Geçen yıl öğrendiğim şeylerden birisi; kitaplara beklentiyle yaklaşmamam gerektiği oldu. Çünkü kitaplarda bazen insanlar gibi olabiliyor. Beklentilerimizi karşılayamıyor yahut kırgınlığımızı, öfkemizi, sevgimizi anlamıyor. Fakat şu bir gerçektir ki hiçbir kitap insanlar gibi bizi yüz üstü bırakmıyor.
Bu yıldızlı gökler ne zaman başladı dönmeye?
Ne zaman yıkılıp gidecek bu güzelim kubbe?
Aklın yollarıyla ölçüp biçemezsin bunu sen
Mantıkların, kıyasların sökmez senin bu işte.
-beni seviyor musun?
+Bilmiyorum
-neden birlikteyiz
+Eğleniyoruz
-hayatımdaki yerin ne? Neresinde olmak istersin?
+ Acelen ne, akışına bırak.
"Belirsizlik, en kötü ihtimalden daha acı vericiydi"