Pavlus, Ruh'u her zaman İsa Mesih ışığında düşünür. Ancak sıklıkla bahsettiği ruhu , tam olarak nasıl kavradığı, yazılarında netlik kazanmaz. Pavlus'un yazılarında sıklıkla "Tanrı'nın kutsal ruhu" ya da "Mesih'in ruhu" kavramlarına rastlanır (l Kor. 3/16; Rom. 8/9,14) . Ruhla ilgili bazı ifadelerde Mesih ile Ruh adeta özdeştir. Örneğin Pavlus, Korintlilere ikinci mektubunda Rab Mesih ile Ruh arasındaki özdeşliği şöyle anlatır:
"... Bu peçe yalnız Mesih aracılığıyla kalkar. ... Ne zaman birisi Rabb"e dönerse o peçe kaldırılır. Rab ruhtur ve Rabb'in ruhu neredeyse. orada özgürlük vardır. Ve biz hepimiz, peçesiz yüzle Rabb'in yüceliğini görerek, yücelik üstüne yücelikte ona benzer olmak üzere değiştiriliyoruz. Bu da ruh olan Rab sayesinde oluyor" (2 Kor. 3/14-18).
Ancak Pavlus, bazı yazılarında da "Mesih'te bulunan tanrısal ruhtan" bahsetmektedir (Rom. 8/11). İçinde bulunan bu ruh sayesinde Mesih, ölümden dirilmiştir. Tıpkı Mesih'te olduğu gibi, sıradan inanan insanlarda da bu ilahi ruh faaliyettedir. Bununla birlikte ökümenik konsillerde Kutsal Ruh konusundaki tartışmalara bir nokta konulmuş ve Kutsal Ruh'un da Baba ve Oğul ile aynı tanrısal öze/cevhere sahip bir unsur olduğu vurgulanmıştır.
VI. yüzyılda Katolik kilisesinin iman ikrarında, Kutsal Ruh'un Baba ve Oğul'dan ortaya çıktığı ifade edilir. Ortodokslar ise teslisin unsurları arasında özellikle Baba'nın merkeziliğini vurgulayarak, kutsal ruh-oğul ilişkisini bir sapkınlık saymış ve buna karşı çıkmışlardır.
Sayfa 88 - İsam Yayınları