bu kadar çok soru var hayatımızda? Neden en mutlu olunabilecek anlarda bile geçmişten çaldığımız bir meşalenin geleceğimizi yakmasına izin veriyoruz?
Beynin, özellikle de insan beyninin en etkileyici yönlerinden biri, önüne gelen neredeyse bütün işleri öğrenme esnekliğine sahip oluşudur.
Doğruluk Yanılsaması Etkisi
Örtülü belleğin bir başka dışavurum biçimi de doğruluk yanılsaması etkisi olarak bilinir: Doğru olsun olmasın, eğer daha önce duyduysanız, bir ifadenin doğru olduğuna inanmamız olasılığı görece yüksektir. Katılımcıların, akla uygun cümlelerin geçerliliğini iki haftada bir değerlendirdikleri bir çalışmada, araştırmacılar deney seansı süresince çaktırmadan daha önceki seanslarda kullanılan cümleleri de (kimi doğru, kimi yanlış) araya sıkıştırdılar. Sonuç açıktı: Katılımcı, daha önceki haftalarda da duyduğu belirli bir cümleyi, daha önce duymadığına yemin bile etse, “doğru” olarak değerlendiriyordu. Araştırmacı, katılımcıya duymak üzere olduğu cümlenin yanlış olduğunu söylese bile durum değişmiyordu. Sonuçta, belirli bir fikre salt maruz kalmış olmak, onunla yeniden karşılaştığınızda fikrin size daha inanılır gelmesi için yeterlidir. Doğruluk yanılsaması etkisi, aynı dini etkiler ya da siyasi sloganlara yinelemeli biçimde maruz kalan kişiler için söz konusu olan potansiyel tehlikenin altını çizer.
Salt Maruz Kalma Etkisi
Beynin geçici olarak “gıdıklanmasının” ötesinde, bir şeye daha önce maruz kalmış olmanın etkileri uzun süreli olabilir. Bir yüzün resmini daha önce görmüşseniz, resmi daha sonra yeniden gördüğünüzde o kişi size daha çekici gelecektir; o kişiyi daha önce görmüş olduğunuzu hatırlamasanız bile.  Salt maruz kalma etkisi adını alan bu durum, örtülü belleğinizin, dünyayı yorumlama biçiminizi (neleri sevip neleri sevmediğiniz gibi) etkilediğini gösteren kaygı verici bir gerçeği de gözler önüne serer. Bu durumda, salt maruz kalma etkisinin ürün markalama, şöhret yaratma ve siyasi kampanyalardaki sihirde parmağı olduğunu duymak size şaşırtıcı gelmeyecektir: Belirli bir ürüne ya da yüze tekrar tekrar maruz kaldığımızda, onu giderek daha fazla tercih eder hale gelirsiniz. Sürekli göz önündeki şahsiyetlerin, beklenenin tersine olumsuz basından her zaman rahatsız olmamalarının nedeni de bu etkidir. Ünlülerin sıklıkla söylediği gibi “tek kötü reklam, reklam olmamasıdır” ya da “gazetelerin hakkımda ne yazdığı umurumda bile değil, yeter ki adımı doğru yazsınlar.”
Reklam
Olabilecek her şeyden korkuyorum ve hiçbir şeyin olmamasından daha çok korkuyorum.
Sayfa 110Kitabı okudu
Cennetin eşiğinde yerinde saymak, cehennemde bata çıka yürümekten daha kötüdür.
Denemek gerek belki de
Tamam, bugünlük bu kadar. Hava almayı unutmayınız. Pencereden atlayın, bu size iyi gelecektir.
Hayır, artık hiçbir şeyden korkmuyordu. Kendi düşünceleri dışında.
Sayfa 35 - CanKitabı okudu
Aklını dolduran tek şey; nasibinin seni bir gün mutlaka bulduğuydu. Her şey insana yazılıyor diye düşündü; ama bazen ulaşmıyor. Bilmediğimiz nedenlerle dolaşıp duruyor hayatın içinde. Bazen yanından geçiyor insan yazgısının, bazen elinden tutuyor ama bunun kaderi olduğunu anlamıyor. Tam yakalayacak gibi oluyor ama uçup gidiyor. Sonra bir gün, hiç hesapta yokken, hiç beklemezken, başka âlemlerdeki seyrini tamamlıyor senin olan şey, çıkıp geliyor ve seni buluyor.
Sayfa 106Kitabı okudu
1.062 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.