Kapat gözlerini biran olsun hayata ve onun keşmekeşliğine...
Kendi hayal dünyana aç gözlerini
Ve kaldır gerçekliğin oldurmaz perdesini
İster kelebek ol uç gönlünce diyar diyar, yedi iklim
İstersen de padişah ol ferman da senin hüküm de senin
BU ŞEHİR
Güneşi solmuş bu şehrin,
Havası sisli ve soğuk...
Umudunu kaybetmiş insanlar,
Yüzler donuk ve soluk.
Gri perde çekilmiş,
Şehre baştan bir başa.
Gökkuşağı bile ürkek,
Çıkarmaz başın arşa
Gülmüyor insanları,
Gözler nemli ve yaşlı
Yarış içinde hepsi,
Telaşlı mı telaşlı
İster ekmek kavgası de
İster geçim tasası
Ortak paydaları bu
Yok başka bir kaygısı.
“Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.”
Beyhude bir çabadır insanları mutlu etmeye çalışmak.Yaşamın bireye yüklediği böyle bir misyon da zaten yoktur.Hayatının eksenine başkalarının mutluluğu yerine kendi mutluluğunu koy ki hayattan elem yerine zevk alabil.Vicdanının sesini dinle ve arkana bakmadan kim ne der diye düşünmeden doğru bildiğin yoldan yürü.Sen dogru bildigini yap her daim. Dileyen mutlu olur dilemeyen mutsuz.
"Sen de mi korkunç hikayeleri seviyorsun?"
+ "Evet!"
- "Neden?"
+ "Bilmem. Sen neden seviyorsun?"
- "Çünkü korktuğum zaman yaşadığımın farkına varıyorum."