"Küçük Ağa" da Tarık Buğra;
Kurtuluş savaşı yıllarını, İstanbul hükümeti ile Ankara hükümeti arasında yaşanan ikiliği kişiler üzerinden çok etkileyici ve büyüleyici bir dil ile anlatmış.
Akşehir'de yaşan İstanbullu hoca, dili kuvvetli, konuşması etkili, insanların sevgisini kazanmış, Akşehir'de ki gönüllere taht kurmuş bir hoca, payitaht ile Ankara arasında kalmış düşünceleri ile, tek gayesi VATAN aşkı olan bu kişilik, bu ikilem arasında yeni evlendiği eşini ve doğacak olan çocuğunu bırakıp gitmek zorunda kalıyor. Bu zorunlu kaçış onu yeni bir kişi olarak uzun zaman sonra tekrar Akşehire getiriyor. Döndüğünde ise o yeni kişi Küçük Ağa dır. O artık her yerde küçük ağa olarak tanınır.