Herkes ne diyecek? Fakat bu ana kadar herkesten ne gördüm ki... Bana en yakın olanlar dahil olmak üzere, bu herkes dedikleri şey beni üzmekten, hayatımı manasız bir hale sokmaktan başka ne yaptı?
Kendi küçük hayatlarını dar kafalı küçük formüllere göre yaşayanları, bir araya toplaşmis sürüler dışında var olamayan varlıkları, yaşamlarını başkalarının düşüncelerine göre kalıplara sokanları, kölesi oldukları çocuksu kurallar nedeniyle gercekten yaşamayı ve birey olmayı beceremeyenleri düşündükçe acı kahkalara boğuldu... O büyük, muazzam insanlar nerede ? İnceliksiz, ahmak ve beyinsiz zihinlere ait görümler arasında bulamazdı aradığını.
İçimde söylemek istediğim çok şey var sanki. Çok büyük şeyler. Bunları ifade etmenin yollarını bulamıyorum. Bazen öyle geliyor ki bütün dünya, bütün hayat, her şey içimde duruyor ve sözcüsü olmam için feryat ediyor. Hissediyorum... ama anlatamıyorum...
Savaşın masum İnsan hayatlarını nasıl etkilediğini yüreğimizde hissettiğimiz nadide eserlerden Toprak Ana. Kitapta savaş hakkında hiç bilgi vermiyor ama biz anlıyoruz dönemi, siyasi koşulları, yaşattığı trajedileri... O zamanlar bir hiç uğruna kararan hayatlar, geri dönülmez acılar var olmuş. Değer miydi? Bir insan hayatı ne kadar değerli diye düşündüm. Kim tutar Kasım'ın yerini kim doldurabilir Suvankul gibi Baba yiğitin yerini mesela. Giden geri dönmüyor. O boşluk asla dolmuyor ama bunu savaş da anlamıyordu. Okurken bir mucize olsun istedim hep. Ama biliyordum ki mucize olmayacaktı. Hayatta tek mutluluğu toprak olan dişinden tırnağından artırarak çalışan yüce gönüllü köy halkı okuduk hep . Böyle insanlar hangi coğrafyadan olursa olsun tarih boyunca hep vardı ve hakları ödenmezdi. Tolganay ana gelirsek ki bizim baş kahramanımız, aynı toprak ana gibi hep kızgın hem cefakar hem yüreği acılar dolu bir ana idi. Ne olurdu, bu toprak üzerinde herkes mutlu huzurlu olsa...Hepimiz güzelliklerle iyiliklerle yaşasaydık.
Toprak, her yerde aynı toprak değil miydi? Yoksa Toprak ana tüm insanlığa kucağını açmamış mıydı!
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,1bin okunma