Sevgilim, işte Eylül
Ve işte senin usul usul seğiren yüzün.
Zaman ki sonsuzdur
Bitmemiş şiirler gibidir.
Bazı hüzünleri
Bazı nehirleri tutup anlatmak gibidir.
Biz ki zamanı tırnak içine alıp yaşadık.
Bundan değil midir bizim aşkımızda
Sürekli bir akşam hüznü vardır.
"Nasılsın" diye sormak, söyleyecek sözü olmadığından vakit kazanmak istemekmiş. Hiç düşünmedim. Üstelik sana söyleyecek sözümün olmaması felâket olur benim için...
Işığa çok bakamıyordum, bu güneş bile gözlerimden içeriye girince, kendimden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor ve içimin rengini alıyordu...
"Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum."
Bu dünyada ölümden başka hemen her şeyin bir çaresi vardır.
Kaderin şoförü sensin. Emin ol. Onu dram istikametinde sürme. Biraz gül, yahu! Değmez vallahi bu dünya.
Öyle hızlı yaşıyoruz ki şu dünyada. Yollarda hızlıyız, yemeği hızlı yiyoruz, hayatı hızlı yaşıyoruz. Hızlandıkça oturup güzelliği izlemiyoruz. Duygular azalıyor her hızlanan günde...